2024-2026 dönemine ilişkin enflasyon, istihdam, büyüme gibi temel makro ekonomik hedeflerin yer aldığı Orta Vadeli Program kamuoyuna açıklandı. Tek haneli enflasyon için 2026 yılına işret edilen programda, yıl sonu enflasyon tahmini yüzde 65 olarak açıklandı. 2023 sonu dolar/TL tahmini 23,9; 2024 tahmini 36,8; 2025 tahmini 43,9; 2026 için 47,8 oldu. Büyüme beklentisi ise 2024’te yüzde 4,0, 2025’te yüzde 4,5, 2026’da yüzde 5,0 olarak gerçekleşti.
Türkiye ekonomisinin gelecek 3 yılı için yol haritası olan Orta Vadeli Program (OVP) açıklandı. Program; "para politikası", "maliye politikası" ve "yapısal reformlar" olmak üzere 3 ana başlıkta ele alındı.
Sunumu için iş dünyası, bankacılık sektörü temsilcileri ile birlikte ekonomistlerin de olduğu 400 kişi davet edilen program, Beştepe'de Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından kamuoyu ile paylaşıldı.
Yılmaz sunumunda şu ifadeleri kullandı:
Bugün gerçekleşen toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tecrübeli liderliği, 2053 ve ötesine uzanan vizyonu ile her aşamasını yakından takip ettikleri program çalışmamız bugün itibarıyla zatı alilerin onayı ve imzası ile Resmi Gazete’mizde yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum.
2024-2026 ARASI HEDEFLERİ İÇERİYOR: OVP merkezi yönetim bütçesinin hazırlanma sürecini başlatan temel dökümanımızdır. Temel ekonomik büyüklükleri, toplam gelir gider tahminlerini, kamu idarelerinin ödenek teklif tavanını içeren temel politika dökümanıdır. 3 yıllık perspektif ile 2024-2026 dönemini kapsayacak olup Cumhurbaşkanı kararı ile resmileşmektedir. 2024-2026 dönemine ilişkin temel amaçlar, makroekonomik hedefler ve politikalar ile öncelikli yapısal alanlar yer almaktadır.
OVP BİR TAKIM ÇALIŞMASI: Bu yılki OVP’de ek 3 şeklinde yapısal reformlarımızı içeren takvim dahilinde ortaya koyan çalışmayı kamuoyu ile bugün paylaşmış oluyorum. OVP dediğimiz bir takım çalışmasıdır. Birçok kurulun, Bakanlığı katkı sunduğu uzun bir süreçle hazırlanmaktadır. 2 aylık bir süreçte hazırlandı. Birbirlerini tamamlayıcı, uyumlu bir ekip çalışması olduğunu ifade etmek isterim. Model çalışmaları yapıldı, Merkez Banka’mız başta olmak üzere Hazine ve Maliye Bakanlığımız başta olmak üzere ekonominin ana kurumları çalışmalara destek verdiler.
PLAN GENİŞ İSTİŞARELERLE HAZIRLANDI: Sadece kamunun kendi içinde çalışmalarla yetinmedik sivil toplumun, paydaşların fikirlerini alarak istişare ederek programı hazırladık. İstişare ve ortak akıl bizim temel düsturumuz. Hangi alanda olursa olsun, öncelikle ilgili tarafları belirlemek onlarla istişare etmek politikaların etkinliğini artıran, sahiplenmeyi getiren bir süreç. Geniş istişarelerle bu planın hazırlandığını ifade edebilirim. İhracatçılar birliğinden, sendikalar, memur ve işçi sendikalarına varıncaya kadar, iş dünyasından sanayi odalarına, tarım sektörüne kadar bütün sektörlerle istişareler yaparak hazırladık.
DEPREM AFETİNİN YARALARINI SARACAĞIZ: Planın temel çatısını bu slaytta özetlemeye çalıştık. Ana çatıyı bu şekilde ifade edebiliriz. 3 yıllık dönemde neyi gerçekleştireceğiz diye sorduklarında, deprem afetinin yaralarını saracağız. Geleceğe dönük afetlerle ilgili riskleri azaltıcı yatırımları hayata geçeceğiz. İkinci temel amacımız makroekonomik ve finansal istikrarı sağlamak ve orta vadede tek haneli enflasyona ülkemizi kavuşturmaktır.
