Millet İttifakı'nın İstanbul mitingi bugün Maltepe'de yapıldı. Geniş katılımlı mitingde Kılıçdaroğlu, "Huzura kavuşturmamız lazım. Çok kamplaştırdılar. İnsanların inançlarını sorgular hale getirdiler. Türkiye'yi buradan çekip çıkaracağız. Yaklaşık 800 bini aşkın genç İstanbul'da ilk kez oy kullanacak. Sizler otokratik yönetimi demokrasiyle değiştireceksiniz. Bu onur size yeter" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu konuşmasında kendisinin cumhurbaşkanı olmasını istemeyen iki kesim olduğunu belirterek "Birincisi beşli çeteler, ikinci bir grup daha var. Uyuşturucu baronları.." ifadelerini kullandı.
RELATED VİDEO
Play Video
85 milyonun cumhurbaşkanı olacağını da söyleyen Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sonlandırdı:
"Emin olun. Bütün sorunları çözmeye ahdettim. Ve ben bu ülkeye arkadaşlarımla birlikte baharı getireceğim. Huzuru getireceğim. Kim olursa olsun bu topraklarda yaşıyorsa sorunlarıyla ilgileneceğiz. Asla ayrımcılık yapmayacağız. Ondandır bundandır diye bir şey söylemeyeceğiz ve 85 milyonu kucaklayacağız. Benim de size sözüm 85 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. 85 milyona hizmet edeceğim. Hiçbir ayrım yapmayacağım. Herkesi kucaklayacağım."
Mitinge Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da katıldı.
'Büyük İstanbul Mitingi'ne yoğun katılım yoğundu.
KILIÇDAROĞLU: 85 MİLYONUN CUMHURBAŞKANI OLACAĞIM
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerine 8 gün kala Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu çıktı.
fvdgbe3wiai8g9p.jpeg
Kılıçdaroğlu mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Değişime hazır mısınız? Türkiye'ye demokrasiyi getirmeye hazır mısınız? Bu ülkede hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye'yi inşa etmeye hazır mısınız? Bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Hiçbir yoksul elektriği suyu doğal gazı kesilmeyecek. Bu ülkeyi cennet gibi yapacağız ve birlikte huzur içinde yaşayacağız.
85 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. Hakkıyla hukukuyla ve adalet içinde hizmet etmeye söz veriyorum. Huzura kavuşturmamız lazım. Çok kamplaştırdılar. İnsanların inançlarını sorgular hale getirdiler. Türkiye'yi buradan çekip çıkaracağız. Yaklaşık 800 bini aşkın genç İstanbul'da ilk kez oy kullanacak. Sizler otokratik yönetimi demokrasiyle değiştireceksiniz. Bu onur size yeter.
Bu ülkeye baharı, huzur getireceğim. Herkesi kucaklayacağız. Hiç kimseyi mağdur etmeyeceğiz. KHK'lılara bahar gelecek. Biz beraber ve birlikte Türkiye'yi aydınlığa çıkaracağız. En büyük gücümüz sizsiniz. Kendinize güvenin.
Benim Saray merakım yok. 6 liderin de yok. Ben sizler gibi yaşıyorum. Onur duyuyorum. Saray'a gitmeyeceğiz. Cumhurbaşkanlığı'na oturduğumuzda yerimiz Çankaya olacak. Bir şey daha, söz verdim, en geç 2 yıl içinde tüm Suriyeli kardeşlerimizi Afgan kardeşlerimizi ülkelerine yolcu edeceğiz.
Her hakkı teslim edeceğim. Her hukuku uygulayacağız. Benim Cumhurbaşkanı olmamı istemeyen 2 kesim var. Birincisi beşli çeteler. Yuh çekmeyin, sandığa gidip oy kullanın ben sizden onu bekliyorum. Ama sandığa giderken bir arkadaşını beraber götürün. Özellikle AK Parti veya MHP'ye oy veren kişiyi ikna edeceksiniz, sandığa götüreceksiniz. O zaman gerçek anlamda her birey görevini yapmış olacak.
Yüzbinlerden söz aldım. Beşli çetelerin yurt dışına kaçırdıkları paraları, nerelere götürdüklerini biliyorum. Londra'da paraları nerelere yatırdıklarını biliyorum. Tamamını son centine kadar getireceğim ve bu millete vereceğim. 418 milyar doları götürdüler. Sadece bir işlemden 1 milyarın nasıl götürüldüğünü söyledi. Onların tamamını kuruşu kuruşunu getireceğim ve sizlere vereceğim.
