GÜNDEM

'Gergerlioğlu'nu savunmazsak demokratik yaşam umutlarımız kaybeder'

Demokrasi İçin Birlik, Gergerlioğlu'nun tutuklanmasını 'kayıtsız şartsız halkın iradesinin çiğnenmesi' olduğunu belirtti: "Kararlı davranılmadığında kaybeden demokratik yaşam umutlarımız olacaktır."

Abone Ol

Demokrasi İçin Birlik, Ankara’daki evinde darp edilerek gözaltına alınan HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu'na yapılanların tamamen hukuk dışı olduğunu belirterek, yaşananları 'kayıtsız şartsız halkın iradesinin çiğnenmesi' olarak nitelendirdi. Gergerlioğlu'nun tüm demokrasi bileşenleri tarafından savunulması gerektiği belirtilen açıklamada "kararlı davranılmadığında açık seçik ortadadır ki kaybeden demokratik yaşam umutlarımız olacaktır" denildi.

Açıklamanın tamamı şöyle:

HDP Kocaeli milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun, bir sosyal medya paylaşımı nedeniyle mahkûm edilmesi, milletvekilliğinin düşürülmesi ve sonuçta evden darp edilerek göz altına alınıp adeta kaçırılarak Sincan Cezaevine götürülmesiyle devam eden süreç o kadar hukuk dışıdır ki, bunu kayıtsız şartsız millet iradesinin çiğnenmesi olarak görmek dışında hiçbir adım demokrasi mücadelesi açısından meşru değildir.

Tamamen hukuk dışı bir süreç sonunda, ifade özgürlüğü, seçme seçilme hakkı ve hastaneden doktor raporuna rağmen zorla hapishaneye götürülen Gergerlioğlu’nun yaşam hakkı da çiğnenmiştir.

Bu zalimane muamelenin ve intikam gösterisinin nedeni, Gergerlioğlu’nun başta KHK’lılar olmak üzere işkence ve kötü muamele gibi hak ihlallerine uğrayanların sesi olması ve bu sesin daha güçlü duyulmasını sağlamasıdır. Bu yüzden cezalandırılmaktadır.

Ömer Faruk Gergerlioğlu’yla ilgili bütün süreç, tek adam rejiminin hak savunucularına karşı aldığı saldırgan, hukuk tanımaz tutumu ve milletin iradesinin Saray için hiçbir anlam ifade etmediğini göstermektedir.

Anayasa’nın ve hukukun temel hükümleri açıkça çiğnenerek temsil görevi ve yetkisi engellenen ve saldırıya uğrayan bir Meclis üyesinin, Meclis içi ve dışı tüm muhalefet tarafından kayıtsız şartsız savunulması gerekir.

Burada çiğnenen halkın iradesidir. Yara alan Meclis’in varlığıdır.

Temsili demokrasi koşullarında Meclis, halkın iradesinin gerçekleştiği yer olarak ayağa kalkmalıdır. Bu irade savunulmadığı ya da yerel yönetimlere kayyım atamalarında olduğu gibi kararlı davranılmadığında açık seçik ortadadır ki kaybeden demokratik yaşam umutlarımız olacaktır."