Yenidoğan bebekleri SGK’dan ve ailelerinden para almak için ölüme sürükleyen çeteye ilişkin soruşturma sürerken, iddianameye yansıyan yeni detaylar ortaya çıktı. Örgüt üyelerinin faaliyet gösterdiği hastanelere yapılan eşzamanlı denetimler çete üyeleri arasında anlaşmazlığa yol açarken, iddianamede yer alan telefon görüşmelerine göre denetimdeki usulsüzlükler siyasi bağlantılar kullanılarak kapatılmaya çalışıldı.

YENİDOĞAN ÇETESİ DENETİM SONRASI BİRBİRİNE DÜŞMÜŞ: SENİN YANINA KALMAYACAK!

Soruşturma kapsamında ruhsatı iptal edilen Özel Güney Hastanesi’nin sahibi Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu ile çete lideri Fırat Sarı’nın hastane denetimlerine ilişkin tartışmaları iddianamede yer aldı. Denetimden, iş yapmayı sonlandırdığı için Sarı’yı sorumlu tutan Yurtoğlu, “Güzel şikâyet etmişsin. Bu senin yanına kalmayacak” diyor.

whatsapp-image-2024-10-24-at-19-20-16.jpeg

Dosyada da yer alan ‘Kaya’ bebeğin şüpheli şekilde öldüğü gecenin sabahında denetime girmelerinin tesadüf olmadığını, bebeğin ex olduğu gece Büyükçekmece savcısının hastaneye geldiğini belirten Yurtoğlu görüşmede, “Olağanüstü denetimden geçtim ben. 500 gram bebek, zaten ex olacaktı. Savcılığa kim bildirdi. Büyükçekmece savcısı bebeğin gece dörtte öldüğünü nerden biliyor, ne işi var benim hastanemde. Savcılık sağlık müdürlüğüne bildiri yaptı, adamlar geldi gece dörtte ex olan bebeğin dosyasını istiyorlar. Sen değilsen ekibinden biri yapmıştır” ifadelerine yer veriyor.

Sağlıklı Dişlerle Genç Kalın: Diş Tedavileri Yaşlanmayı Nasıl Geciktirir? Sağlıklı Dişlerle Genç Kalın: Diş Tedavileri Yaşlanmayı Nasıl Geciktirir?

‘HEM HIRSIZLIK YAPILIYOR HEM BEN ZARARA SOKULUYORUM’

Yurtoğlu iddianameye yansıyan görüşmede çeteyle ilişkisine yönelik ve hastanesinin yenidoğan yoğun bakımı hakkında şu itiraflarda bulunuyor:

“Bebek yoğun bakımını depoya çevirdiniz ne bir karıştırıcı var ne bir şey var. Burayı nasıl işlettiniz? Hem hırsızlık yapılıyor hem ben zarara sokuluyorum. Ben kendim işleteceğim dediğimde de böyle şeylerle karşılaşıyorum. Sen ve İlker burayı kaybetmenin acısını böyle çıkaracağınızı zannediyorsunuz; ama ben bu dosyaları oluşturup bütün gittiğiniz hastanelere götüreceğim.”

‘KİRALAMADIM DEDİ, TELEFON KAYITLARI YALANLADI’

Diğer yandan Yurtoğlu, iddianameye yansıyan ifadesinde Fırat Sarı isimli şahsa hastanenin herhangi bir bölümünü kiralamadığını, hekim sıkıntısı çekildiği için kendilerinden hizmet satın aldıklarını, buna ilişkin de makbuz kestiklerini kaydediyor. Ancak iddianameye yansıyan telefon görüşmeleri Yurtoğlu’nu yalanlıyor. Nitekim görüşmelerde hastanedeki usulsüzlüklerden haberdar olduğu ancak herhangi bir işlem ve tedbir almadığı görülüyor.

‘SİYASİ KANATTAN HALLEDECEĞİZ: ‘AKP YA DA MHP İLÇE BAŞKANINI YANINA ALIP GİDECEK’

Yine söz konusu denetime ilişkin Özel Güney Hastanesi Başhekimi Ali Dirik ile çete yöneticisi Gıyasettin Mert Özdemir arasında geçen görüşme de iddianamede yer alıyor.
Ali Dirik çete yöneticisi Gıyasettin Mert Özdemir’i arayarak Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu’nun olayın üzerini kapatmak için savcıyla görüşme ayarladığından bahsediyor.
Hem savcılık hem de il sağlık müdürlüğü aracılığıyla siyasi bağlantıların kullanılarak olayın bastırılıp kapatılacağını anlatan Dirik telefon görüşmesinde Yurtoğlu için, “Savcıyla görüşecek. Bir de buranın MHP ilçe başkanını ya da AK Parti İlçe başkanını alıp müdürlüğe gidecek, aramızda kalsın. Siyasi kanattan halledeceğiz. Bir şey çıkmayacak ama konuyu orda bastırıp kapatacağız” diyor.

whatsapp-image-2024-10-24-at-19-16-48-1.jpeg

whatsapp-image-2024-10-24-at-19-16-48.jpeg

‘NE DOKTOR GELMİŞ NE SORUMLU’: ‘KAYA BEBEĞE HİÇBİR TEDAVİ UYGULAMAMIŞLAR’

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca düzenlenen iddianamede, Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan müfettiş raporu da yer aldı. Raporda Özel Güney Hastanesi’nde 28 haftalık 500 gram doğan ‘Kaya’ bebeğin öldüğü gece hastanede yenidoğan hemşiresi bile olmadığı, sadece bir hemşire yardımcısının bulunduğuna dikkat çekildi. Yurtoğlu ise ifadesinde Kaya bebeğin hastanesinde ölmesine ilişkin ise şunları anlatıyor:

“Gereken her şeyin yapılmasına rağmen kurtulamadı. Gece bebek iyice kötüleşince gece yarısı geçtikten sonra Doktor Hilda hanım gelerek gereken müdahaleyi yaptı ancak bebeğin yaşaması doktorların söylemine göre tıbben mümkün olmadığından bebek ex oldu, sabah aileye haber verildi.”

Oysa çete üyelerinin iddianameye yansıyan görüşmeleri Yurtoğlu’nun ifadesini boşa düşürüyor. Öyle ki çete üyesi şüpheliler arasında geçen konuşmalarda söz konusu hastanede neonatolog (gebelik, doğum ve sonrasındaki bir aylık süreçte bebeğin sağlığı ile ilgilenen tıbbi birim) olmadığı, dolayısıyla 28 haftalık bebek almalarının yasak olduğu, hastaya hiçbir tıbbi müdahalenin yapılmadığı ifadeleri yer alıyor. Çete üyesi hemşire Hakan Doğukan Taşçı, çete lideri Fırat Sarı ile yaptığı telefon görüşmesinde, “Neonatolog yok biliyorsunuz Güneyde, yirmi sekiz hafta bebek almaları yasak ama yirmi sekiz hafta bebek alıyorlar” diyor. Taşçı, yine başka bir görüşmede “Çocuk gözümün önünde öldü, hiçbir şey yapmamışlar. Oraya bıraktıkları adam 7-8 aylık eleman. Çocuk orada geberiyor. Senin doktorun gelmiyor, sorumlun gelmiyor. Çocuk saatlerce can çekişiyor. Gizlice gidip girdim hastaneye. Müdahale ettim ama çocuk gözümün önünde öldü” ifadelerine yer veriyor.