Kul hakkı yemem ve kul hakkı yedirmem. Ben onların neler yediğini biliyorum. Kul hakkı yiyenin burnundan fitil fitil getireceğim. Uyuşturucu baronlarıyla neredeyse kucaklaşacaklar. Bu ülkeyi aydınlığa çıkaracağız. Bundan emin olmanızı isterim.
Hiç kimse endişe etmesin. Beni istemeyen ikinci bir grup daha var. Uyuşturucu baronları… Söz veriyorum uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağım. Uyuşturucu baronlarına da bir şey diyemiyorlar. Neredeyse kucaklaşacaklar. Ama bu ülkenin çıkarı için ne gerekiyorsa yapacağız. Bu ülkeyi aydınlığa çıkaracağız. Beraber, birlikte bunu sağlayacağız. Bundan emin olmanızı isterim.
Son söz; çünkü uzun süre beklediniz. Ekrem Başkanımızın mitingleri bitirirken söylediği bir şey var, güzel bir cümle var onu kullanarak izin verirseniz bu mitingimizi bitirmiş olalım. Her şey çok güzel olacak. Bütün sorunları biliyorum. Emin olun. Bütün sorunları çözmeye ahdettim. Ve ben bu ülkeye arkadaşlarımla birlikte baharı getireceğim. Huzuru getireceğim. Kim olursa olsun bu topraklarda yaşıyorsa sorunlarıyla ilgileneceğiz. Asla ayrımcılık yapmayacağız. Ondandır bundandır diye bir şey söylemeyeceğiz ve 85 milyonu kucaklayacağız. Benim de size sözüm 85 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. 85 milyona hizmet edeceğim. Hiçbir ayrım yapmayacağım. Herkesi kucaklayacağım.”
KARAMOLLAOĞLU: DERDİ OLANLA DERTLEŞECEĞİZ
Mitingde ilk konuşmayı Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu yaptı.
temel2.jpg
15 Mayıs'ın yeni bir dönemi başlangıcı olacağını vurgulayan Karamollaoğlu, özetle şunları söyledi:
"Son 21 yıldır içindeki sıkıntılardan kurtulmak için, sizin sıkıntılarınızı biliyorum. Derman olacak projeleri de son bir buçuk yıldır hazırladık ve inşallah 15 Mayıs'tan sonra da bunları tatbikata başlayacağız. Bizim derdimiz mevki makama gelmek değil. Bizim derdimiz, sizin derdinizle dertlenebilmek, problemlerinizden kurtulmanızı sağlayabilmek. Her mağdur insanın derdiyle dertlenmeyi kendimize ilke kabul ettik. 21 yıllık iktidarlarında esnafın problemini de çözmediler çözemediler, tam tersi artırdılar.
İKTİDARA GELİRSEK 1 YIL İÇİNDE SORUNLARI BÜYÜK ÖLÇÜDE ÇÖZECEĞİZ
Biz sadece vaatte bulunmuyoruz. Çok farklı programları olan 6 siyasi parti genel başkanları olarak bir araya geldik, meselelerimizi birlikte mütalaa ettik, komisyonlar kurduk, problemlerin üstesinden nasıl geleceğimizi kamuoyuna açıkladık. Gizli saklı işimiz yok. Siyaseten bizimle aynı duygu düşünceleri paylaşmasa bile onun derdini kendimiz bileceğiz. Herkesin dert babası olacağız. Derdi olanla dertleşeceğiz. Biz sizden 14 Mayıs için bir taahhüt istiyoruz. Eğer yetkiyi Millet İttifakı'na verirseniz gelecek sene bu mevsimde bir araya gelirsek problemlerimizin büyük bir kısmının çözülmüş olduğunu hep birlikte göreceğiz."
YAVAŞ: SEÇİM Mİ YAPIYORUZ, SAVAŞA MI HAZIRLANIYORUZ
Karamollaoğlu'ndan sonra kürsüye Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş çıktı.
fvdjorbxoaaiqxz.jpeg
Yavaş, açıklamasında, "Seçime gidiyoruz ama nasıl bir seçim anlamadık. İktidar tankları tüfekleri gösteriyor, gemileri gösteriyor. Seçim mi yapıyoruz, savaşa mı hazırlanıyor belli değil!" dedi.
Mansur Yavaş, şöyle devam etti:
"Bu kalabalıklar bir şey söylüyor. 14 Mayıs'ta değişimin müjdesini veriyor. 21 yıllık iktidar tankları tüfekleri gösteriyor, gemileri gösteriyor. Seçim mi yapıyoruz savaş mı belli değil. Diyoruz ki gurur kaynağımız ama 14 Mayıs'tan sonra kiracı ev sahibi, pahalılık, enflasyon, uyuşturucu, mülteci... Bu sorunlarla karşı karşıya kalacak. Ama bunların konuşulmasını istemiyor. Birazcık milliyetçilik sosu, muhafazakarlık sosu. İnsanlar bununla uğraşsın istiyorlar. Ankara'da neler söylediler. İstanbul'da da gördük. 25 yıldır İstanbul'da neler yapamadıklarını nasıl katlettiklerinin konuşulmasını engellemek için ikinci seçimde İstanbul düşerse Kudüs, Mekke düşer dediler. İstanbul düştü ama her şey çok güzel oldu.
İftiralar atıyorlar kulak asmıyoruz. Ankara'da da aynısı. 15 Mayıs'ı bekliyoruz. 9 milyarlık yolsuzluk dosyası, AnkaPark dosyası hala savcılıkta bekliyor. Türkiye'nin her yerinde bunların konuşulmasını istemiyorlar. İnşallah 14 Mayıs'tan sonra hukukun üstünlüğü de yerini bulacak, herkese adil işleyecek."
İMAMOĞLU: O KÖTÜ DİLLERİNİ NE YAZIK Kİ FÜTURSUZCA MİLLETİMİZİ BÖLMEK İÇİN KULLANIYORLAR
Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Mansur Yavaş'tan sonra üçüncü olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu çıktı.
fvdlhi8xoaafrlp-004.jpeg
İmamoğlu mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"İstanbul tarihi mitinglerle iz bırakmış şehirdir. Bu milletin en güçlü en gür sesi, her zaman İstanbul'dan yükselmiştir, yükselmeye devam edecek. İstanbul mitingleri Türkiye'nin tarihini değiştirmiştir, değiştirmeye devam edecek. Türkiye değişiyor, sevgili hemşerilerim; aramızda kalsın kazanıyoruz.
İstanbul'un iradesini beğenmeyenler seçimi iptal etmişlerdir. Sandıktan biz çıkmazsak geçerli sayılmaz dediler. Sonra millet onlara öyle bir demokrasi tokadı attı ki yerle bir etti. Hem milletin kararına saygı göstermeyi öğrendiler hem de bu kararın önünde hiçbir şey olmadığını öğrendiler.
Tek tek oyları saymayı öğrettik onlara. Saygı duyacaksınız kardeşim. 806 bin oy farkını millet onlara tek tek saydırdı. Milyonlarca oy farkını onlara tek tek saydırmaya hazır mıyız? İktidarı millete teslim edecekler. O kötü dillerini ne yazık ki fütursuzca milletimizi bölmek için kullanıyorlar. Millet uyandı.
Bunlar kötülüğü o kadar büyüttüler ki artık miting alanlarında eşlerimizin görüntülerini yayınlayarak oy kapma ucuzluğunu başlattılar.
Bir avuç insanın torpilli yaşamı bitecek. Güçlü ülke herkesin ama herkesin şuradaki gençlerimizin her birisinin çalışır kazanırım, kendim alırım diyebildiği ülkedir, Türkiye öyle bir ülke olacak. İşiyle gurur duyanların ülkesi olacak.
İstanbul'da başlattığımız kreş seferberliğini bütün Türkiye'ye yayacağız.
Mülakat çöpe, liyakat memleketin gündemine. Milletin iktidarında böyle olacak .Milyonlarca vatandaş hakkıyla işe girecek. Ankara'da Adana'da Mersin'de İstanbul'da başardık. Değer 20 yıl bunlar 25 yıldır iktidardaydı. Onları evine yolladık. O kadrolaşmanın üstüne, üstelik her işimize köstek olmalarına rağmen. Belki de vatandaşlarımız en güzel günlerini yaşıyor.
İşte bugün 4 yıl önce bize duyulan halk desteğinin 10 puan daha önünde destek alır durumda 2 belediye başkanı da, her işimize köstek olan bu hükümete rağmen. Siz bize şu iktidarı verin, memleketin 81 ilini uçuracağız.
