CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanlığı’nın yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını gerekçesiyle 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinliklerine kısıtlama getirmesine sert tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, "Çok açık ve net söylüyorum. Cumhuriyet ile Cumhuriyeti kuranlar ile hesaplaşmak istiyorlar" dedi.
Yeniçağ gazetesi yazarı Orhan Uğuroğlu’na konuşan Kılıçdaroğlu, “Ne yaparlarsa yapsınlar bu millet; cumhuriyeti seviyor, Atatürk'ü seviyor, Kuvây-ı Milliye'nin ne olduğunu biliyor demokrasiyi seviyor,30 Ağustos'un ne kadar değerli olduğunu biliyor, Kurtuluş Savaşının hangi koşullarda verildiğini gayet iyi biliyor, dolayısıyla gerçekleri örtemezsiniz. Kalkacaksınız 30 Ağustos'la ilgili sınırlamalar, yasaklar getireceksiniz sonrada dönüp topluma parlak mesajlar vereceksiniz. 30 Ağustos'u bu millet kutlayacaktır. Belediye başkanlarımız, İl başkanlarımız, vatandaşlarımız buna öncülük yapacaktır.” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, “30 Ağustos, düşmanı Anadolu'nun bağrından söküp denize döküldüğü gündür. 30 Ağustos ve 9 Eylül Milli Kurtuluş Savaşımızın en önemli, en değerli süreçlerinden birisidir. Bize Lozan'da başarıyı perçinlememizin yolunu açmıştır. Biz bunun önemini biliyoruz, bunun önemini bilmeyenler ya da bunu önemsiz kabul edenler, keşke 'Yunan galip gelseydi' diyenlerdir aslında. Biliyorsunuz Sivas Kongresi'nde Tıbbiyeli Hikmet, Mustafa Kemal'e şunları söyledi: ‘Mandayı kabul edemeyiz. Eğer manda fikrini kabul edecek olanlar varsa bunları şiddetle reddeder ve kınarız. Eğer manda fikrini kabul ederseniz sizleri hain ilan ederiz’Dolayısıyla bu iktidarın gittiği yol Türkiye'yi yabancı güçlerin egemenliği altına sokmaktır. Bugün getirdikleri ekonomik politika da bu yolu büyük ölçüde aşmıştır.” düşüncesini dile getirdi.
Kılıçdaroğlu, “Görüşü, inancı, kimliği, yaşam tarzı ne olursa olsun, Milli Kurtuluş Savaşını destekleyen, Türkiye'nin bağımsızlığını destekleyen, Bağımsızlık bizim için olmazsa olmaz diyen herkesin desteği ile yeni bir süreci başlattık. Hedefimiz; Yeniden bağımsız, yeniden güçlü, yeniden dünyada saygınlığı olan bir Türkiye inşa etmektir." ifadesini kullandı.
"Trump, Beyaz Saray'da rahip Brunson'a diyor ki, 'Erdoğan iyidir onun sayesinde serbest kaldın.' Bu olay Türk hukuk sistemi açısından çok acı verici bir tablo değil mi?" sorusuna Kılıçdaroğlu şu yanıtı verdi:
Kendisine 'aptal olma' diyen bir kişiye tepki vermeyen, mektubu götürüp ki makama takdim edilir biliyorsunuz 'Mektubu takdim ettim' diyen kişinin Türkiye Cumhuriyeti devletine bir faydası olmaz. Erdoğan ve çevresi kendi aileleri için çalışıyorlar. Onlar vatandaş için çalışıp mücadele etmiyor. Vatandaşın derdine derman olmuyor.
Siz bu ülkeyi 18 yıl yöneteceksiniz ama saman ithal edeceksiniz. Kars'ın, Ezine'nin peyniri ne oldu da Venezuela'dan sıfır gümrükle peynir ithal ediyorsunuz?
Bunun adı açıkça söylüyorum; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ihanettir. Tarıma çiftçiye ihanettir.
Her şeyi perişan ettiler. Ortada kahraman gibi geziyorlar. Ne yaptılar bu ülkeye 18 yılda?Milletin, devletin borcu arttı mı arttı. Egemen güçlerin taleplerini yerine getirdiler mi getirdiler. Amerika'nın, Trump'ın korkusundan S-400'leri bile aktif edemiyorlar. Bu ne demek? Türkiye'nin bağımsızlığı tehlikede demektir.
2.5 milyar dolar para vereceksiniz bu fakir fukaranın parasından… Oradan diyecekler ki 'Bak senin mal varlığını inceleriz'... Sesini kesip bir köşede oturacaksın. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti devleti dünyanın en pahalı hurdalığına sahip ülke konumundadır. Aktif edemiyor korkuyor. Ne yapacak depoda tutacak. Hurdalıktır o. 2,5 milyar dolar, bu para kimin? Halkın sırtından alınan vergilerden…"