CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Londra’da uluslararası uyuşturucu pislikleri İstanbul’u doldurdu’ açıklaması yaptı.Adalet Bakan Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun uyuşturucu ile ilgili sözlerine ilişkin konuştu.
Bozdağ, “Şu anda seçime gidiyoruz. İktidarı suçlamak için elinde bu kadar veri varsa Sayın Kılıçdaroğlu, bence önce kamuoyuna çıkmalı; bu bilgileri, belgeleri, delilleri, baronların isimlerini tek tek açıklar” dedi.
Delilleri, bilgileri cumhuriyet savcılığına göndermesi gerektiğini söyleyen Bozdağ, “Şu anda Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu bilgi, belge ve baron listeleri, elinde başkaca ne varsa bunları cumhuriyet savcılığına iletmesine, göndermesine engel ne var? Yok. Yasa engeli var mı? Yok” ifadelerini kullandı.
‘'HODRİ MEYDAN' DİYORUM’
Bozdağ konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Bu paylaşımlar dediği iddialar bana göre birer büyük iftiradır ama onun dediği dilden ‘iddialar’ diyelim. Doğruysa bundan en büyük zararı kim görecek? Cumhur İttifakı görecek, AK Parti görecek. O zaman madem ki ‘AK Parti zarar görsün, milletin gözünden düşsün’ istiyor, bundan daha büyük bir fırsat olur mu? O zaman bende buradan 'Hodri meydan' diyorum.
Ne varsa çık medyaya açıkla. Savcılar burada, savcılara da götür ver. Benim kanaatim şu; Sayın Kılıçdaroğlu’nun elinde bir bilgi, belge, delil yok. Açık kaynaklardan edindiği ya da kendilerine aktarılan bir şey varsa birtakım dedikodular olabilir.”
'BİR ANA MUHALEFET LİDERİ BUNU DİYEBİLİR Mİ?'
DHA’da yer alan habere göre Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının Türkiye’ye zarar verdiğini vurgulayan Bozdağ, şöyle konuştu:
"Koskoca bir ana muhalefetin lideri şunu der mi? 'Türkiye cari açığını uyuşturucudan elde ettiği parayla kapatıyor' diyebilir mi? Bu ne demek? Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni uyuşturucu ticareti yapmakla ve uyuşturucu baronu olmakla suçlamaktır ki bu büyük bir iftiradır, çok büyük bir suçlamadır. Buna kimsenin hakkı yoktur.
Hiç kimse böyle bir iftirayı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne de hükümetine de güvenlik güçlerine de yöneltemez. Türkiye’de terörle etkin bir mücadele verildiği gibi uyuşturucu ile de etkin bir mücadele veriliyor.
Bugün cezaevlerinde yaklaşık 330 bin tutuklu ve hükümlü var. Bunun 3'te 1'i uyuşturucuyla ilgili suçlardan tutuklu veya hükümlü olanlardan oluşuyor. Bu, hükümetin bu konuda etkin ve kararlı mücadelesinin somut bir göstergesidir. Türkiye’nin her bir yerinde buna dair etkin ve kararlı mücadele sürdürülüyor."
‘KİMSE TÜRK YARGISINA EMİR VE TALİMAT VEREMEZ’
Bakan Bozdağ, CHP'li milletvekillerinin Yalova’da mahkeme heyetine tepki göstermelerini de değerlendirerek şunları ifade etti:
"Bu tepkiden öte bir şey. Mahkeme heyetine el kol sallayarak saldırıyorlar, baskı kuruyorlar. Yargı görevini yapanları etkilemeye çalıştıkları gibi adil yargılamayı da etkilemeye teşebbüs ediyorlar.
Hakaret ediyorlar. Böyle bir rezaleti Türkiye yaşamadı. Kimse Türk yargısına emir ve talimat veremez, tavsiye ve telkinde bulunamaz, baskı ve tehdit yargıya yöneltemez, yargıya el kol sallayamaz, kürsüde yargılama yapan heyete yürüyemez. Buna hakkı da yoktur, haddi de yoktur.
‘ŞİDDETLE KINIYORUM’
Bu, CHP zihniyetinin hukuk devleti anlayışının ilkelliğini gösterir. Bu vekiller kendini de haddini de bilmeyen, hukuk da tanımayan yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını da esasında tanımadıklarını ifade eden ilkel bir anlayışı o gün o salonda ortaya koydular. Şiddetle kınıyorum. Sadece kınamakla da kalmıyorum. CHP’nin yetkili organlarını bu yargıya karşı hukuk devletine karşı yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığına karşı yapılan saldırılar karşısında, bu saldırıları yapanlar hakkında disiplin işlemleri işletmeye davet ediyorum. Hukukunun hükümlerini işletmesi lazım.”
'DOKUNULMAZLIKLARINI KALDIRIN'
Bakan Bozdağ, bu milletvekilleri hakkındaki soruşturmanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütüldüğünü hatırlatarak şunları vurguladı:
"Bunlarla ilgili tahkikat tamamladıktan sonra Adalet Bakanlığı'na, Adalet Bakanlığı da Cumhurbaşkanlığı'na, Cumhurbaşkanlığı da Meclis'imize gönderecektir. Benim buradan Sayın Meclis Başkanı'na, Meclis'in çok sayın üyelerine çağrım şudur; lütfen bu milletvekillerinin dokunulmazlıklarını anayasaya uygun biçimde kaldırın. Milletin yargısına el kol sallayan, hakaret eden, baskı kuran bu milletvekillerini el salladıkları yargının önüne çıkarın.”
NE OLMUŞTU?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İngiltere’nin başkenti Londra’ya ay başında yaptığı ziyarette, “Sırpların ne işi var İstanbul’da. Sorun kendinize: Sırplar İstanbul’da ne iş yapar? Uluslararası uyuşturucu pislikleri İstanbul’u doldurdu” açıklaması yapmıştı.
Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamada şunları söylemişti:
“Erdoğan güya, sigaraya karşı. Ama, uyuşturucu parasında sorun yok, Erdoğan’a göre. Ülkeyi gri listeye soktular. Kara para pisliğinin bulaştığı ülkeler listesidir bu. Bu ne demek? İş yapmamak demek. Sürekli kontrol altında tutulmamız demek. Yani Türkiye’nin sürekli kontrol altında tutulması demek.
Ama daha büyük bir sorun var. Kara para ile gelen mafyalar… Yani baronlar at koşturuyorsa ülkede, burada sorunumuz var. Allah aşkına ben sormak isterim. Sırpların ne işi var İstanbul’da. Sorun kendinize: Sırplar İstanbul’da ne iş yapar? Uluslararası uyuşturucu pislikleri İstanbul’u doldurdu. Daha ağır bir şey söyleyeceğim ama dilim varmıyor. O pisliklere sesleniyorum. Hala hayattayken kaçın. Seçimi aldıktan sonra peşinize düşeceğim. Kafalarını koparacağım. Evlatlarımızı zehirleyenlere karşı asla ve asla acımayacağım.
Emniyet’in raporları bunları anlatıyor zaten. Emniyet’in raporlarını dahi okumaktan aciz insanlar bunlar.
Bay Kemal’in verileri değil, söylediğim rakamlar benim rakamlarım değil. Bu rakamlar, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yazdığı raporlardaki rakamlar.
Yani devletin verileri. Bu işe göz yumanlar hapse girecek. Evet yine söylüyorum. Bu işe göz yumanların hapse gireceğini hepimiz biliyoruz. Bu konuda çok netim ve kararlıyım.