İkinci tura gittiğinde ellerinden geleni yapacaklar. İkinci tura bu işi bırakmayın. Her türlü numarayı çeker bunlar. Bunların fıtratında var."
BABACAN: BU SEÇİM ÖZÜNDE İKİ SEÇENEKLİ REFERANDUM
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerine 8 gün kala Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Ekrem İmamoğlu'ndan sonra dördüncü olarak Ali Babacan çıktı.
fvdqre6waaasse6.jpeg
Babacan mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Ülkemizin her yerinden yükselen demokrasi çığlığını İstanbul'a getirdik. Demokrasi çığlığını tüm dünya duyuyor. Tüm dünya izliyor. Sağcı solcu demeden, sünni alevi demeden hep beraber daha fazla demokrasi diyecek miyiz? Hep beraber, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu 13. Cumhurbaşkanı yapacak mıyız? TBBM'de çoğunluğu sağlayacak mıyız? Sözümüzü aldık.
'HERKESİN CEBİNDEKİ 200 LİRADAN 124 DOLARI KİM ÇALDI?'
Pahalılığı, yolsuzluğu en iyi bilenlersiniz. Hey gidi İstanbul. 2010'da İstanbul Avrupa Kültür Başkenti olmuştu. Yaptığımız reformlarla yapmıştır. Ülkeyi şimdi getirdikleri noktaya bakın. 200 liralık banknotun hikayesini anlatayım. 2009 yılında tedavüle çıktı. Kaç dolar ediyordu, 134 dolar ediyordu. Bugün ne kadar, 10 dolar bile etmiyor. Döviz bürosunda 20,5 oldu. Herkesin cebindeki 200 liranın 134 dolar iken 9 dolara düşüren yani 124 doları kim çaldı? Herkesin cebindeki 200 liradan 124 doları kim çaldı?
'2 YILDA ENFLASYONU TEK HANEYE İNDİRECEĞİZ'
Bu enflasyon tam baş belasıdır. Ekonomiyi kötü yönetirseniz yüksek enflasyona mahkum edersiniz. Türkiye'de kurum kalmadı. Patates soğan diyoruz. Gerisini siz tamamlarsınız. Her şey tek bir kişinin keyfine bağlı, ülkenin ekonomi politikası yok, zır cahillik var. Devlet kadroları bir kişinin oyuncağı oldu. Endişeye mahal yok. Türkiye'yi hızla düzlüğe kavuşturacağız. 2002'de başardık şimdi çok daha iyisini yapacağız. İlk 1 ayda kurumları ayağa kaldıracağız, 6 ayda kriz iklimini sona erdireceğiz, 2 yılda enflasyonu tek haneye indireceğiz.
Merkez Bankası'nın bağımsız ve itibarlı kurum olmasını sağlayacağız. Hızla toparlanacağız, endişeye mahal yok. Türkiye 1'den büyüktür. Güveni nasıl kazanacağız, 8 madde: Yalan yanlış işler yaptırmayacaksın, söz verince tutacaksın, emanete hıyanet etmeyeceksin, adaletle yöneteceksin, ehliyetli kadroları göreve getireceksin, istişareyi elden bırakmayacaksın, şeffaf olacaksın ve son olarak her zaman hesap vermeye hazır olacaksın. Bu 8 maddeyi yerine getirin, korkmayın. İşte o zaman bu ülke çok hızlı bir şekilde yüksek gelir sınıfına ulaşan bir ülke olur.
Bu seçim özünde iki seçenekli referandum. İstanbul, cevabın nedir? Otoriterlik mi demokrasi mi? Keyfilik mi hukuk mu? Baskı mı özgürlük mü? Tek akıl mı ortak akıl mı? Korku mu umut mu? Öfke mi sevgi mi? Kavga mı barış mı? Kriz mi huzur mu? Yoksulluk mu zenginlik mi? Kara kış mı bahar mı? Gelin bu 14 Mayıs'ta annelerimize baharı hediye edelim. Anneler de çocuklarına demokrasiyi hediye etsin."
UYSAL: DÜNÜMÜZÜ ÇALANLARA YARINLARIMIZI ÇALDIRACAK MIYIZ?
Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Ali Babacan'dan sonra beşinci olarak Gültekin Uysal çıktı.
fvdr3hbwyaanxdm.jpeg
Uysal mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Aziz İstanbul, merhaba. Bir büyük güzelliği bu tarihi günde hep beraber yaşıyoruz. Çağlar açmış, çağlar kapatmış İstanbul, bir dönemi kapatmaya, yeni bir dönemi açmaya var mıyız? Adeta tarihi bir günde bu büyük milletin yürüyüşünde de bilesiniz ki bu günler, bu tarihi anlamda olacaktır.
Aziz İstanbul, gençlerimiz, kadınlarımız, yarınlarımızı alın teriyle emeğiyle kazancıyla oluşturmaya çalışan tüm vatandaşlarımız. Bir tarihi kavşağa doğru hep beraber ilerliyoruz. 14 Mayıs 2023 milletin yeniden kaderine hakim olacağı bir gün olacak. Türkiye'yi vazgeçilmez zannedenlere, kendi varlıklarını kaçınılmaz kadere dönüştürmek için Türkiye'yi risklere mahkum edenlere, kaynaklarını bir avuç insana sunanlara karşı elbette 'yeter' diyeceğiz. 14 Mayıs'ı çağın ritmini yakalayacağımız bir gün haline getirmek durumundayız. Bu güne 1 günde gelmedik. Bugün milyonlarca insanımız eğer sefalet içindeyse bunun sorumluluğu elbette yönetenlerdedir.
Cumhuriyette demokrasiye ruhen inanmıyorlar. Demokrasi ve hukuk onların lehine işliyorsa kabulleri, işlemiyorsa değil. Şimdi birileri çıkmış diyor ki 14 Mayıs bir darbe girişimidir. Seçimleri iptal mi edeceksiniz? Bunların düşünceleri ortaya döküldü. Demokrasiye, hukuka, Türkiye'ye dair hiçbir hayalleri yok. 21 yılın sonunda Sayın Erdoğan seçim beyannamesini açıkladı. Mülakatı kaldıracağını taahhüt ediyor. Bozduğu ekonomiyi 2002 şartlarına getirmeyi taahhüt ediyor. İktidarı döneminde çıkan imar aflarını yasaklarını taahhüt ediyor. Geldikleri noktada söz bitmiş, yalanları da bitmiş. Bu ülkenin kaynaklarını resmiyete uydurarak yağmaladılar, haram saltanatı kurdular."
DAVUTOĞLU: SEÇİMLERE DARBE DİYEN BAKAN'A MİLLİ İRADE DERSİ VERİYOR İSTANBUL
Mitingde kürsüye Gültekin Uysal'dan sonra altıncı olarak Ahmet Davutoğlu çıktı.
fvdxyo8xwaq-etl.jpeg
Davutoğlu mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Fatih'in fethiyle çağ açıp çağ kapattığı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'geldikleri gibi gidecekler' diyerek istiklal ateşini yaktığı aziz İstanbul. Hepinizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum. İstanbul, anlayana bir hocadır; ders verir. Bugün İstanbul milli irade dersi veriyor. Seçimlere darbe diyen Bakan'a, toplumu bölerek kardeşi kardeşe düşman kılan söylem kullananlara milli irade dersi veriyor İstanbul.
Bana Millet İttifakı'nın Tarım ve Gıda güvenliği politikalarını anlatmak düştü. İki zihniyeti anlatmaya çalışacağım. Önce toprak. Ondan geldik, ona gideceğiz. Bir zihniyet der ki toprak ranttır, bir zihniyet de der ki toprak bizim dostumuzdur. İşte bakın, toprak bir rant alanıdır diyenler, bundan 3 ay önce deprem bölgesine diktikleri binalarla büyük acılar yaşattılar. Mücadele toprağa bereket diye bakanlarla toprakta rant görenler arasında.
Geçen sene 1 milyon büyükbaş, 1 milyon 300 bin küçükbaşı kaybettik. Neden pahalı et yiyorsunuz, çünkü hayvancılığı öldürdüler. Çünkü bunlar toprakla savaşanlardır. Eski başbakan dedi ki yabancı istilacılara bırakmayacağız. İstanbullular, siz ona 2 kere ders verdiniz. Geçen hafta İzmirliler de ders verdi. Haddini bil haddini. Millet İttifakı yabancıya da toprağı istila edenlere karşı kurulmuştur.
