Etkinliğe, İHD üyeleri ve kayıp yakınlarının yanı sıra, DEM Parti Yüksekova İlçe Eş Başkanı Filiz Saygı ve parti ilçe örgütü de katıldı.
Basın açıklamasını okuyan İHD Hakkari Şubesi üyesi Ozan Akbaş, Bişenk Anıl’ın 1992 Şırnak Newroz’unda gözaltına alınan 17 yaşındaki bir lise öğrencisi olduğunu belirterek, "Bugün burada, 1992 Şırnak Newroz’unda gözaltına alınan 17 yaşındaki Bişenk Anıl için toplandık," dedi. Akbaş, Bişenk’in gözaltına alınmasının ardından ailesinin tüm itirazlarına rağmen serbest bırakılmadığını, olay günü diğer gözaltına alınanların serbest bırakıldığını ancak Bişenk’e işkence yapıldığını ifade etti. Akbaş, "Serbest kalanlar, Bişenk’in içeride ağır işkenceye tabi tutulduğunu ve son olarak ‘Adım Bişenk Anıl, beni öldürecekler’ diye bağırarak sesinin kesildiğini söyledi," dedi.
Yetkililer Çelişkili Bilgiler Verdi
Olayın üzerinden yıllar geçmesine rağmen Bişenk Anıl’ın kayboluşuyla ilgili yetkililer, ailenin başvurularına rağmen çelişkili bilgiler verdi. Akbaş, "Aile, tüm resmi mercilere başvurmasına rağmen, yetkililer gözaltında olduğu iddiasını reddetti ve işkence iddialarının doğru olmadığını belirtti," diyerek devam etti. Ayrıca, sabah saat 05.00 civarında polis ekiplerinin aileyi arayarak, Bişenk’in bir polis odasında silah alarak intihar ettiğini söylediklerini aktardı.
İtirafçı Murat İpek'in Açıklamaları
İHD üyesi Akbaş, olayla ilgili yıllar sonra itirafçı Murat İpek’in açıklamalarına da dikkat çekti. İpek, yazdığı kitap ve katıldığı televizyon programlarında Bişenk Anıl’ın gözaltında işkenceyle öldürüldüğünü itiraf etti. İpek, Şırnak’taki olaylardan sonra dönemin yetkililerinin talimatıyla Bişenk’in gözaltına alındığını ve işkenceyle öldürüldüğünü anlattı. "G3 silahı bana verildi ve Bişenk’in kafasına tek el ateş etmemi istediler, ben de vurduğumu belirttim," şeklinde ifadeler kullanan İpek, buna rağmen olayla ilgili hiçbir dava açılmadığını belirtti.
Adalet Mücadelesi Sürdürülüyor
Olayın üzerinden yıllar geçmesine rağmen Bişenk Anıl’ın katilleri hala bulunamamışken, Akbaş, “Bişenk Anıl’ın faili meçhul bırakıldığı ve sorumluların yargılanmadığı bir durum söz konusu. Bizler hak savunucuları olarak Bişenk ve tüm kayıplarımız için adalet talep etmeye devam edeceğiz. Sokaklarda, meydanlarda ve adliye koridorlarında mücadelemizi sürdüreceğiz,” dedi.
