Hakkari Üniversitesi önünde başlayan yürüyüşe İHH Hakkari Şube Başkanı Orhan Temel, Ak Parti İl Başkanı Av. Zeydin Kaya, Merkez İlçe Başkanı Cumhur Demiri, din görevlileri ile yüzlerce öğrenci katıldı.
Ellerinde Türk ve Filistin bayrakları ile meşaleler ve savaşta katledilen çocukların resimlerinin bulunduğu dövüzleri taşıyan kalabalık kitle sık sık tekbir ve “Katil İsrail” sloganları atarak Hakkari valiliği önüne geldi.
Burada grup adına açıklama yapan Hakkari Genç İHH Başkan Yardımcısı Muhammed İkbal Akdoğan,” 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas’ın İsrail’e yönelik başlattığı “Aksa Tufanı” operasyonun kuvvet kullanma yasağı kapsamında değerlendirilemeyeceğini ifade ederek bu operasyonun uluslararası hukuka aykırı olmadığını” söyledi.
Uluslararası ilişkilerin anayasası niteliğinde olan BM Antlaşması’na göre devletler birbirleri ile ilişkilerinde kuvvet kullanamazlar diyen Akdoğan,” Bu eylemler uluslararası hukukun ihlali olacaktır. Fakat yine BM Antlaşması kuvvet kullanımının hukuka uygun sayılacağı 2 istisnai durum belirlemiştir. Bunlardan biri BM Güvenlik Konseyi kararı çerçevesinde kuvvet kullanımı iken, diğeri meşru müdafaa kapsamında kuvvet kullanımıdır.
Meşru müdafaa, mevcut bir saldırıyı sona erdirmeye dönük bir kuvvet kullanımıdır. Herhangi bir saldırı söz konusu değilken gerçekleştirilen bir kuvvet kullanımı meşru müdafaa kapsamında değerlendirilemez. Hatta bu kuvvet kullanımının kendisi haksız bir saldırı olarak değerlendirilir ve ona karşı meşru müdafaa kapsamında kuvvet kullanımına başvurulabilir.
Hamas’ın bu sabah başlattığı operasyon da herhangi bir haksız saldırı yokken gerçekleştirilmiş bir kuvvet kullanımı olarak değerlendirilip kınanabilmektedir. Halbuki gerçekler bu şekilde değil.
Devletler arası ilişkilerde hangi eylemlerin “saldırı” olarak değerlendirileceğine dair 1974 tarihli BM Genel Kurulu kararı vardır. Bu karada madde madde saldırı niteliğinde eylemler sayılmıştır. Bunlardan biri şu şekildedir: c- Bir Devletin liman veya kıyılarının diğer bir Devletin silahlı kuvvetleri tarafından abluka altına alınması. Bu ifadeye göre bir abluka saldırıdır ve ona karşı abluka altındaki devletin yasal kuvvet kullanma hakkı söz konusudur. Bilindiği üzere İsrail, Hamas’ın Gazze’de yönetime gelmesinden bu yana Gazze’ye yönelik bir abluka uygulamaktadır. Bu ablukanın uluslararası hukuka uygun olup olmadığı sorusu akıllara gelebilir. Ablukanın kaldırılmasına yönelik bir çağrı niteliğindeki 2009 tarihli BM Güvenlik Konseyi kararı, söz konusu ablukanın hukuka aykırı olduğunu ortaya koymaktadır. Dolayısıyla İsrail’in Gazze’ye yönelik ablukası Filistin’e karşı haksız bir saldırıdır ve söz konusu haksız saldırıya karşı gerçekleştirilen kuvvet kullanımı meşru müdafaa kapsamında değerlendirilmelidir” diye konuştu.