Toprağı rant alanı gören bu zihniyet gidecek, toprağı bereketlendiren çiftçilerimiz geri gelecek. İmar baronları gidecek, milletin efendisi köylü gelecek. İkincisi su. GAP projesi kalktı. Kanal İstanbul'da servet projesi var. Et fiyatı süt fiyatı artarsa tüketici alamıyor, düşerse üretici kar edemiyor. Biri dedi ki biz Togg diyoruz onlar soğan diyor dedi. Tam bir zihniyet fukarası. Biz de şunu diyoruz, hem SİHA hem İHA, hem Togg, hem soğan.
'YİĞİDİ BİR KURU SOĞANA MUHTAÇ EDENLER GİDECEK'
Bu seçim halkla birlikte halkın kaderini paylaşanlarla halkı gıda enflasyonu karşısında ezdirenlerin seçimi olacak. Millet İttifakı'nın iktidarında gıda enflasyonu altında bir zümre olmayacak. Yiğidi bir kuru soğana muhtaç edenler gidecek, Anadolu yiğitleri gelecek. Kanal İstanbulla değil, Anadolu'ya suyla bereket getireceğiz. Lüks yatlara mazotu ÖTV'yi kaldıranlar gidecek, çiftçiye mazotu ücretsiz verenler gelecek. Bunlar kendileri manda yoğurduyla ejder meyvesiyle beslenip, halka soğanları çok görenler.
Yandaş medya kurabilmek için Ziraat Bankası fonlarını kullananlar gidecek, Ziraat Bankası'nı çiftçilere ayıranlar gelecek. Bütün rantiyeye son vereceğiz. Yasaklar gidecek, özgürlükler gelecek. Kutuplaşma gidecek, kucaklaşma gelecek. Yargıya talimat veren hukuk anlatışı gidecek, hak hukuk adalet gelecek. Mülakat gidecek, liyakat gelecek."
AKŞENER: TÜM PSİKİYATRLARI BU ABİLERİ TEDAVİ İÇİN DAVET EDİYORUM
Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Ahmet Davutoğlu'ndan sonra yedinci olarak Meral Akşener çıktı.
fvdbu3xwcaexht6.jpeg
Akşener mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Bir Kemal'e bir Meral'e. Öncelikle bu meydanı doldurduğunuz için sizlere teşekkür ederim. Haklarınızı helal edin. Sayın Kılıçdaroğlu'nu daha fazla beklemeyin diye kısa konuşma yapacağım. 14 Mayıs, burası gösteriyor ki Sayın Kılıçdaroğlu'nun 13. Cumhurbaşkanı olarak seçildiği ve alkışlar içinde Çankaya'ya götürdüğümüz bir akşam olacak. Sizin helal oylarınızla.
Başbakan Meral diyorsunuz ya, oylarınızla olmak istiyorum. Bizim Anadolu'da yaptığımız bütün mitinglerde tek bir şey istiyorum. 1 oy Kemal'e 1 oy Meral'e... Birleşe birleşe kazanıyoruz, ortada bir sorunumuz yok. Her CHP'li aileden sadece tek 1 oy istiyorum. 1 tanecik. Ama biz tüm İyi Partililer, çok çalışıp tüm oylarımızı Kılıçdaroğlu'na şak diye basacağız.
Hayatımda bu kadar rezil bir seçime ilk defa gidiyoruz. Milletine işgalci, darbeci diyen bir dil. Tüm psikiyatrları bu abileri tedavi için davet ediyorum. Cezai ehliyetleri kalmadı.
Yeşildağ ailesinin bir ferdi bir kaset yayınladı. O kasette nasıl hırsızlık yapıldığı anlatılıyor. Antalya Havalimanı, 2007'de işletmesi satışa çıkıyor. Bir firma 5 milyar euro veriyor. Buna karşılık o firmanın dosyasından evrak çalınıyor, yakınlardan birine 3 milyar euroya veriliyor, 1 milyar euro cep ellez ediliyor. Ali Yeşildağ'ın iddiasına göre senin cebine girmiş.Adam çıkıp diyecek ki, 'bu günler daha iyi günlerin bağyan' diyecek. Adamla beni dövüştüreceksiniz. Demin saydıklarım, 3 milyar dolara yapılacaklar 11 milyar dolara yaptırıldı. Bu hesapta cep ellezi ne kadar oldu? Aziz İstanbul, Atatürk'ü hiç sevmiyorlar, Cumhuriyet'ten nefret ediyorlar."