Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu 108 kişinin yargılandığı ‘Kobane davası’ Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yarın başlayacak. Davanın avukatlarından Kenan Maçoğlu, 324 klasör ve 3 bin 530 sayfadan oluşan iddianame için “Hukuken bir karşılığı yok. Zorlama bir iddianame. Hukuki bir metin olarak değerlendirmiyoruz. Bir araya toplanmış bir kısım haberlerin bir araya getirilmesi” değerlendirmesinde bulundu.
Çözüm süreci döneminde IŞİD’in Kobane’ye saldırısının ardından Türkiye’de 6-8 Ekim 2014 tarihleri arasında düzenlenen eylemlere ilişkin eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu 28’i tutuklu 108 kişi hakkındaki 324 klasör ve 3 bin 530 sayfadan oluşan iddianamedeki suçlamalara ilişkin yargılama yarın başlayacak. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçlarını Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianamede aralarında Demirtaş'ın da olduğu 27'si tutuklu, 6'sı hakkında adli kontrol kararı, 75'i hakkında da yakalama kararı bulunan 108 sanık için 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
İlk duruşması Sincan Cezaevi Kampüsü’ndeki salonda yarın yapılacak. Davayı Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar Grubu'nda bulunan İsveç Sosyal Demokrat Parti ve Katalonya Cumhuriyetçi Sol Parti’nin de bulunduğu 11 uluslararası heyet temsilcisi ve CHP’li milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Ali Haydar Hakverdi, Servet Ünsal ile Parti Meclisi Üyesi Semra Dinçer de izleyecek.
‘HUKUKEN KARŞILIĞI YOK’
Avukat Kenan Maçoğlu, Demirtaş ve Yüksekdağ’ın yarınki duruşmaya SEGBİS ile bulundukları cezaevlerinden katılacağını söyledi. Maçoğlu, duruşmada dosyaya ilişkin talepleri olacağını belirterek, iddianame için “Hukuken bir karşılığı yok. Zorlama bir iddianame. Hukuki bir metin olarak değerlendirmiyoruz. Bir araya toplanmış bir kısım haberlerin bir araya getirilmesi” dedi.
1200 avukat savunmayı üstlenmek amacıyla dava kapsamında yetki belgesi sundu. Yetki belgesi sunanların dışında çok sayıda avukat da davayı takip edecek. Adalet İçin Hukukçular, Avukat Dayanışması, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Çağdaş Avukatlar Grubu (İstanbul ve İzmir), Demokrasi İçin Hukukçular, Kartal Hukukçular Derneği, Katılımcı Avukatlar, Toplumsal Hukuk, Sosyal Hukuk, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Özgürlükçü Demokrat Avukatlar gibi hukuk kurumları davayı yakından takip edecek. İzmir, Diyarbakır, Van, Şırnak, Urfa, Dersim, Hakkari, Ağrı, Bursa, Mardin barolarından başkan ve temsilci düzeyinden davaya katılım sağlanacak ve katılımcı barolar hem destek hem de gözlemci sıfatıyla duruşmalarda yer alacak.
NE OLMUŞTU?
Kobane olaylarının ardından başlayan soruşturmanın geçmişi şöyle:
-8 Ekim 2014 tarihinde yapılan protesto gösterileri sırasında HDP Genel Merkezi’nin twitter paylaşımları gerekçe gösterilerek, 9 Ekim 2014 tarihi ve devamında dönemin HDP Eş Genel Başkanları ve MYK üyeleri hakkında açılan birden fazla soruşturma Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 2 ana iddianamede birleştirildi. Bu soruşturmalardan birincisi Parlamenter Suçları Soruşturma Bürosu tarafından aralarında eski Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu dönemin milletvekili olan MYK üyelerine açıldı. İkinci soruşturma ise Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından milletvekili olmayan MYK üyeleri hakkında açıldı.
-Yüksekdağ, Demirtaş ile diğer milletvekilleri hakkında açılan 6-8 Ekim Kobane protestolarını konu alan soruşturma kapsamında, “halkı suç işlemeye tahrik” suçundan dokunulmazlıklarının kaldırılması istemiyle 21 Şubat 2016’da fezlekeler hazırlandı. 20 Mayıs 2016’da dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı “yetkisizlik” kararı vererek dosyayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı ise soruşturma dosyasını, Yüksekdağ ve Demirtaş ile dönemin milletvekilleri olan Ayhan Bilgen, Hüda Kaya, Altan Tan, Garo Paylan, Meral Danış Beştaş, Gülser Yıldırım hakkında devam eden soruşturma dosyaları ile birleştirdi. 6-8 Ekim konulu olan bu dosyalar kapsamında ve birleşen diğer dosyalardaki farklı suçlamalarla tutuklu yargılandı.
-Dönemin HDP MYK üyeleri hakkında yürütülen soruşturma dosyalarına ise, 19 Şubat 2015’te Ankara İl Emniyet Müdürlüğü tarafından, 14 sayfalık ayrıntılı bilgi notu ve eklerinden oluşan bir yazı gönderildi. 6-8 Ekim tarihleri arasında ülke genelinde meydana gelen olaylarda hayatını kaybeden ve yaralanan kişilere dair bilgilerin de yer aldığı yazının ekinde Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı B Şube Müdürlüğü tarafından benzer şekilde hazırlanan 33 sayfalık rapor, yine Emniyet Genel Müdürlüğü Güvenlik Daire Başkanlığı’nın 71 sayfalık raporu, Ankara TEM Şube Müdürlüğü tarafından tutulan 05 Şubat 2015 tarihli 3 sayfalık tutanak ve haberlerden oluşan 4 sayfalık çıktı sunuldu. 2015 yılından emniyet tarafından hazırlanan bu araştırma tutanağı 8 Ocak 2021 tarihinde Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen Kobane davasının iddianamesinin temelini oluşturdu.
-Dosyada gizlilik kararı sürerken, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi’nin Selahattin Demirtaş’ın tutuklu yargılandığı ana dava için 2 Eylül 2019 tarihinde “tahliye” kararı verdi. Karardan ardından savcı, Kobane soruşturması kapsamında şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınması için 19 Eylül 2019 tarihinde Selahattin Demirtaş’ın bulunduğu Edirne F tipi, Figen Yüksekdağ’ın bulunduğu Kocaeli 1 No’lu F Tipi Cezaevlerine müzekkereler yazdı. Yüksekdağ ve Demirtaş ifade vermeyi talep etmelerine rağmen 20 Eylül 2019 tarihinde ikinci kez 6-8 Ekim olayları sebebiyle tutuklandı.
-Demirtaş ve Yüksekdağ’ın ikinci kez aynı “suçtan” tutuklanmalarının ardından 24 Eylül 2020 tarihinde Sırrı Süreyya Önder, Nazmi Gür, Ayla Akat Ata, Emine Ayna, Emine Beyza Üstün, Bircan Yorulmaz, Bülent Barmaksız, Can Memiş, Dilek yağlı, Gülfer Akkaya, Günay Kubilay Zeki Çelik, Ali Ürküt, Altan Tan, Pervin Oduncu, Alp Altınörs, Berfin Özgür Köse, Cihan Erdal, Ayhan Bilgen, İsmail Şengül gözaltına alındı. 2 Ekim 2020’de Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan ve Gülfer Akkaya adli kontrolle serbest bırakılırken diğer 17 kişi tutuklandı. