HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, AKP’li Melih Bulu’nun kayyım rektör olarak atanması üzerine direnişe geçen Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerini evlerinde ziyaret etti. HDP İstanbul İl Eş Başkanı Elif Bulut, HDP MYK üyesi Ferhat Encu ve HDP Gençlik Meclisi üyeleri de Buldan’a eşlik etti. Buldan’ı kapıda karşılayan öğrenciler, daha sonra içeriye davet etti. Öğrenciler, Buldan ve beraberindekilere çay ikram etti. Buldan ise, mutfakta tabaklara kurabiye koyarak, servis etti.

Buldan ve öğrenciler arasındaki esprili sohbet bir süre sonra yerini öğrenci direnişleri ve ülkenin içinde bulunduğu ekonomik, sosyal ve siyasal konulara bıraktı.

DAYANIŞMA DEĞİL DİRENİŞ

Öğrencilerden Enes Karakaş, üniversitede gerçekleştirdikleri eylemlerin tüm Türkiye’ye yayılmasından memnun olduklarını ve bu direnişin daha da büyümesi gerektiğini ifade etti. Karakaş, gözaltı, işkence ve baskıların önemli olduğunu ancak geliştirdikleri direnişin daha önemli olduğunu vurguladı. Karakaş, mağduriyet dilini kabul etmediklerini belirtti.

Karakaş, Kadıköy’deki eyleme üniversite öğrencilerinden daha çok yurttaşların yer aldığına dikkati çekerek, “Boğaziçi üniversitesindeki kayyım direnişi ülkedeki demokratikleşme sorununun kristalize olduğu bir yer haline geldi” dedi. HDP ile duygusal bağlarının olduğunu ancak bu bağın daha da büyütülmesi gerektiğine vurgu yapan Karakaş, “HDP’den direnişimize dayanışma beklemiyoruz, direkt dahil olmasını bekliyoruz” diye konuştu.

Ekonomik krize de değinen Karakaş, “Halkın tenceresinde et değil dert kaynıyor” diye yaşananları özetledi.

KAYNAK KÜRT SORUNU

Öğrencilerden Devrim Barış Yılmaz, Türkiye’deki antidemokratik uygulamaların kaynağını Kürt sorununun çözümsüzlüğünden aldığını ifade ederek, bu antidemokratik iklimin Türkiye’nin her yerinde hissedildiğini söyledi. HDP’nin Türkiye’nin demokratikleşme mücadelesindeki rolüne işaret eden Yılmaz, kendilerinin de bu mücadeleyi desteklediklerini ve ortak mücadele ile yaşananlara dur diyebileceklerini dile getirdi.

Öğrencilerden Elif Bayburt ise, direniş süreci, ülkede yaşanan krizler ve ortak mücadelenin önemine dikkat çekti. Bayburt, öğrenci direnişlerine ilişkin bazı çevrelerce yapılan açıklamaları eleştirerek, “Öyle anlattıkları bibi gencecik masum çocuklar değil, kararlı, gelecekleri için direnen bireyleriz. Mücadelemizi bilinç ve kararlılıkla sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz” diye konuştu.

BULDAN: AKP GİTMEDEN ÇÖZÜM YOK

Buldan da öğrencilerin yaşadıkları zor koşulları anlatarak, “Sizlerin üniversiteleri bitirdikten sonra da işsizlik sorununuz var. Ne yazık ki üniversiteyi bitiren öğrencilerimiz iş bulamıyorlar. AKP hükümeti gitmeden de gerçekten bu durumlar düzelmeyecek. O yüzden ilk seçimde AKP’nin olmadığı, demokratik ve yönetilebilir bir ülke. Gençlerin de eğitimlerine müdahale edilmeyen ve üniversiteyi bitirdikten sonra da kendi alanlarda iş bulabileceği bir gelecek için çabalıyoruz. Öyle bir Türkiye hepimizin hayali ve bu hayal gerçekleşecek” şeklinde konuştu.

KAYYIM VURGUSU

HDP’li belediyelere atanan kayyımlara işaret eden Buldan, hukuksuz uygulamaların tüm Türkiye’ye yayıldığına değindi. Mücadele etmeden hiçbir kazanımın elde edilemeyeceğini bilen bir gelenekten geldiklerinin altını çizen Buldan, “Yöneten her kesim Kürtleri ezdi, yok saydı, her türlü zulmü yaptı. Bugün de bu böyle. Ancak yaşanan bu zulüm ve HDP’ye yapılan bu baskılar sadece HDP’nin ya da Kürtlerin bir meselesi olarak görülmemeli. Çünkü bugün bize yapılan yarın başka bir kesime yapılıyor. Görüyoruz, işte Alevilerin evleri işaretleniyor. Ben sizin bu tespitinize katılıyorum. HDP’li belediyelere atanan kayyımlar gitmeden Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan kayyım gitmeyecek. Bu bir gerçek” ifadelerini kullandı.

HDP HER KOŞULDA AYAKTA

AKP sonrası oluşacak iktidarda HDP’nin mutlaka yer alması gerektiğini belirten Buldan, “AKP bu ülkeye çok büyük zararlar verdi. AKP her şeyi bozdu. Bütün yasaları bozdu ve her şeyi kendine uyarladı. Bugün HDP’nin değişimden ve dönüşümden yana verdiği ve tüm Türkiye’yi kucaklayan mücadele AKP’yi çok rahatsız ediyor. Bu kadar yoğun baskının nedeni bu. HDP nereye gitse, ne yapsa kriminalize edilmeye çalışma çabası var. Ama biz her koşulda ayakta kalmayı bilen bir partiyiz. Bize yapılanlar başka bir partiye yapılsa ayakta kalamaz. Ama buna rağmen hiçbir zaman taviz vermiyor ve kararlı duruşumuzdan vazgeçmiyoruz” dedi.

ANAYASA TALEPLERİ İLETİLDİ

HDP İl Eşbaşkanı Elif Bulut da öğrenci direnişlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Daha sonra öğrenciler, yeni Anayasa tartışmalarına ilişkin hazırladıkları 3 sayfalık değerlendirme ve talepleri Buldan’a teslim etti. Buldan, değerlendirme ve talepleri Meclis Genel Kurulunda okuyacaklarını ifade etti.

Türk: "Kürt Düşmanlığı Sürdüğü Sürece Barış Mümkün Değil" Türk: "Kürt Düşmanlığı Sürdüğü Sürece Barış Mümkün Değil"

'AŞAĞIYA BAKMAYACAĞIZ' FOTOSU

Ardından Buldan ve öğrenciler birlikte fotoğraf çektirdi. Buldan bu sırada kızı Zelal ve partinin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş arasındaki bir anıyı şöyle paylaştı: “Benim kızım Zelal Selahattin’in hayranıdır. Bir gün bana onunla selfie çekmek istediğini söyledi. Bende rica ettim, selfie çektiler. Ancak akşam eve geldiğimizde kızım fotoyu bana gösterdi. Fotoda sadece Selehattin vardı, kızım yoktu. Ben de bunun üzerine Selehattin’i aradım, hani selfiede kızım yok, bir tek sen çıkmışsın dedim. O da ‘e işte selfie dediğin öyle olur, hakiki özçekim yaptım’ diye takıldı.”

Buldan ve beraberindekiler, daha sonra öğrenciler ile evin önünde “Aşağı bakmayacağız” kampanyasına atıfla başlarını yukarı kaldırarak, fotoğraf çektirdi. (MA)