Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) kayıtlı prim ödeyen aktif sigortalı sayısı 2024 sonunda 25 milyon 675 bin 705 kişi olurken kurumdan yaşlılık, malullük, dul-yetim, ölüm aylığı vb. alanların sayısı 16 milyon 602 bin kişiye ulaştı. SGK’nın 2024 Aralık yılsonu verilerine göre bunların 12 milyon 28 bin kişisi yaşlılık aylığı alan düz emekliler. Kalanlar ise dul ve yetim, malullük, ölüm, iş göremezlik, vazife malullüğü aylığı alanlardan oluşuyor. Bu tabloyla 2023 sonunda 1,66 olan SGK’nın aktif/pasif dengesi 2024 sonunda 1,61’e indi. Hazineden kaynak transferi olmaksızın ayakta duramaz haldeki SGK’nın içinde bulunduğu kritik tablo daha vahim bir hale geldi.

ILO STANDARTLARINA GÖRE SGK İFLASIN EŞİĞİNDE

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) standartlarına göre sosyal güvenlik sisteminin sağlıklı işlemesi, aktüeryal dengenin emeklilerin refahını sağlayacak maaşlarla sürdürülebilir olması için 1/4 olması gereken aktif/pasif dengesi, SGK verilerine göre 2024 sonunda 1,61 seviyesine geriledi. ILO standartları uyarınca prim ödeyen 4 aktif çalışanın 1 emekliyi finanse etmesi gerekirken Türkiye’de geçen yılsonunda 1 çalışan 1,61 emekliyi finanse ediyor. Dolayısıyla sosyal güvenlik sisteminin maaş ödemeleri, sağlık harcamaları açısından riskli bir noktada bulunduğunu gösteren bu tablo hazine üzerindeki yükü daha da ağırlaştırarak tehlikeli bir boyuta taşıyor. 2022 sonunda 2,01 düzeyindeki aktif/pasif dengesinin iki yılda sert biçimde değişmesindeki en büyük etken 2023 Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimi öncesinde EYT’lilere getirilen emeklilik imkanı oldu. Bu düzenleme sonrası SGK’dan aylık bağlanan yeni emekli sayısı 2 yılda 2 milyon 741 bin kişi arttı.

Emekli Para-1

‘SÜPER EMEKLİ’LERE SÜPER MAĞDURİYET

Farklı iktidarlar döneminde siyasi vaatlerle yap-boza çevrilen sosyal güvenlik ve emeklilik sistemi, emekliler arasındaki maaş ve sosyal haklara ilişkin büyük farklılıklar, dev boyutlara varan maaş uçurumları ile içinden çıkılamaz kaosa sürüklenmiş durumda. Anavatan Partisi (ANAP) iktidarı döneminde ‘Avrupalı gibi yüksek emekli maaşı’ vaadiyle uygulamaya konulan ‘Süper Emeklilik’ sistemiyle SGK milyonlarca kişiden yüklü tutarlarda toplu ve peşin prim ödemesi aldı. Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından eşitlik ilkesine aykırılık nedeniyle iptal edilen bu düzenlemeden dolayı milyonlarca ‘süper emekli mağduru’ yaratılırken, bu kişiler diğer SGK’lıların maaşı kendileriyle aynı düzeye gelene kadar yıllarca maaş zamlarından yararlandırılmadı.

Öcalan’dan DEM Partili Milletvekillerine: "Barışı Halkla Paylaşın" Öcalan’dan DEM Partili Milletvekillerine: "Barışı Halkla Paylaşın"

VEKİLLERE ‘KIYAK’ EMEKLİLİK

ANAP döneminde başlatılan ve sonrasında iktidar-muhalefet partilerinin birlikte hareketiyle sürdürülen bir başka düzenleme ise kamuoyunda ‘Kıyak Emeklilik’ olarak adlandırılan milletvekillerine 2 yılda emeklilik hakkı oldu. Seçildikleri yasama döneminde 2 yıl görev yapan milletvekillerinin emeklilik hakkı kazanmasını hem vekil hem emekli aylığı almasını sağlayan bu düzenleme, AYM tarafından defalarca iptal edilmesine rağmen her iktidar değişikliğinde TBMM’de iktidar-muhalefet iş birliğiyle yeniden çıkartıldı. Halen kalıcı hale gelen uygulamayla 2 yılda emekli olan milletvekilleri diğer SGK’lılardan kat kat fazla emekli aylığı alırken yeniden seçilmeleri halinde iki maaş birden almaya devam ediyor.