ORTA VADEDE SOMUT ETKİLER BEKLİYORUZ: Para politikasını dönemin ihtiyaçlarına uygun uygulamaya devam edeceğiz. Merkez Bankamız araç bağımsızlığı çerçevesinde üzerine düşeni yapacaktır. Yapısal dönüşümlerde orta vadede somut etkiler bekliyoruz, kısa vadede yapısal dönüşümler gerçekleştiren ülke olarak beklenti kanalıyla olumlu etkileri artırmayı hedefliyoruz. Son 20 yılda ortalama 3,6 büyürken dünya ekonomisi son yıllarda yüzde 3'lere gerilemiş durumda. Bunu 25-26'ya uzattığınızda tablo fazla değişmiyor. Dünya ticareti büyümenin üstünde gerçekleşirdi bu yıl yüzde 2,3 büyüme bekleniyor dünya ticaretinde. Bu dönemin şartlarını iyi okuyarak politikalarımızı şekillendirmek durumundayız.
DÜNYANIN 2 PUAN ÜSTÜNDE BİR BÜYÜME PERFORMANSI SERGİLEMİŞİZ: Son 20 yılda Türkiye'nin ortalama yıllık büyüme oranı yüzde 5,5 olarak gerçekleşmişti. Dünyanın 2 puan üstünde büyüme performansı sergilemişiz. 2024'te yüzde 4,0, 2025'te yüzde 4,5, 2026'da yüzde 5,0 büyüme bekliyoruz. Bu yıl 1,67 milyar Dolar milli gelire ulaşacağız. Kişi başına gelirin 2024'te 12,875, 2025'te 13,717, 2026'da 14,855 dolar olarak gerçekleşmesini bekliyoruz. Nüfusumuzun 88 milyon 750 bine ulaşmış olacak. Ortalama olarak 4,5 büyüme kaydedecek. İstihdamda 2,7 milyon artış bekliyoruz. Yıllık 909 bin ilave, her yıl istihdamda artış bekliyoruz. Buna rağmen işsizlik oranında arzu ettiğimiz ölçüde gerileme olmuyor. İşgücü piyasasına katılım oranında hızlı yükseliş bekliyoruz. İşsizlik oranının 2024'te yüzde 10,3'e, 2025'te yüzde 9,9'a, 2026'da yüzde 9,3'e gerilemesini bekliyoruz. 2023 yılını %4,4'lik büyümeyle kapatmayı bekliyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları ise şöyle:
TÜRKİYE'Yİ KİMİN YÖNETECEĞİ BELLİ OLDU: Kırklareli ve İstanbul'da yaşanan sellerde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. OVP'nin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Türkiye'nin başta yönetimde istikrar olmak üzere nasıl büyük kazanımlar elde ettiğini her gün çok daha iyi görüyor ve idrak ediyoruz. Sadece Türk siyasi tarihine değil dünya literatürüne de geçen seçimleri hamdolsun tam bir demokratik olgunluk içinde tamamladık. Sandıkların açılmasıyla birlikte belirsizlikler ortadan kalktı, Türkiye'yi kimin yöneteceği belli oldu.
ÜLKEMİZİN FAYDASINA HER TÜRLÜ ÖNERİYİ DİNLEMEYE AÇIĞIZ: Seçimlerin üzerinden henüz bir hafta bile geçmeden kabinemizi açıkladık, ekonomide kurmay kadromuzu kurduk, yolculuğumuza süratle yeniden başladık. Eski Türkiye'nin alışkanlıklarından kendini kurtaramayanların durumunu içimiz acıyarak izliyoruz. 102 güne rağmen birileri hala kavga ve iç çekişmelerinden başını kaldıramazken biz işimizi yapıyoruz. Mevcut belirsizliklere yenilerinin eklediği zor bir denklemde krizleri ülkemiz için fırsata çevirmek için çalışıyoruz. Biz Türkiye için en doğrusunu yapmanın peşindeyiz. Siyaseti de ikbal vasıtası olarak değil millete hizmet aracı olarak görüyoruz. Hiç kimseye ön yargıyla yaklaşmıyoruz. Ülkemizin faydasına olacak her türlü öneriyi değerlendirmeye hazırız.
