CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in "PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla tutuklanarak yerine kayyum atanmasına tepkiler sürerken CHP yol haritasını belirlemek üzere toplandı. Antalya’da yapılması planlanan ancak iktidarın Esenyurt darbesinin ardından İstanbul’a aldığı milletvekili kampı ‘Millet İradesine Sahip Çıkıyoruz’ sloganıyla başladı. CHP Lideri Özgür Özel’in Silivri Cezaevi’ne gerçekleştirmeyi planladığı ziyaret Adalet Bakanlığı tarafından engellenince CHP yönetimi kampı Avcılar ilçesinde yapma kararı aldı. Kampın ilk gündemi ise Esenyurt Belediyesi’ne atanan kayyum ve partinin bundan sonraki yol haritası oldu.

3 gün sürecek olan ve basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantıda Özer’in tutuklanmasının hukuki boyutları da tartışılırken pazartesi günü tutukluluğa itiraz edilecek. Kamp boyunca 2025 bütçe görüşmeleri, kamuoyu yoklamaları ve İmamoğlu’nun Ahmak Davası da farklı oturumlarda tartışılacak. Ayrıca kampın son günü CHP Lideri Özgür Özel Başkanlığı’nda Parti Meclisi toplantısı gerçekleştirilecek. Parti kampı devam ederken CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de Belediye Meclis Üyeleriyle bir toplantı gerçekleştirdi. Talepler ve çözüm yolları üzerine gerçekleştirilen toplantının sonuçlarının da Genel Başkan Özgür Özel’e aktarılacağı öğrenildi. Edinilen bilgilere göre Özer’in tutukluluğunun ardından önceki gün Esenyurt Cumhuriyet Meydanı’nda başlayan protestolar çeşitli eylemlerle devam edecek.

Kampın ilk gününde süreci değerlendiren CHP kurmayları, kent uzlaşısından geri adım atmayacaklarını belirtti. ‘Kendimizi değil kentimizi aday yaptık’ diyen kurmaylar, ‘Hiçbir şekilde geri adım atmayacağız. Kent uzlaşısını savunacağız’ ifadelerine yer verdi. ‘Çözüm süreci’ tartışmalarına ilişkin iktidarın kurduğu oyunun farkında olduklarını belirten CHP kurmayları, “Rejimin oyunları karşısında demokratik bir çözüm yolunu biz öneriyoruz. Sorunları sadece Meclis’e havale eden bir anlayışın tersine Meclis’i bir çatı olarak görüyor ve bütün aktörleri sürecin içerisine davet ediyoruz. Emek meslek örgütlerinden sendikalara tüm siyasi partilere çözüme dair Meclis çatısı altında konuşalım diyoruz. Sürecin şeffaf olması gerektiğini söylüyoruz” ifadelerine yer verdi.

Esenyurt’a atanan kayyumun muhalefeti parçalamak ve İmamoğlu’na yönelik bir hamle olduğunu da vurgulayan kurmaylar, Erdoğan’ın Esenyurt üzerinden ilettiği selamı aldıklarını ve erken seçim çağrısını güçlendirerek en kısa zamanda sandığın içerisine atılacak bir zarfla yanıt vereceklerini aktardı. Öte yandan kamp bugün, “Demokrasi Mücadelesiyle İktidara Yürümek başlıklı toplantıyla devam edecek. CHP İstanbul il Başkanı Özgür Çelik’in açılış konuşmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP Lideri Özel, “İktidara Yürümek” oturumunda konuşacak. Ayrıca Reform Enstitüsü Direktörü Mehmet Ali Çalışkan ve Aksoy Araştırma Kurucusu Ertan Aksoy kamuoyu araştırmalarına ilişkin sunumlarını gerçekleştirecek.

ÖZGÜR ÖZEL ZİYARET EDECEK

Kampın son günü ise “Teslim Olmuyoruz, Vatandaşın Gerçek Sorunları ve 2025 Bütçesi” başlığıyla toplanacak. 4 Kasım Pazartesi günü ise Adalet Bakanlığından gelecek izne bağlı olarak Özel’in, Silivri Cezaevinde tutuklu bulunan Özer’i ziyaret etmesi planlanıyor.

∗∗∗

ESENYURT’TAKİ RANTI YÖNETMEYE GELİYORLAR

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul’da yapılan milletvekili kampı öncesinde, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Özel, sine-i millet sorusu üzerine, "El yapımı bomba gibi, siyasete sineyi millet tartışması tuzaklıyorlar. Sineyi millet ara seçim doğurur, felaket doğurur. Meclis'te kalıp ama erken seçim için her mücadeleyi yapmak lazım. Biz erken seçim için Meclis'te, meydanda, sokakta her yerde en sert ve en net mücadeleyi veriyoruz. Dozunu arttırarak devam edeceğiz. Erken seçime zorlamak vatanseverliktir. Sineyi milleti savunmak tuzağa düşmek, tuzağa çekilmektir" değerlendirmesini yaptı. Özel sözlerini şöyle sürdürdü: “Esenyurt’u yine onlar yönetecekmiş. Kente suç işlemeye, rantı yönetmeye geliyorlar. Oysa idealist bir kanaat önderinin iki kişiden birinin oyuna alarak bu suçlar işlenmesin, bu kent korunsun diye görev yaparken bunu yapıyorlar. Bütün Esenyurtlular biliyor ki 100 bin nüfuslu Esenyurt, 1 milyon nüfus olurken, hep o arsalara, parsele özel imar değişiklikleriyle, o kirli ilişkilerle oldu Esenyurt bu halde. Esenyurt, bir kent suçları müzesidir. Bu müzenin kurucusu da AK Parti siyasetidir.”

