COLEMERG HABER
Hakların Demoratik Partisi (HDP) Hakkari İl Örgütü 4 gün önce il genelinde bir soruşturma kapsamında DTK'ya yönelik düzenlenen opresayonda gözlatına alındıktan sonra tutulanan 12 kişiyle ilgilli basın açıklaması düzenledi.
Parti binası önünde düzenlenen açıklamaya HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, HDP İl Eşbaşkanları Sinan Kaya, Sipan Turan, İl Genel Meclis Eşbaşkanı Nazmi Çoşkun, Belediye Meclis Üyeleri ve partileler katıldı.
Açıklamayı yapan HDP Merkez İlçe Eşbaşkanı Sinem Seven, 14 ağustos 2020 tarihinde Hakkari ve ilçelerinde birçok eve baskın yapılarak 12 arkadaşlarının gözaltına alındığını söyledi.
Bu Pandemi sürecinde arkadaşlarının 4 gün boyunca hiçbir sağlık önlemi alınmadan gözaltında tutulduğunu iddaa eden Seven şunları aktardı; Kürt illeri dışında diğer illerde Pandemi önlemi çok yoğun bir şekilde alınırken, AKP MHP faşist iktidarı Kürt düşmanlığının bir parçası olarak Kürdistan da hiçbir önlem almaması dikkatlerimizden kaçmayan mevcut politikalarının kanıtıdır. Aksine Pandeminin Kürt illerinde daha da yoğunlaşması için özel bir politika uygulandığı açıkça görülüyor. Bu Pandemi sürecini fırsata çevirmeye çalışan AKP MHP iktidarı partimiz HDP ve halkımıza yönelik baskılarını daha da yoğunlaştırarak sürdürüyor.
Hakkâri’de göz altına alınan 12 arkadaşımız, sağlıksız hijyenik olmayan en sağlıklı insanların dahi çok kolay hastalık kaptığı nezarethaneler iken, özellikle arkadaşlarımızın günlerce gözaltında tutulması iktidarın Kürtlere bakış açısının kanıtıdır. Arkadaşlarımızın nezaretlerde tutulmaları sonucu Covid-19 hastalığına yakalanmışlardır ve yapılan testlerin sonucu pozitif olduğu doktor raporlarına yansımıştır. Tutuklanıp cezaevine gönderilen bu arkadaşlarımızın birçoğu kronik hasta ve 60 yaş üstü olduğu halde bu durumları göz önünde bulundurulmadan Covid-19 hastalığına yakalanmalarının önü açılmıştır. Bir arkadaşımızın test sonucu pozitif çıkmıştır ve diğer tüm arkadaşlarımızla beraber 4 gün boyunca aynı ortamda aynı havayı soluyup, aynı alanı kullanmalarından dolayı tüm arkadaşlarımız risk altındadır.
O gün adliyede bulunan tüm personeller, avukatlar, tutuklu yakınlarıyla temas halindeydiler. Bunun dışında nezaretteki arkadaşlarımıza temas eden onlarca kişi olduğu halde yine hiçbir önlemin alınmadığı görülmüştür. Böyle olunca ceza evine gönderilen bu arkadaşlarımızın hem kendisi hem de cezaevinde bulunan tüm tutuklu ve hükümlüler risk altına almıştır. Yaşamlarından endişe duyduğumuz bu arkadaşlarımızın avukatları aracılığıyla yapmış olduğu itirazın ivedilikle ele alınmasını talep ediyoruz. Tutuklananların tümü açık adres sahibi iken ve kaçma şüpheleri yok iken uygulanan bu gayri hukuki kararın tekrar ele alınıp acil bir şekilde yapılan bu hatanın düzeltilmesini talep ediyoruz.
Aksi bir durumun gelişmesi durumunda tüm sorumluluk bu gayri hukuki kararı veren adli mercilerindir. Tutuklananların büyük bir kısmı kronik hasta statüsünde olup biri kanser kemoterapi tedavisi görmektedir. Şükrü Çallı 74 yaşında bir çok kalıcı hastalıkları bulunmakta tüm hakkarililerin kanaat önderidir. Nihat Turgut 1956 doğumlu gözüksede 70 yaşın üstündedir ve epilepsi hastasıdır. Verilen bu kararı gayri hukuki ve siyasi bir karar buluyor, derhal bu arkadaşlarımızın serbest bırakılmasını istiyoruz" diye konuştu.
Ardından söz alan HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede ise, dünya korona virüs ile mücade ederken ne yazık ki iktidar Kürtlerle nasıl mücadele edeceğinin derdine düşmüş dedi.
Tutuklanan 11 kişiden Felem Aker isimli arkadaşlarının gözaltındayken Covid-19 testinin pozitif çıktığını anımsatan Milletvekili Dede, bu arkadaşın 3 gün boyunca emniyette tutuldu. Polislerle bir şekilde temas kurmuştur. Daha sonra bir gün boyunca adliyede bulundu. Adliye personelleri, yargıçlarla ve avukatlarla karşı karşıya gelmiştir. Hükümet bu kadar covid-19 dan bahsederken sorun Kürtler olunca covid'in de salgınında bir önemi kalmıyor. Tamamen diyor ki ben Kürt siyasetçilerini ölüme terk edebilirim. Burada covid'in bir önemi yok. Muhalefeti nasıl yok edebilirim, nasıl ortadan kaldırabilirim ve halkı nasıl bastırabilirimin derdinde. Kendileri defalarca verdiği demeçlerde biz sandıktan çıktık diyorlar. Bu tutuklanan arkadaşlarımızın heredeyse hepsi bu halkın iradeleri. Zamanında sandıktan çıkmışlar ve seçilmişler. Bu halkın teveccühünü almış insanlardır. Bizler bu tutuklamaları kabul etmiyoruz. Buradan adalet bakanına çağrıda buluyoruz" şeklinde konuştu.