DEPREMİ ASLA GÖZ ARDI ETMİYORUZ: Muhalefetin de geçmiş hatalarından ders alarak OVP gibi ülkemizin hayrına olan işlerde bize destek vermesini bekliyoruz. Ekonomiyle ilgili planlarımızda 6 Şubat'ta meydana gelen ve 11 ilimizde yaşayan 14 milyonu etkileyen depremi asla göz ardı etmiyoruz. Ülke ekonomisine maliyeti 104 milyar doları bulan deprem felaketi yükümüzü ağırlaştırmaktadır. Küresel sorunlara ilaveten asrın felaketinin yol açtığı sıkıntılarla Türkiye mücadele etmektedir.
ENFLASYONDA GEÇİCİ BİR YÜKSELİŞ SÖZ KONUSU: Geçici olarak enflasyonda yükseliş söz konusu. Geçiş döneminin sonrasında çok daha sağlıklı bir zeminde kalıcı olarak enflasyonu düşürmenin yolunu açmış oluyoruz. 2023 yılında yıl sonu TÜFE'nin yüzde 65 olmasını bekliyoruz. 2024 yıl sonunda TÜFE'nin %33,0, 2025 yıl sonunda %15,2, 2026 yıl sonunda %8,5 olmasını bekliyoruz. İhracatın bu yıl 255 milyar, 2026'da 320 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. Cari açığın -2'ler civarında gerçekleşmesini bekliyoruz. Yurt içi tasarruflarımızı artıracağız. 1,6 puan artış göstereceğini tahmin ediyoruz. Yıl sonunda cari işlemler açığının 4 milyar dolar olmasını bekliyoruz.
GELİRLERİMİZDE BİR MİKTAR ARTIŞ VAR: 2023'te depreme ayırdığımız bütçe 762 milyar TL. 2024'te 1 trilyon 62 milyar TL. 3 trilyona yakın kaynağın afetin yaralarını sarmak için kullanılacağını ifade etmek isteriz. 2023 yıl sonunda bütçe dengesinin 1,63 trilyon TL açık vermesini bekliyoruz. 2023 yıl sonunda faiz dışı bütçe dengesinin 966,8 milyar TL açık vermesini bekliyoruz. Gelirlerimizde bir miktar artış öngörüyoruz. Gelirlerimizin milli gelire olan oranı 20,6'ya ulaşmış olacak. Bütçe açığı kademeli bir şekilde düşecek.
İNSANA YAPILAN YATIRIM SOSYAL REFAHI ARTIRIYOR: AB tanımlı borç stokunu da verdik. Türkiye bu açıdan dünyadaki en iyi ülkelerden biri. İyi ki böyle bir yapımız var, böyle değil borçlu yapıyla afete yakalansaydık bu çalışmaları gerçekleştiremezdik. Sağlam zemin afet konusunda da rahat şekilde vatandaşların yaralarını sarmamızı sağladı. Yapısal reformları arz etmek istiyorum. Reform başlıklarımız; Büyüme ve Ticaret, Beşeri Sermaye ve İstihdam, Kamu Maliyesi, Afet Yönetimi, İş ve Yatırım Ortamını İyileştirme, Fiyat İstikrarı ve Finansal İstikrar, Yeşil ve Dijital Dönüşüm. 7 öncelikli yapısal alanı tarif ettik. Lojistik imkanları geliştireceğiz, madencilik gibi alanlarda önemli değişimler ve dönüşümlere imza atacağız. Bizim temel hedefimiz insanımıza hizmet, temeli de insan. İnsana yapılan yatırım sosyal refahı artırıyor, beşeri kanaldan ekonomiyi güçlendiriyor. Gençlere ve kadınlara yönelik politikaları odaklayacağımızı söyleyebilirim.
Enflasyon mücadele devam ederken finans piyasalarındaki reformlarla finans piyasalarını geliştirmeye devam edeceğiz. Emeklilik sistemleriyle ilgili yenilikler düşünüyoruz. Afet yönetimi konusunda kentsel dönüşümün hızlandırılmasına, yeni modellerden afet sigortalarının geliştirilmesi konusunda çeşitli başlıklarımız var. DUVAR