TBMM Genel Kurulunda, en düşük emekli aylığının 12 bin 500 liraya yükseltilmesini de içeren Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmeleri devam ediyor.
İlk 7 maddesi kabul edilen teklifle, Danıştayın iptal kararı doğrultusunda Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da değişikliğe gidildi.
Buna göre, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na tabi kamu idareleri ile bu idarelere bağlı döner sermaye işletmelerince, mahkeme kararları ve icra dairelerinin ödeme veya icra emirleri üzerine yapılacak ödemelerde de "borcu yoktur" belgesi aranılması yönünde Hazine ve Maliye Bakanına yetki verilecek.
Gelir Vergisi Kanunu'nda yapılan değişiklikle, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca belirlenen kriterlere göre teknogirişim şirketi niteliğini haiz işverenlerce hizmet erbabına bedelsiz veya indirimli olarak verilen ve ücret niteliğinde kabul edilen pay senetlerinin, verildiği tarihteki rayiç değerinin o yıldaki bir yıllık brüt ücret tutarını aşmayan kısmı gelir vergisinden istisna tutulacak.
Hizmet erbabı tarafından bu şekilde iktisap edilen pay senetlerinin iktisap tarihinden itibaren 3 tam yıl içerisinde elden çıkarılması halinde istisna edilen verginin tamamının 4 ila 6 yıl içerisinde elden çıkarılması halinde istisna edilen verginin yüzde 75'i, 7 ila 12 yıl içerisinde elden çıkarılması halinde istisna edilen verginin yüzde 25'i, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle işverenden tahsil edilecek. Bu şekilde istisna nedeniyle zamanında alınmayan vergilere ilişkin zaman aşımı süresi, hizmet erbabına bedelsiz veya indirimli olarak verilen pay senetlerinin hizmet erbabı tarafından elden çıkarıldığı tarihi takip eden takvim yılı başından itibaren başlayacak. Bu hükmün uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkili olacak.
ÖZEL USULSÜZLÜK CEZALARI
Vergi Usul Kanunu'nda yapılan değişiklikle tahsilat ve ödemelerin tevsik zorunluluğuna ilişkin yetkinin kapsamı, kayıt dışı ekonomiyle mücadele amacıyla genişletilecek.
Hazine ve Maliye Bakanlığının elektronik ticaretin yanı sıra internet dahil olmak üzere her türlü dijital ortamın reklam, ilan, satış ve kiralama gibi iktisadi ve ticari amaçlarla kullanıldığı hallerde vergi güvenliğini sağlaması amaçlanıyor. Buna göre, elektronik ticaret hizmet sağlayıcılar, başkalarına ait iktisadi ve ticari faaliyetlerin yapılmasına ortam sağlayan gerçek ve tüzel kişi aracı hizmet sağlayıcılar ile elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcıların yanı sıra erişim, içerik, yer ve sosyal ağ sağlayıcılara, iktisadi ve ticari faaliyetlerine ilişkin bildirim verme yükümlülüğü getirilecek. Düzenlemeyle başkalarına ait iktisadi ve ticari faaliyetlerin yapılmasına ilişkin bildirime konu bilgilerle içerik sağlayıcılar tarafından üretilen veya sağlanan bilgilerin, aracı hizmet, elektronik ticaret aracı hizmet, erişim, yer veya sosyal ağ sağlayıcılar tarafından alınması zorunlu olacak.
Teklife göre kıymetli madenler borsasında işlem gören kıymetli madenlerin değerleme işlemlerinde, değerleme ölçüsü olarak borsa rayici kullanılabilecek.
Kıymetli madenlere dayalı olarak açılan mevduat hesapları ile kredi hesaplarından kaynaklı alacak ve borçların değerleme günü kıymetine ircasına ilişkin olarak mevcut uygulamadaki gibi Kanun'un "yabancı paralar", "alacaklar" ve "borçlar" başlıklı hükümleri geçerli olacak.
KOMİSYON BAŞKANI MUŞ MİLLETVEKİLLERİNİN SORULARINI YANITLADI
Öte yandan Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ve AK Parti Samsun Milletvekili Muş, kanun teklifinin birinci bölümünün tümü üzerindeki görüşmelerin ardından milletvekillerinin soru ve eleştirilerine cevap verdi.
Deprem bölgesine yönelik vergi affı getirilmesi ve diğer ödemelerin ötelenmesine yönelik bir çalışmanın olup olmadığına yönelik soru üzerine Muş, Komisyonun bu alanda bir yetkisi olmadığını, konunun hükümetin uhdesinde olduğunu söyledi.
Muş, "Hükümet yetkililerinden aldığım bilgi, bir uzatmaya gitmeyecekleri yönünde. Deprem bir mücbir sebep ilan etme halidir ancak depremin etkilerinin ortadan kalkmasıyla beraber mücbir sebebin ortadan kalktığını, beyannamenin verilebildiğini, belge ve kaydın tutulabildiği dile getiriliyor. Dolayısıyla şu an itibarıyla bir uzatma söz konusu değil ama sonrasıyla alakalı yapılacak başka bir değerlendirmede hükümetin farklı bir kararı olur mu, onu bilemiyorum. Şu an hükümetin gündeminde olmadığını ifade edebilirim." diye konuştu.
"2024 yılı için usulsüzlük cezalarından birinci derece usulsüzlük, ikinci derece usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarından ne kadarı tahsil edildi?" sorusuna üzerine de Muş, "2024 yılının ilk altı ayında 851 bin 293 mükellefe 6,2 milyar lira özel usulsüzlük ve usulsüzlük cezası kesilmiştir. Bu tutarın 1,7 milyar lirası itiraz edilmeden tahakkuk etmiş ve 468 milyon lirası aynı dönemde tahsil edilmiştir. Kesilen ceza tutarının 4,5 milyar lirası ihtilaflı olup henüz kesinleşmemiştir. 2024 yılının ilk altı ayında genel bütçe geliri olarak tahsil edilen usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları toplam tutarı ise 1 milyar 217 milyon Türk lirasıdır." bilgisini paylaştı.