BM, Birleşik Krallık ve Fransa’nın ortaklaşa ev sahipliği yaptığı etkinlik, Paris Anlaşması’nın beşinci yıldönümünü temsil ediyor.
Zirve, ülkelerin daha güçlü 2030 iklim planları, uzun vadeli karbonsuzlaştırma stratejileri, 2020 sonrası iklim finansmanı ve uyum programları sunmaları için bir alan sunuyor.
Organizatörler, yıl boyunca yalnızca en iddialı planlara sahip ulusal liderlere bir platform verileceğini vurguladı. Önceden kaydedilmiş, en fazla iki dakikalık videoların arasında iş dünyası ve sivil toplum gruplarının ifadeleri de yer alacak.
Yaklaşık 30 liderin net sıfır duyurularını yapması ve yaklaşık 50 liderin, Paris Anlaşması 2030 hedefleri kapsamında artırılmış Ulusal Katkı Beyanlarını (NDCs) sunmaları bekleniyor. Papa Francis ise inanç temelli bir bakış açısı getirecek.
Avustralya Başbakanı Scott Morrison, Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro ve Güney Afrika’nın başkanı Cyril Ramaphosa, iklim planlarını duyurma hedefini karşılayamadı.
Çarşamba günü gazetecilere konuşan İngiltere’nin önde gelen iklim müzakerecisi Archie Young, “Bu zirvenin, olumlu olana odaklanmasını istiyoruz çünkü dünyanın her yerinden ülkelerin daha hırslı hedefler vermeye kararlı olduğunun görülmesi için büyük bir fırsat olduğunu düşünüyorum” dedi.
BM Çevre Programı’nın önemli bir raporu, Covid-19 kısıtlamaları nedeniyle bu yıl emisyonlarda kayda değer bir düşüş olmasına rağmen, Paris Anlaşması’nın ısınmayı “2 derecenin çok altında” sınırlandırması ve 1.5 derece için çaba gösterme hedefini karşılamak için emisyon açığının artmaya devam ettiğini ortaya koydu.
Rapora göre, ülkelerin 2 derece hedefine ulaşma yolunda ilerlemek için bu 10 yılda emisyon azaltım hızlarını toplu olarak üç kat ve 1.5 derece için beş kattan fazla artırmaları gerekecek. Mevcut 2030 hedeflerinin 3,2 derecelik bir ısınmaya yol açacağı tahmin ediliyor.
UNEP DTU Ortaklığı’nda iklim politikası ve planlama başkanı Anne Olhoff, “Herhangi bir iklim eylemini daha fazla ertelersek, küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlamak imkansız hale gelecek” dedi.
Kaynak: İklim Haber