Taksim İstiklal Caddesi'nde 13 Kasım'da düzenlenen saldırının faili olduğu açıklanan Ahlam Albashir’in DHA tarafından servis edilen emniyet ifadesinde, çantadakinin bomba olduğunu bilmediği, uyuşturucu olduğunu sandığı açıklandı.

Ayrıca Albashir'in Türkiye'ye nereden geldiği yönündeki açıklamalarının İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün açıklamalarıyla çeliştiği görüldü. Soylu ve Emniyet saldırganın Afrin’den geldiğini açıklarken, Albahsir'in ifadesi olarak servis edilen haberde İdlib’den Hatay’a geçtiği sonucu çıkıyor.

CERABLUS İLE İLGİLİ İKİ FARKLI İFADE

Albashir'in ifadesi olarak servis edilen haberlerde önce, "YPG'li Ahmed A. ile sevgili oldum. Ahmed, Cerablus'a gitti arkasından da ben gittim" ifadesi yer aldı. Cerablus, 2016'da IŞİD'den ÖSO'ya geçmişti. Daha sonra servis edilen ifade haberinde ise, Albashir'in şunları söylediği yer aldı:

"Hacı 2022 Temmuz ayında bana Cerablus'a gitmem için görev verdi. Ben o görevi kabul etmedim. Sonra bölgenin zenginlerinden biri olan aynı zamanda YPG'nin sözde İstihbarat biriminden olduğunu öğrendiğim Hasan diye biri bana geldi ve Hacı seni yanına çağırıyor sana çok önemli bir görev verecek dedi. Ben de Hasan'la birlikte Hacı'nın yanına gittim. Hacı bana 'Madem Cerablus'a gitmiyorsun o zaman Bilal'le birlikte Türkiye'ye gideceksin' dedi. Ben de Türkiye'ye gelmeyi kabul ettim. Hacı bize 400 lira para ve 2 tane telefon verdi. Giriş için bütün ayarlamaları yaptıklarını söyledi. Sonra İdlib'te Bilal'le buluştuk. Bilal'i ilk defa İdlib'te gördüm. 27 Temmuz'da Hatay'a geldim. Oradan da doblo tarzı bir araçla İstanbul'a geldim. Bilal bana Türklerden nefret ettiğini söyledi. Bilal'in telefonuna bir konum geldi. Araç şoförü diğerlerini indirdi beni ve Bilal'i de konumdaki adrese Ferhat Habeş isimli adamın evine götürdü."


SOYLU 'AFRİN', EMNİYET 'AFRİN-İDLİB' ÜZERİNDEN DEMİŞTİ

Albashir’in Cerablus'a gittiğine dair ifadesinin daha sonra farklılaştığı görülürken, Türkiye'ye giriş yaptığı yere ilişkin de dikkat çekici bir bilgi yer aldı. Soylu'nun "Eylemin talimatının Kobani'den geldiği konusunda bir değerlendirmemiz var. Eylemi yapanın Afrin'den geçtiği konusunda bir değerlendirmemiz var" açıklamasına karşın, haberde Albashir'in İdlib'den Hatay'a geldiğini anlattığı yönünde ifadeler yer aldı.

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün açıklamasında ise, “Şahıs yapılan sorgusunda, PKK terör örgütü tarafından özel istihbarat elemanı olarak yetiştirildiğini ve Afrin – İdlib üzerinden ülkemize eylem yapmak için kaçak yollarla giriş yaptığını beyan etmiştir” denilmişti.

