Ulusal Süt Konseyi Yönetim Kurulu'nun 17 Aralık’ta duyurduğu, 1 Ocak itibarıyla çiğ sütte tavsiye fiyatının yüzde 17,1 artırılarak 14,65’den 17,15 liraya çıkarılması hayvancılar tarafından sevinçle değil tepkiyle karşılandı. Ocak’ta gelecek zam için süt üreticileri, “Yaptıkları ve yapacakları zamlar bizi kurtarmaz. Üreticinin isteği, yem, nakliyat, ilaç, veteriner, elektrik fiyatlarının düşürülmesi” dedi.
BİZ ÜRETİYORUZ, BAŞKASI KAZANIYOR
Muş Varto’nun Güzelkent köyünde hayvancılık yapan köy muhtarı Veli Kaya, üreticinin artık süt üretmek istemediğini hatta süt üreten hayvanlarını bakamadıklarından dolayı kesime göndermek zorunda kaldıklarını belirtti.
Üreticinin, sütü piyasa fiyatının çok altına sattığını aktaran Kaya, “Yapılan zam bizi asla tatmin etmiyor. Biz üreticiler girdilerden dolayı sütü satma taraftarı değiliz. Biz 14 liraya satıyoruz, marketlerde en ucuz süt 45 TL. Bu durumda biz üretiyoruz fabrikalar ve satış mağazaları kazanmış oluyor. Yem fiyatlarına iki ayda bir neredeyse yüzde 50 zam geliyor. Süte ise yüzde 17. Bu zamdan bizim hiçbir kazancımız olmayacak, yine fabrikalar ve mağazalar kazanmış olacak. Bizimse yalnızca maliyetimiz artmış olacak” diye konuştu.
“Keşke hiç zam yapmasalardı” diyen Kaya, “Bu zam keşke hiç gündeme gelmeseydi. Bu zammın bize kârı olmaktan çok zararı olacak. Yemciler ve nakliyecilere yüzde 50 zam yapacaklarsa şimdi kesin 100’de 100 yaparlar.”
FABRİKALAR FİYAT KIRIYOR
CHP Tarım ve Ormancılık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, Ulusal Süt Konseyi’nin çiğ süte yaptığı zamla ilgili “Fabrikaların sütü kaç liradan alacağı belli değil. Tavsiye fiyat 17,15 ancak şu an 14,65 TL olan sütü fabrikalar 11-13 lira aralığında alıyor. Şimdi zam yaptılar ancak çiftçi 17 liraya satamaz, satsa bile ocak ayında sattığı sütün parasını şubat ayından sonra alıyorlar. Peynir, süt tozu gibi üretim yapan hiçbir firma mümkün değil 17 liradan süt almaz, maksimum 15 lira olur” dedi. Adem, iktidarın tarım ve çiftçilik politikalarını eleştirerek “İktidarın Tarım ve Orman Bakanı anlatıyor, hayvan varlığı sayısının arttığından ama ithal edilen hayvan sayısından ve milyar dolarların harcandığından söz etmiyor. Desteklemeden bahsediyor ama tarıma destek olarak yaklaşık 600 milyar verilmesi gerekirken 135 milyar destek verileceğini söylüyor 2025’te. Tarım Kooperatiflerin batacağından bahsetmiyor. Tarım ve Orman Bakanı yönetmesi geren kurumu yönetemiyor. Böyle giderse tüm ürünlerimizi ithal ediyor hâle geleceğiz” ifadelerini kullandı.
SÜT İNEKLERİ MECBUREN KESİLİYOR
Tarsus Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı ve Ziraat Mühendisi olan Mustafa Teke, 17 yıldır hayvancılık yaptığını ve sağımhane işlettiğini ancak hayvancılıkta istikrarlı bir yol haritası olmaması sebebiyle mağdur olduğunu belirtti. Teke, “Ulusal Süt Konseyi neredeyse 1 yıldır çiğ süte zam yapmıyor ama yem fiyatlarına, veteriner hizmetlerine zam üstüne zam geliyor. Hayvanlarımı büyüttüm ve süt verecek hâle getirdim şimdi ise çalışanım veteriner çağırmak istediğinde ‘Hayır kesime gönder’ demek zorunda kalıyorum. Ben bunu kendi isteğimle yapmıyorum bizi getirdikleri durum bu” diye konuştu.
Hayvancılık yapmanın 'akıllıca olmadığını' söyleyen Teke, “Zam gelmiş olabilir ama sanayicilerin bunu uygulamayacağından eminim. Şu an bile 15 liraya süt sattığım firma, kestiği faturaya 'Sütüm kalite kontrolüne uymadığı için 1 TL iskonto uyguluyoruz' notu attırıyor. Hem düşük fiyata süt satıyorum hem de kendi ürettiğim sütü kötülemiş oluyorum fakat sütümü satmak için bunu zorunlu olarak yapıyorum” diye ekledi.