- HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararına ilişkin Danıştay'ın verdiği karara tepki gösterdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın HDP'nin Hazine yardımına tedbiren bloke konulması başvurusunun hukuka aykırı olduğunu ve Anayasa Mahkemesi'ne baskı olduğunu söyleyen Buldan, HDP Hukuk Komisyonu'nun da başvuru yapacağını açıkladı. Seçime hazır olduklarını söyleyen Buldan, "Ant olsun ki sizi göndereceğiz" dedi.
'HDP GELİYOR, HAZİRAN GELİYOR, KADINLAR GELİYOR'
RELATED VİDEO
Partisinin Meclis grubu toplantısında konuşan Buldan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Danıştay, dün biliyorsunuz bir karar alarak, tek adamın sözleşmeden çekilme kararını hukuka uygun buldu. Hukuksuz kararın uygun bulunduğu bu hukuku, daha doğrusu hukuksuzluğu biz kadınlar iyi biliyoruz. Bu hukuk kadınların değil, erkek düzenin hukukudur. Bu nedenle bu karar kadınlar nezdinde yok hükmündedir. İstanbul Sözleşmesi’nden asla vazgeçmeyeceğiz ve sözleşmenin yeniden uygulanması için mücadelemizden biran bile geri durmayacağız. İstanbul’u nasıl kazandıysak, İstanbul Sözleşmesi’ni de bir kez buraya yazıyoruz. Biliyorsunuz, AKP’nin dört korkusu var. HDP’den, kadınlardan, İstanbul ve Haziran’dan korkan bir AKP var. Korkmaya devam etsinler. Çünkü HDP geliyor, Haziran geliyor, kadınlar geliyor. İstanbul iradesine sahip çıkmaya başlayacak. Bir kadın partisi olan HDP biliyor ki Türkiye’yi faşizme dayanan tek adam rejiminin karanlığından çıkaracak güç, kadın gücüdür. Bu güce dayanıyoruz ve biz bu güce yürekten inanıyoruz. Bu muhteşem gücün kadınları buradan sevgiyle saygıyla selamlıyorum ve 2023 yılı biz kadınların olacak.
Tutum Belgemiz önemini korumaya devam ediyor. İktidarın tüm sıkıştırmasına karşın muhalefet alanını büyüttük ve toplumsallaştırdık. Barıştan, özgürlükten yana bir yol inşa etmeyi başardı. Aday tartışmalarını kişiden çok demokratik zemine çekmeyi kendisine bir yol edindi. Emek ve Özgürlük İttifakı tam da bu aralıkta bir kez daha halklara umut oldu.
'BU SALDIRILAR AKP-MHP İKİLİSİNİN SEÇİM ÇALIŞMALARIDIR'
HDP bu ülkenin iki egemen kutup arasına sıkışan tüm kesimlerine umut olmayı bir kez daha başardı. HDP her gün yeni bir saldırı dalgasıyla karşı karşıyadır. HDP'nin bileşeni olan DBP Eş Genel Başkanı ve Diyarbakır İl Başkanı tutuklandı. Buradan kucak dolusu selamlarımızı gönderiyorum.
Bu saldırılar aynı zamanda AKP-MHP ikilisinin seçim çalışmasıdır. Tarihten ders çıkaramayanlara bir kez daha hatırlatmak isterim. Kürtlerin dahil olmadığı bir denklemi asla hayata geçiremeyeceksiniz. Bu iktidarın Kürt düşmanlığını küresel bir siyaset haline dönüştürmeye çalıştığını da biliyor ve görüyoruz.
'KÜRTLERİN İRADESİNİ ASLA TASFİYE EDEMEYECEKSİNİZ'
En son Paris'te Ahmet Kaya Kültür Merkezi'ne yapılan saldırı da bu iklimin bir devamıdır. Tıpkı 9 Ocak Paris katliamı gibi. Yaşamını yitirenleri bir kez daha sevgiyle ve saygıyla anmak istiyorum. Dünyanın neresinde olursa olsun Kürtlerini iradesini teslim alamayacaksınız, asla tasfiye edemeyeceksiniz. Kürtlerin iradesi, Ankara'da da Amed'de de, Paris'te de Rojava'da da birdir. Bu katliamı tüm boyutlarıyla ortaya çıkarmak Fransız devletinin sorumluluğundadır.
Kürt düşmanlığıyla, siyasi operasyonlarla, kumpas davalarıyla, darbe politikasıyla siyaseti ve geleceği şekillendiremeyeceklerinin altını çizmek istiyorum. Bugünü de yarınları da şekillendirecek asıl güç bizlerin asla yılmadan sürdürdüğümüz demokratik siyaset mücadelesidir, barış mücadelesidir. Direnenler, mücadele edenler, bedel ödeyenler tarihi belirler. Geleceği belirler. Kürtler de tarihi belirleyecek ve geleceği de belirleyecek onurlu bir halktır. Kumpas ve kapatma davalarıyla, siyasi operasyonlarla HDP’yi engelleyerek, kendisine siyasi zafer çıkaracağını sanan iktidar bloğu iyi bilsin ki, HDP’den size zafer çıkmaz. HDP’den, HDP’nin zaferi çıkar, demokrasiyle ve barışla buluşmak isteyen halklarımızın zaferi çıkar ve çıkacaktır da.
'BAŞSAVCININ BAŞVURUSU KAMPANYANIN DEVAMI'
Bir hususun altını çizmek istiyorum. Yargıtay Başsavcılığı HDP'ye yapılacak Hazine yardımına tedbir konulması için başvuru yaptı. Partimiz hakkındaki kapatma davası da aynı siyasi kampanyayla açılmıştı. Yargıtay Başsavcısının hesaplarının bloke edilmesi başvurusu da aynı kampanyanın bir devamı olup AYM'yi baskı altında tutmaya yönelik bir girişimdir. AYM'nin hukuki temeli olan bu başvuruyu bir an önce reddetmesi gerektiğin ide ifade etmek istiyorum. Hukuk komisyonumuz da bugün AYM'ye gerekli başvuruda bulunacak ve kamuoyuna gerekli açıklamaları yapacaktır.
'NE BU DÜZENE NE RESTORASYONCULARA MECBURUZ'
Seçimlere hazır olduğumuzu da buradan bir kez daha belirtmek istiyorum. Tarih ne olursa olsun, nisan olsun, mayıs olsun, haziran olsun, Türkiye halkları seçime hazırdır, HDP seçime hazırdır ve o günün gelmesini iple çekiyor. Çünkü sizin miadınız çoktan doldu. Gideceksiniz. Ant olsun ki sizi biz göndereceğiz. HDP gönderecek. Sizin bıraktığınız enkazı da kötünün iyisine bırakma gibi bir lüksümüzün olmadığını ve olmayacağını da özellikle ifade etmek isterim. Toplum ne bu adaletsizlik düzenine ne de restorasyonculara mecbur ve mahkumdur. Üçüncü yolu temsil eden partimiz alternatifin adıdır, umudun adıdır. Bu umudu bundan sonra da Emek ve Demokrasi İttifakı ile Türk ve Kürtlerin kardeşliği üzerinden ama aynı zamanda Kürt ittifakıyla büyütmeye, halklara, kadınlara, gençlere, inanç gruplarına, işçilere, emekçilere, her kesimden ötekileştirilenlere ses olmaya, mücadele çatısı olmaya devam edeceğiz."