Cumhuriyetin ilanının 101. yıldönümünden bir gün sonra, Türkiye bir kayyum operasyonu ile sarsıldı. Ahmet Özer, bir şafak operasyonu ile gözaltına alındı ve daha hakim kararı açıklanmadan, İstanbul Vali yardımcısının kayyum olarak atandığı duyuruldu. Bu durum, mevcut iktidarın halkın iradesini, hukuku ve anayasa ile yargı kararlarını hiçe saydığına bir kez daha işaret etti.
Musa Bor, açıklamasında, “Türkiye halkları bu oyunun yönetmenini, yapımcısını ve aktörlerini çok iyi tanımaktadır. Plan önceden kurulmuştur,” dedi. Ahmet Özer, 31 Mart yerel seçimlerinde halkın yarısından fazlasının oyunu alarak seçilmişti. Ancak, altı ay önce seçilmesine engel bir durumu olmadığına dair onay verilmesine rağmen, Özer şimdi tamamen uydurulmuş belgelerle tutuklandı.
Bor, "Dosyada kısıtlılık var" gerekçesiyle kamuoyunun olan bitenden haberdar edilmediğini vurguladı ve yandaş basının tutuklama olmadan tutuklama manşetleri attığını belirtti. Kayyum atamalarının geçmişte yarattığı olumsuzlukları hatırlatan Bor, bu uygulamaların yolsuzluklara, hukuksuzluklara ve kamu kaynaklarının israfına yol açtığını ifade etti.
31 Mart 2024 yerel seçimlerinde, halk kayyum politikalarına karşı yüksek oy oranlarıyla duruşunu göstermiştir. Ancak, AKP-MHP iktidarı bu sonuçları kabul etmeyerek kayyum uygulamalarına devam etmektedir. Bor, Van'da halk direnişiyle kayyum atama girişiminin geri adım attırıldığını, Hakkâri'de ise benzer bir hukuksuzluğun yaşandığını belirtti.
Demokrasinin temel koşulunun halk iradesine saygı duymak olduğunu vurgulayan Bor, "Bu son girişim, sadece bir muhalefet belediyesine değil, halkın iradesine, demokrasiye ve emekten yana olan herkese verilmiş bir gözdağıdır," dedi.
Hakkari Emek ve Demokrasi Güçleri olarak, halk iradesine vurulan bu darbeden vazgeçilmesi gerektiğini belirten Bor, seçilmiş Esenyurt Belediye Başkanı’nın derhal serbest bırakılmasını ve görevine iade edilmesini talep etti.