Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'le ortak baraj projesi açılışına katıldıktan sonra Tebriz'e dönmek için bindikleri helikopterin sınırdaki dağlık bölgede sisli hava düşmesiyle ölen İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ve beraberindekiler için cenaze töreni başladı.

Dün Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney İran'da 5 günlük yas ilan ederken, Tahran ve ülke çapında matem törenleri düzenlendi. Bugün naaşlar, Doğu Azerbaycan eyaletinin başkenti Tebriz'de dolaştırılmalarının ardından önce Şii dini merkezi Kum'a, ardından Tahran'a gönderilecek.

Bu akşam Hamaney'in Tahran'da veda duası töreni yönetmesinin ardından, resmi cenaze töreni yarın sabah İran başkentinde düzenlenecek.

Reisi'nin naaşı perşembe günü önce Güney Horasan vilayetine, ardından doğum yeri olan Razavi Horasan eyaletinin başkenti Meşhed'e götürülecek ve burada akşam düzenlenecek törenle toprağa verilecek.

Ilımlı Hasan Ruhani'nin ardından 2021'de seçilen muhafazakar Reisi'nin (63) üç yıllık cumhurbaşkanlığı sırasında, İran, ABD yaptırımlarıyla derinleşen ekonomik kriz, Jina Mahsa Amini'nin gözaltında ölümünün tetiklediği başörtüsü zorunluluğuna karşı başlayan kitlesel protestolar ve İsrail'in Gazze Savaşı'nın etrafındaki misilleme sarmalında başdüşmanıyla ilk kez doğrudan silahlı çatışmalarla sarsıldı.

Ölümünden birkaç saat önce yaptığı konuşmada Reisi, 1979 İslam devriminden beri İran dış politikasının köşe taşlarından olan Filistin Direnişi'ne desteği vurguladı.

İran genelinde Reisi için düzenlenen törenlerde İran bayraklarıyla birlikte Filistin bayrakları da göndere çekildi.

1988 yılında İslam Devrimi lideri Ayetullah Humeyni’nin talimatıyla hapisteki çoğu solcu binlerce muhalifin idam kararını veren dört kişilik 'ölüm komitesinde' yer almasından beri muhalifler tarafından 'kasap', 'cellat' lakaplarıyla anılan Reisi, 1989’da Tahran savcısı olarak atandı ve 1994’e kadar bu görevde kaldı. Ardından 2004’e kadar Din Adamları Özel Mahkemesi’nde başsavcı, 2014’e kadar Yargıtay Birinci Hakimi olarak görev yaptı. 2009’daki cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından başlayan protestoların bastırılmasında rol oynadı. 2016’da Hamaney tarafından ülkenin en büyük vakfı Astan-ı Kuds-i Rezerv’in başına getirildi ve milyarlarca dolarlık servetin yönetimini üstlendi.

2015'te Obama'nın başkanlığı döneminde varılan ama Trump'ın başkanlığı döneminde 2018'de çöpe atılan ABD ile nükleer anlaşmanın mimarı Ruhani’ye karşı 2017 cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olup kaybeden Reisi, 2019’da Yargı Erki Başkanı olunca, hükümet yetkilileri ve önde gelen iş insanlarına karşı yolsuzluk davası açtı. Trump'ın nükleer anlaşmayı çöpe atmasıyla İran'daki reformcu-ılımlı kanadın ağır darbe yemesi sonucu 2021 cumhurbaşkanlığı seçiminde muradına eren Reisi, yaşlı ve hasta Hamaney'in halef adayları arasında en ön sırada yer alıyordu. (AFP, Artıgerçek)