Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parlamento Kadın Grubu, 25 Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Grup Toplantısı’nı gerçekleştirdi. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın konuştuğu toplantıya, bileşen partileri, Özgür Kadın Hareketi (TJA), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Batıkent Yeni Yaşam Derneği, Alınteri, Kadın Savunma Ağı, Demokratik Kadın Hareketi, Kadın Zamanı Derneği, Ankara, Eskişehir ve Diyarbakır il örgütü yöneticileri kadınlar katıldı.
Toplantı salonu sıralarına, öldürülen kadınların fotoğrafları ile “Savaşa hayır”, “Jin jiyan azadî” ve “Şiddete, savaşa ve yoksulluğa karşı isyandayız” yazılı dövizler bırakıldı.
'AKP-MHP İTTİFAKI, SİYASİ ÖMRÜNÜ UZATMAK İÇİN SEÇİM KAMPANYASINI SAVAŞ POLİTİKALARIYLA BAŞLATMIŞ DURUMDADIR'
Parlamento Kadın Grubu’na katılan kadınları Kürtçe selamlayarak konuşmasına başlayan Buldan, Antep’in Karkamış ilçesine yönelik roketli saldırısında ölenler için başsağlığı diledi. Buldan, “Ne yazık ki savaş can almaya devam ediyor. Antep’in Karkamış ilçesi başta olmak üzere hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve tüm halkımıza başsağlığı diliyorum. Yaralılar için acil şifalar diliyorum. Tüm kayıpların acısını yüreğimizde hissediyoruz. Her zaman söylediğimiz gibi savaş en büyük yıkımdır, en büyük felakettir ve acıların en talihsizi savaşlarda yaşanır. Savaş dönemlerinde, savaş süreçlerinde bütün mağduriyeti kadınlar, biz anneler yaşarız ve hissederiz. İktidarlarının bekası için canları ve yaşamı hiçe sayan AKP-MHP savaş zihniyetini herkes görmelidir. Kaybedeceğini gören AKP-MHP ittifakı, siyasi ömrünü uzatmak için seçim kampanyasını savaş politikalarıyla başlatmış durumdadır” dedi.
'SAVAŞA HAYIR DİYORUM'
Buldan'ın açıklamalarının devamı şu şekilde:
“Kuzey ve Doğu Suriye sivil yerleşim bölgelerine yönelik olarak gerçekleştirilen hava operasyonu ve saldırıların hemen öncesinde Taksim’de yaşanan karanlık patlama kesinlikle bir tesadüf değildir. Ortada elbette aydınlatılması gereken yığınla soru işareti vardır. Bu karanlığı açıklığa kavuşturmak yerine savaş siyasetine sarılan iktidara çok net bir şekilde söylemek isterim ki bu oyunlar tutmayacaktır. AKP-MHP iktidarının iddia ettiği gibi Kuzey ve Doğu Suriye’deki demokratik yönetim modeli, Türkiye için bir tehdit değildir. Halkların ortak geleceği açısından asıl tehlike, AKP-MHP’nin dayattığı savaş politikalarıdır.”
Kürt halkına yaşattığınız bu yıkımdan size asla bir iktidar çıkmayacaktır. Bu savaş politikalarına derhal son verin. Sorunların çözümü diyalog ve müzakerededir. Demokratik, barışçıl adımlardadır. Bu yanlıştan bir an önce vazgeçilmelidir. Suriye halkları üzerinden elinizi çekin, Kuzeydoğu Suriye'den elinizi çekin!
Bu savaş politikalarına sessiz kalanlara ve alkış tutanlara da diyorum ki, seçim öncesi sahneye koyulan bu oyunu görün. Bu oyunun bir parçası değil, karşısında olalım. Bu savaş politikalarının karşısında olalım, demokratik çözümün yanında olalım. Savaşa hayır diyorum!”