Emekli Maaslari Dusecek-1

KEMAL DERVİŞ MAĞDURU 2000 SONRASI EMEKLİLER

Üçlü koalisyon hükümeti döneminde Kemal Derviş’in ABD’den bakan olarak gelmesiyle yapılan IMF anlaşması ve yürürlüğe konulan yapısal reformlar, Güçlendirilmiş Ekonomiye Geçiş Programı kapsamında hayata geçirilen yasa değişiklikleriyle çalışma ve prim ödeme gün sayıları ve maaş bağlama oranları artırılırken, kadınlar ve erkekler için emeklilik yaşı kademeli olarak yükseltildi. Prim gün sayısını tamamlayıp emeklilik hakkı elde edenler emekli aylığı almaksızın yaş sınırını beklemek zorunda kaldı. Böylece SGK’nın aktüeryal dengesi güçlendirilirken aktif/pasif dengesi ILO standartlarına yaklaşarak 3-3,5 düzeyine kadar yükseldi. Ancak bu düzenleme sistemde EYT’liler sorununun da başlangıcı oldu. 2000 öncesi ve sonrası emekliler arasında oluşan büyük maaş farklılıklarıyla gündemden düşmeyen ‘intibak sorunu’ yıllardır kanayan yaraya dönüştü.

2008 SONRASI EMEKLİLER AKP MAĞDURU

AKP iktidarı döneminde 2008 yılındaki ekonomik krizin etkisiyle o dönemdeki adıyla SSK’nın aktüeryal dengeleri yeniden sarsıntı geçirince radikal bir yasa değişikliğine gidildi. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı, işçi-memur ve esnaf-çiftçi sosyal güvenlik kurumları SGK adı altında tek çatıda birleştirildi. Emekli aylık bağlama oranları yüzde 75-80’lerden yüzde 50’ye düşürüldü. O döneme kadar emekli ikramiyesi ile daire, otomobil alınabilirken, SSK’nın finansman ve faizsiz kaynak desteğiyle işçi emeklileri için büyük şehirlerde konut siteleri (Ankara’da Türk-İş Blokları, Balgat 100’üncü yıl İşçi Blokları vb.) inşa edilirken 2008 düzenlemeleri sonrası emeklilerin sefalet, yoksullaşma süreci hızlandı.

Atm Para Çekme

EMEKLİLİK, 5 BİN TL’YE VARAN MAAŞ UÇURUMU...

Halen sosyal güvenlik sisteminin içine düşürüldüğü darboğaz derinleşerek devam ediyor. SGK çatısı altında olmalarına rağmen 4/a, 4/b, 4/c adı altında işçi, memur ve Bağ-Kur emeklileri farklı maaş, prim ödeme ve aylık bağlama rejimlerine tabi. İşçi statüsündekiler 7500 işgünü prim ödeyerek emeklilik hakkı kazanırken, esnaf ve tarım Bağ-Kur’lu için prim gün sayısı 9 bin. 4/c statüsündeki memur emeklilerinin en düşük emekli aylığı bu yılbaşında yapılan zamla 19 bin 450 TL olurken, 4/a statüsündeki işçi emeklileri için her yıl yasayla belirlenen en düşük emekli aylığı bu yıl 14 bin 460 TL oldu. En düşük memur ve işçi emekli aylıkları arasında yaklaşık 5 bin TL fark söz konusu. Emekliliğe yakın son dönemde tavandan prim ödeyerek emekli olan SGK’lılar arasında 35-45 bin TL’ye varan emekli aylığı alanlar mevcut. Sistem dosya bazlı işlediği için SGK’dan ölüm aylığı alan dul ve yetimler için ölüm aylığı bağlama oranları yüzde 35-50 arasında değişiyor. 14 bin 460 TL’lik en düşük aylık tutarı hak sahibi dul ve yetimler arasında paylaştırılıyor. Milyonlarca dul ve yetimin aylığı 10 bin TL’nin de altında.

SOSYAL GÜVENLİĞE ÖZELLEŞTİRME PLANI; TES

Şimdi sosyal güvenlik reformu adı altında Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) modelinin bu yılın ikinci yarısında hayata geçirilmesi gündemde. Çalışanlardan SGK’ya ödedikleri prim dışında ikinci bir prim tahsilatı ile işveren ve devlet katkısını da içeren TES, IMF baskısıyla başta Şili olmak üzere Arjantin, Brezilya vb. ülkelerde yürürlüğe konulan ve sosyal güvenlik sisteminin özelleştirilmesini hedefleyen modelin Türkiye versiyonu. Sağlık giderlerinin SGK tarafından karşılanmasını öngören sosyal güvence sisteminde ‘katkı payı’ ve ‘Tamamlayıcı Sağlık Sigortası-TSS’ uygulamalarıyla adım adım özelleştirmeye giden AKP hükümetleri şimdi de TES projesiyle 2024 sonu verilerinin iflasa işaret ettiği SGK’ya alternatif olarak sosyal güvenlik sistemini de özelleştirmeyi öngörüyor.

Kaynak: ANKA