Fotoğraf: X / @CHPfotograf

∗∗∗

HİÇBİR HUKUKÇU SENİN YERİNDE OLMAK İSTEMEZ

CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un, yargı bağımsızlığını düzenleyen Anayasa’nın 138. maddesiyle ilgili paylaşımına tepki gösterdi. Yücel, "Sayın Tunç unuttuysan hatırlatalım, Bu ülkede OHAL koşullarında yapılan Anayasa referandumu ile TBMM'yi bypass eden, yargıyı yürütmeye bağlayan kimdi? Hukuka uygun ama AKP'yi rahatsız eden kararlara imza atan yargı mensuplarının görev yerlerini değiştiren kimdi? 'Ben Ergenekonun savcısıyım' diye bas bas bağıran, FETÖ’nün tetikçisi Zekeriya Öz’e zırhlı araç tahsis eden kimdi? Demokratik hiçbir ülkede görmeyeceğimiz bütün hukuksuzlukların bizzat sebebi olan AKP’nin Adalet Bakanı Yılmaz Tunç. İnan hiçbir hukukçu senin yerinde olmak istemez" dedi.

∗∗∗

HALK İRADESİNE İPOTEK

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ege Bölge Temsilciliği, Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in tutuklanmasının ardından yerine kayyum atanmasına yönelik basın açıklaması düzenledi. Konak’ta bulunan eski Sümerbank binası önünde gerçekleşen basın açıklamasını DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı okudu. Seçme ve seçilme hakkının gasp edildiğini belirten Sarı, "Halkın iradesinin, vatandaşın özgürce seçme ve seçilme hakkının böylesine pervasızca hiçe sayılması kabul edilemez. Bu müdahalenin hukuki değil, siyasi bir hamle olduğu açıktır" dedi. Seçilmişlerin yerine atanmışları getirerek halkın iradesine ipotek konduğunu ifade eden Sarı, "Türkiye demokrasisine ve toplumsal barışa verdiği zarar telafi edilemez noktaya ulaşmış, halkın demokratik kanallarla yönetimde söz sahibi olma hakkı bir kez daha budanmıştır" şeklinde konuştu.

Cezaevinde 'Türkçe konuş' dayatması Cezaevinde 'Türkçe konuş' dayatması

YERLİKAYA, MAHKEMEDEN ÖNCE HÜKMÜ VERDİ

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Urfa'da yapılan "Türkiye'nin Huzuru" toplantısında Esenyurt Belediye Başkanı Özer'in tutuklanması ve yerine kayyum atanmasıyla ilgili açıklamada bulundu. Yerlikaya, şunları söyledi: "Belediye kanununda belediye yöneticilerinin terör örgütü üyesi olmaları durumunda karşı karşıya kalacakları durum açıktır. Şehrin emini terör yandaşı olamaz. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir ve bu devletin bir sahibi var, o da aziz milletimizdir. Terörün siyaseti olmaz. Terör ile sadece mücadele edilir."

∗∗∗

TEPKİ ÇEKEN SAVCI GÜRLEK EKOL TV’Yİ ZİYARET ETTİ

Esenyurt Belediye Başkanı Özer'in tutuklandığı soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek, Mübariz Mansimov'un kanalı Ekol TV'yi ziyaret etti. 9 Ekim'de İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olan Gürlek'in kısa süre sonra henüz 6 aydır yayında olan Ekol TV'yi ziyaret etmesi dikkat çekti. Ekol Medya Yönetim Kurulu Başkanı Emrah Doğru ve Ekol TV Genel Yayın Yönetmeni Tamer Oskay, Gürlek'i kapıda karşıladı. Gürlek, bir buçuk saat süren ziyaretinde haber merkezini, rejiyi ve stüdyoları gezdi.

∗∗∗

TBB: DEMOKRASİMİZ ÇOK BÜYÜK BİR YARA ALDI

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Encümeni, Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in görevden uzaklaştırılması ve ardından tutuklanmasına ilişkin açıklama yaptı. Prof. Dr. Ahmet Özer’in hukukun temel ilkelerine aykırı şekilde gözaltına alınarak tutuklanması kararının ülke demokrasisinde derin yaralar açtığına vurgu yapılarak, "Seçimle işbaşına gelmiş yerel temsilcilerin, haklarında kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmaksızın, masumiyet karinesine aykırı şekilde görevden uzaklaştırılması hali, yetkinin kötüye kullanılması ve millet iradesinin yok sayılmasıdır" denildi. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: "Türkiye’nin en büyük ilçelerinden Esenyurt’un seçilmiş Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, aynı zamanda Türkiye Belediyeler Birliği Meclis ve Yerel Yönetim Reformu İhtisas Komisyonu üyesidir. Sayın Başkanın, ülkemizde son zamanlarda sık sık işletildiği gibi; yine hukukun temel ilkelerine aykırı şekilde, bir sabah operasyonuyla gözaltına alınması, ardından tutuklanması hukuk devleti ve ülkemiz demokrasisi açısından yeni bir derin yara açmıştır.”

Kaynak: Birgün