Belgesel yönetmeni, gazeteci ve akademisyen Sibel Tekin, Ankara’da yaz saati uygulamasıyla ilgili bir belgesel çekimi sırasında polis aracının görüntüye girdiği gerekçesiyle gözaltına alındı ve ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan tutuklandı. Ancak tutuklama kararında, Tekin'in hangi terör örgütüne üye olmakla suçlandığının yazmaması dikkat çekti.
Sibel Tekin, yaz saati uygulamasıyla ilgili bir belgesel için Ankara’nın Tuzluçayır semtinde çekim yaparken aracı görüntülenen polislerin şikayeti üzerine, cuma günü evinde gözaltına alınmıştı. Polis, Tekin'in evinde arama yapmış ve evde bulunan dijital malzemelerle görüntü arşivine el koymuştu. Tekin, savcılık sorgusunun ardından dün akşam saatlerinde sevk edildiği Ankara 8. Sulh Ceza Hakimliği tarafından ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan tutuklanmıştı.
Tekin, hakimlikte yaptığı savunmada, sinemacı olduğunu ve Ankara’da belgeselcilik yaptığını, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı BSB Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nin üyesi olduğunu belirtti. Tekin, evinde bulunan Kobani’ye Gitmek isimli kitabın da kendisine hediye edildiğini ve üzerinde Kültür Bakanlığı tarafından onaylanan bandrol bulunduğunu vurguladı. Tekin, hiçbir terör örgütüyle bağlantısı bulunmadığını ve suçlamayı reddettiğini söyledi.
Sibel Tekin’i ‘silahlı terör örgütü üyeliği’ suçundan tutuklayan hakimlik, Tekin’in hangi örgüte üye olmakla suçlandığını açıklamadı. Hakimlik tarafından açıklanmayan örgüt ismi, karar tutanağına da yansımadı. Hakimlik, 25 yıldır aynı adreste ikamet eden ve Ankara’da belgeselcilik yapan Tekin’in “delilleri karartma şüphesi olduğunu” da tutuklama gerekçesi yaptı.
AVUKAT: HİÇ BU KADAR BASİT BİR TUTUKLAMA GÖRMEDİM HAYATIMDA
Tekin’in avukatı Mehtap Sakinci Coşgun, “Biz, hangi terör örgütü ile ilişkilendirildiğini bilmeden nasıl savunma yapabiliriz? Sırf tutuklamak için gerekçe yaptılar. Hiç bu kadar basit bir tutuklama görmedim hayatımda. Terör örgütü üyeliği suçu meselesi, artık bu kadar basite indirgendi. Tahammül sınırımızın çok üstünde bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Bu hukuksuzluğun da bir an önce sonlandırılacağı umudu taşıyorum. Yanlış hesabın Bağdat’tan dönmesi gerekiyor” dedi. (ANKA)