'KEŞİF İÇİN İKİ KEZ TAKSİM’E GİTTİM, BİLAL ÇIKMADI'

Haberde, Albashir'in İstanbul'a geldikten sonra Ferhat Habeş'e ait atölyede çalışmaya başladıklarını, bu süreçte Bilal'in hiç dışarı çıkmadığını, kendisinin de saldırıdan önce iki kere Yasir K. ile birlikte keşif yapmak için Taksim'e gittiğini söylediği iddia edildi. Albashır'ın şunları söylediği belirtildi:

"O süreçte hiç gezmedim. Bilal de hiç dışarı çıkmadı. Son bir ay içerisinde 2 kere Taksim'e geldim keşif yapmak için. En son saldırıdan 11 gün önce gittim Taksim'e. Her seferinde Yasir isimli kişi götürdü beni. Pazar günü öğleden sonra Bilal, Yasir ve ben birlikte yola çıktık. Taksim'e geldik. Bilal bana kahverengi çantayla beyaz poşeti almamı söyledi. 'İşim var sen git ben geleceğim' dedi. Sonra ben aldım onları yürüdüm. Oturduğum yere geldim. 40 dakika orada oturdum. Sonra çantaları bırakıp abiye kıyafetlerin olduğu bir mağazaya gittim. Fakat tam o sırada Hacı bana fotoğraf ve video gönderdi. Videoyu izlediğimde benim bankta oturduğum anların fotoğraflarını gördüm. Korkuya kapıldım ve aynı banka geri döndüm. Sonra Hacı beni aradı, 'Çantaları bırak ve oradan uzaklaş' dedi. Ben kalkıp uzaklaşmaya başladım sonra da patlama meydana geldi."


Saldırıdan sonra da Esenler'de kaldığı adrese geri döndüğünü bu sırada onu almaya Ahmet Jarkas'ın geldiğini söyleyen Albashir'ın "Sonra ben Esenler'deki eve gittim. Ahmet geldi beni aldı. Orada benim telefonumu kırdı ve Küçükçekmece'ye götürdü. Biz burada olduğumuz süre boyunca çanta hep Bilal'in yanındaydı" dediği kaydedildi.

'FOTOĞRAFI ÇEKİLDİ' İDDİASI EMNİYETİN İKİNCİ SORUSU ÜZERİNE DEĞİŞMİŞ

Dikkat çeken bir ayrıntı da, "Albahsır beklerken bir başka kişi onun fotoğrafını çekti" iddiasına ilişkin oldu.

Albashir'in 'Fotoğraflarımı çekip Hacı'ya gönderdiler' ifadesi üzerine çevredeki güvenlik kameralarını inceleyen polisin iddia edildiği gibi kimsenin Albashır'in fotoğraflarını çekmediğini belirlediği öne sürüldü. Haberde bunun üzerine Albashir'in "Korktuğum için yaptım süsü vermek için böyle bir ifade kullandım" dediği belirtildi.

10 Ekim’de katledilenler anıldı 10 Ekim’de katledilenler anıldı

Akşam saatlerinde, servis edilen ifade haberlerine ise bir yenisi eklendi. Albashir'in savcılık sorgusuna ilişkin detaylar şöyle: Kimlik sorgusunda 20 yaşında, Arap kökenli Müslüman olduğunu belirten Ahlam Albashir, 6 kardeş olduklarını ve 3'ünün Suriye'deki savaşta öldüğünü söyledi. YPG'li olduğunu kabul eden Albashir'in, örgütün kendisinden Türkiye'ye gitmesini istediğini söylediğini belirterek "Ama niye gitmem gerektiğini söylemediler, beni ailemle tehdit ettiler" dedi. Bilal ile birlikte Türkiye'ye geldiğini söyleyen Albashir, Taksim'e olay öncesi üç kere gezmeye gittiğini, patlamanın olduğu sefer dördüncü kez Taksim'de olduğunu ifade etti.

Olay günü Bilal ile Taksim'e gittiklerini belirten Ahlam Albashir, çantada bomba olduğunu bilmediğini ileri sürdü. Albashir, "O geri döndü. Ben oturdum, orada beklerken Hacı kod adlı kişiden telefon geldi. 'Çantayı bırak ordan ayrıl' dedi. Elledim çantayı içindeki yumuşak bir şeydi, üstte cips falan vardı. Altında yumuşak bir şey vardı. Uyuşturucu sandım. Bıraktım. Gitmeye başladım. Parfüm bakıyordum, o arada patlama oldu, parfümü de bıraktım kaçtım. Taksiye bindim, taksici telefonda ne olduğunu gösterince anladım. Esenler'e atölyeye gittim" dediği belirtti. (DHA)