Halkların Demokratik Partisi (HDP), Yükseköğretim Kurulu’nun yerine üniversiteler arası ilişki ile bilgi akışını sağlayacak bir koordinasyon kurulunun oluşturulması için Meclis’e kanun teklifi verdi.

HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç tarafından verilen teklifin gerekçesinde, üniversitelerin özerkliğinin korunması ve bilimsel gelişimin önündeki engellerin kaldırılması amacıyla gerekli anayasal değişikliklerin yapılması vurgulandı.

Gerekçede, bunun yerine üniversiteler arası ilişki ve bilgi akışını sağlayacak bir koordinasyonun kurulunun oluşturulması gerektiği belirtildi.

Eğitim Sistemi Yetersiz, Veliler Özel Okullara Yöneliyor Eğitim Sistemi Yetersiz, Veliler Özel Okullara Yöneliyor

YÖK’ün 12 Eylül Anayasası’nın hak ve özgürlükleri sınırlamak için akademik özerkliğe getirilen bir dayatma olduğu belirtilerek, “Hala ruhunu koruyan 82 Anayasası’na göre, ‘Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitim-öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yönlendirmek bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını, geliştirmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile’ kurulmuş olan kurumun akademik özerkliğin önünde teşkil ettiği engeller büyük bir sorun alanını da beraberinde getirmiştir” denildi.

Akademik özgürlük önündeki engel olarak görülen YÖK’ün varlığına ilişkin Boğaziçi Üniverstesi’nde 1 ayı aşkın süredir devam eden eylemlerin örnek verildiği teklifte, “Boğaziçi Üniversitesini, asıl sahipleri olan öğrenci ve akademisyenlerin elinden alan süreç yeni değildir. Bu suça ortak olmayacağız diyen akademisyenlerin ihracı iktidarın ülkedeki gelecek tahayyülünün ilk adımı olmuştur. OHAL ile birlikte ilan edilen KHK’ler ise akademik yapılanmanın tamamen alaşağı edilmesine ve sadece iktidara güdümlü bir mekanizmaya dönüştürülmesine zemin hazırlamıştır.

Üniversitelerdeki tüm bu olumsuz gidişatın sorumlusu 12 Eylül ruhu ve o ruhun sindiği Anayasa’dır. Anayasa değişiklik tartışmalarının demokratik kriterlere evirilmesi, toplumun taleplerinin karşılık bulması bu bağlamda bir ‘yol temizliği’ önerisi olarak üniversitelerin gelişimi önündeki engel olan Yükseköğretim Kanunun kaldırılmasını talep zarureti hasıl olmuştur” denildi.

YÖK YERİNE ÜNİVERSİTELER ARASI BİR KOORDİNASYON TEKLİFİ

Üniversiteler arası ilişki ve bilgi akışını sağlayacak bir koordinasyonun kurulunun oluşturulması gerektiği belirtilen teklifin gerekçesi şöyle açıklandı:

“Yükseköğretim Kanunun kaldırılması amaçlanmıştır. Üniversitelerin özerkliğinin korunması ve bilimsel gelişimin önündeki engellerin kaldırılması için bu kanunun kaldırılmasını müteakip gerekli anayasal değişiklikler yapılmalı ve yerine üniversiteler arası ilişki ve bilgi akışını sağlayacak bir koordinasyon kurulu oluşturulmalıdır.

Mevcut hali ile üniversiteler, tek elden bir yönetim mekanizmasının araçları durumuna gelmektedir. Anayasa değişiklikleri söylemlerinin daha demokratik ilkeler çerçevesine oturmasının ilk adımı, antidemokratik yasaların kaldırılması ile atılmalı, bu bahisle ilgili kanun lağvedilmelidir.”