Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin grup toplantısında konuşuyor. Sancar, HDP’ye dönük baskılar, İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesi ile Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi başta olmak üzere, gündeme dair değerlendirmelerde bulunuyor.
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, "Newroz meydanına çıkan milyonlar ve gelemeyen onlar kadar insanımız HDP’nin etrafında kenetlenmiştir siyaset mühendisliği yapanlara, HDP’siz bir Türkiye hayali kuranlara gereken cevabı vermiştir" dedi.
Newroz’un büyük bir coşkuyla geçtiğini belirten Sancar, “Milyonlar meydanlara aktı. İstanbul’dan Ankara’ya, İzmir’den Mersin’e Adana’ya, Kobane'den Amed’e, Mahabat’tan Elîh’e, Hewlêr'den Cizre’ye, Qamişlo’dan Dilok’a uzanan Newroz kutlamaları, özgürlük ve barış mücadelesine inancın ve azmin irade beyanına dönüştü. Newroz’un en önemli mesajı, halkımızın gösterdiği cesaret ve kararlılık olmuştur. Her türlü tehdit ve saldırı karşısında halkımız asla boyun eğmeyeceğini, iradesi ve onuruyla oynanmasına izin vermeyeceğini bütün dünyaya göstermiştir. Hepsine buradan teşekkür ediyoruz” dedi.
‘HALKIMIZIN BU DUYURUSU BİZE EMANETTİR’
Sancar, şöyle devam etti: “Newroz’un gösterdiği bir diğer hakikat halkımızın büyük mücadele vererek, büyük bedeller ödeyerek bugünlere getirdiği demokratik siyaset çizgisinden asla taviz vermeyeceğini göstermiştir. Newroz ateşinin sıcaklığı ve coşkusuyla baharın rengarenk tablosuyla duyurmuştur. Halkımızın bu duyurusu bize emanettir, bu emaneti en güzel şekilde sahipleneceğiz ve direnerek bu gemiyi limana mutlaka ulaştıracağız. Newroz meydanına çıkan milyonlar ve gelemeyen onlar kadar insanımız HDP’nin etrafında kenetlenmiştir siyaset mühendisliği yapanlara, HDP’siz bir Türkiye hayali kuranlara gereken cevabı vermiştir. Milyonlar HDP’yi kapatma girişimlerine, vekilliklerine düşürülmesine, kayyım gaspına demokratik siyasi irademi engelleyemezsiniz beni çiğneyemezsiniz diyerek bunu ilan etmiştir.”
‘DAVA SARAYDA HAZIRLANDI’
Sancar’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
Tüm demokrasi güçlerinin, parlamentonun Newroz'da verilen barış mesajlarını dikkat değerlendirmeli.
Bu ülkede demokratik siyaset yürütmek de bu bedeli göze almadan mümkün değil. Cesaret ve kararlılık gerektir. Demokratik siyasetteki ısrarımızı sonuna kadar devam ettireceğiz. Bu yoldan dönüş yoktur. Bize açılan kapatma davası yargı süsü verilmiş siyasi bir intikam davasından başka bir şey değildir. Hukukla tartışılan bir tarafı yoktur.
Kapatma davasının savcısı iktidarın başıdır, dava bizzat Saray’da hazırlanmıştır.
‘ÜLKEYİ UÇURUMA SÜRÜKLÜYORSUNUZ’
HDP, kurulduğu günden beri fiili olarak kapatılmak amacıyla zulmü uygulamalarıyla karşı karşıya kalmıştır. Bu iktidar yalanlarla toplumun hafızasını bastırmak istiyor. O nedenle örneklerin bir kısmını yeniden hatırlamak gerekiyor. Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, pek çok milletvekili arkadaşımız, binlerce yöneticimiz, üyemiz, belediye eş başkanımız tutuklandı. Hâlâ siyasi rehine olarak cezaevinde bulunuyorlar.
Vekillikler düşürüldü, halkımızın binbir emekle kazandığı belediyeler gasp edildi, medyada bize karşı akılalmaz bir ambargo uygulandı, nefret söylemi kullandı, iftira yürütüldü. Ne oldu peki? Her saldırı dalgasından daha çok büyüyerek, demokratik olmayan seçim yarışlarından bile yüzümüzün akıyla çıktık.
HDP bir bina mıdır sadece, dükkân mıdır, ne sanıyorsunuz siz? HDP meydanlardaki milyonlardır. HDP’yi kapatamazsınız. Karanlık bir yola girdiniz, ülkeyi uçuruma sürüklüyorsunuz.
Sizi durduracağız, kaybedeceksiniz. Bu dava iktidarın tükendiğinin de itirafıdır."