Hakkâri eski Belediyebaşkanı Fadıl Bedirhanoğlu’nun, Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) 2010-2011 yılları arasındaki çalışmalarına katılması nedeniyle 'örgüt üyesi olmak' iddiasıyla yargılandığı davanın beşinci duruşması Çarşamba günü Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Bedirhanoğlu’nun belediye eş başkanlığı döneminde yürüttüğü siyasi faaliyetleri gerekçesi ile tutuksuz yargılandığı davanın duruşmasına avukatı Reyhan Gök katıldı.

Davaya konu olan eylemler Fadıl Bedirhanoğlu’nun DTK Daimi Meclis üyesi ve İnanç ve Azınlıklar Komisyonu üyesiyken yaptığı konuşmalar, belediye eş başkanıyken katıldığı taziyeler, gizli tanık beyanları ve katıldığı basın açıklamalarıydı. Bedirhanoğlu’nun avukatı Reyhan Gök, mahkemeye emsal olması açısından Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin bozduğu 29 Mart 2023 tarihli kararını sundu.

YARGITAY’IN DTK İLE İLGİLİ EMSAL KARARI

Mahkemeye sunulan Yargıtay’ın emsal kararı DTK’nin faaliyetleri ile ilgili benzer içerikte bir yargılama ile ilgiliydi. Yargıtay tarafından bozulan karar Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesinindi. Yargıtay’a taşınan 1 Temmuz 2020 tarihli kararında, DTK toplantılarına katıldıkları, konuşma yaptıkları gerekçesi ile E.F.B ve Ş.B hakkında 'örgüt üyeliği' suçundan ceza vermişti.

Dosyayı inceleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesi, “Örgüte sadece sempati duymak, örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir” dedikten sonra şu tespitlere yer verdi:

-Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını
bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Sanıkların 2011-2013 yılları arasında, DTK toplantılarına katılarak konuşma yaptıkları, örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yönetimlerini benimseyici, övücü veya teşvik edici mahiyette bulunmadıkları, daha çok demokratik özerklik çerçevesinde, içerikleri suç teşkil etmeyen düşünce ve açıklamaları niteliğinde oldukları belirlenmiştir.

-Örgüt ile bağı tespit edilmeyen, kod adı kullanmayan, örgüt içinde ideolojik veya silahlı eğitim aldıklarına, örgütün dağ kadrosu veya milis güçleriyle bağlantılarını gösteren veya ilişkilerini belirleyen delil bulunmayan sanıkların çözüm süreci olarak adlandırılan 2011-2013 yıllarındaki DTK toplantılarının bir kısmına katılarak içerikleri suç teşkil etmeyen konuşma yapmaktan ibaret faaliyetlerinin örgütsel faaliyet olarak değerlendirilmeyeceği de gözetilerek sanıkların örgütün hiyerarşik yapısına girerek örgüt üyesi olduklarını gösteren her türlü şüpheden uzak kesin ve yeterli delil bulunmaması karşısında “silahlı terör örgütüne” üye olmak suçundan beraat kararı vermek gerekirken, mahkûmiyet kararı kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

MAHKEME YARGITAY KARARINA RAĞMEN CEZA VERDİ

Bedirhanoğlu’nun avukatı Reyhan Gök, müvekkilinin yargılandığı dava ile aynı mahiyette olan ve Yargıtay tarafından bozulan bu kararı mahkemeye emsal olarak sundu. Ancak mahkeme bu kararı dikkate almadı. Hakkâri eski Belediye Eş Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu’na “Örgüt’e Üye Olma” suçundan 7 yıl 6 ay ceza verdi. Ardından cezada indirime giderek cezayı 6 yıl 3 aya düşürdü. Avukatın 2 yıldır devam eden adli kontrol tedbirlerinin kaldırılması yönündeki talebini reddetti.

EMSAL KARARI DİKKATE ALMADI

Hakkari Kadın Voleybol Takımı, Van'da Şampiyonluk İçin Kritik Maçı Kazandı Hakkari Kadın Voleybol Takımı, Van'da Şampiyonluk İçin Kritik Maçı Kazandı

Artı Gerçek’e konuşan Hakkâri eski Belediye Eş Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu’nun avukatı Reyhan Gök, mahkemenin savunmalarını ve sundukları Yargıtay’ın emsal niteliğindeki kararı dikkate almadan karar kurmasına tepki gösterdi. Dosyanın içeriğinde hiçbir somut delilin olmadığını vurgulayan Gök şunları söyledi:

“Fadıl Bedirhanoğlu dosyasında gizli tanık beyanı var. Gizli tanık ifadelerini destekleyen hiçbir delil yok ancak yıllardır yargılamaya konu ediliyor. DTK’daki delegelik durumu yargılamaya konu ediliyor. Bu hususlarda emsal karar teşkil edebilecek Yargıtay kararını mahkemeye sunduk. Yargıtay’ın değindiği ve bozma kararlarının açıklandığı kararlarda, kendi kararlarında diretmeleri. Gülerek (Mahkeme başkanı), Yargıtay’ın bozduğu kararla ilgili ‘Avukat hanım bu bizim kararımızdı zaten’ diyor. Bu Yargıtay kararına konu olan kararın kendisine ait olduğunu söyleyerek, alaycı bir tavırla esas almayacağını ifade etti. Bende bunun üzerine bu kararın size ait olmasından dolayı bu konuda daha hassas yaklaşmaları gerektiğini ifade ettim. Ama dediğim gibi bunlar hiçbir şekilde dikkate alınmadı. Esasa ilişkin savunma yaptım. Yaklaşık 20 dakika konuştum. Beyanlarım kayda, tutanağa bile geçirilmedi”

avukat-reyhan-gok-2.jpgAvukat Reyhan Gök
ÖNCEDEN HAZIRLANAN KARARLAR VERİLİYOR

Mahkemenin savunmalarını, sundukları delilleri dahi dikkate almadan karar kurduklarını ifade eden Gök, “Flasha yükledikleri kararlar var. Gözümüzün önünde, açık bir şekilde yaptılar bunu. Mahkeme günü, duruşma günü gelmeden önce flasha yükledikleri matbu kararlar var. Hiçbir şekilde savunma etkisinde kalmadan, hiçbir şekilde belirtilen hususların, gösterilen emsal kararların etkisinde kalmadan bu kararlar matbu bir şekilde tutanaklara geçiriliyor. Gerekçeli kararlarda da matbu ifadeler kullanılıyor yine. Bu kararı verebilmeleri için usulen, hukuken bunların tek tek değerlendirilip savunmalarımızın bertaraf ediliyor olması lazım. Ama bunu hiçbir şekilde dikkate almıyorlar.

Mahkemeler nezdinde bu yerleşmiş bir durum. Usule, hukuka ilişkin hiçbir kaygı duymuyorlar.
Biliyoruz, sahada bir çok kez görüyoruz matbu kararları. Göz göre göre bundan çekinmemeleri, buna ilişkin herhangi bir etik kaygı duymamaları bizi endişelendiriyor” diye konuştu.

'TAKİPSİZLİK KARARI VERİLEN DOSYALAR TEKRAR AÇILIYOR'

Avukat Gök, somut deliller olmadan davaların nasıl açıldığı konusuna da değindi. Bu durumun sadece müvekkili Fadıl Bedirhanoğlu ile sınırlı olmadığını, benzer bütün davalarda benzer yöntemin uygulandığına işarete den Gök, “Dosyaya baktığımızda dosyanın içinde herhangi bir somut delil yok. Hatta daha önce KYOK (Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair (Takipsizlik) Karar) kararı verilen dosyalar tekrar açılıp birleştirilip, üyelik hakkında dosyada ciddi bir kanaat oluşturmaya çalışıyor mahkeme. Son dönemde bu çık, çok yoğun yaşanan bir durum. Bu kayda geçirilse çok iyi olur. Çünkü bu KYOK’larin hiçbir delil yokken tekrar açılıp dosyalara eklenmesi sadece Fadıl Bedirhanoğlu dosyasında değil, birçok dosyada karşımıza çıkan bir durum” diye konuştu.

'AYM’YE TAŞIYACAĞIZ'

Müvekkili hakkında “örgüt üyeliği” suçlaması ile bir mahkumiyet kararı kurulduğunu, hakkında yurt dışı yasağı uygulandığını belirten Gök, “İstinaf edeceğiz bu kararı. Bunun yanı sıra yıllardır devam eden bir yargılama. Diğer dosyalarla birleştirildi, esas sayısı değişti. İki yıldır uygulanan adli kontrol tedbir kararı var. Koruma tedbirini geçici olmasını ortadan kaldıracak bir uygulama. Yargılamanın uzun sürmesi, yurt dışı yasağı ile ilgili AYM başvurumuz olacak bu süre içerisinde. Bu sürede yargılama hakkını ihlalden AYM’ye başvurumuz olacak” ifadelerini kullandı.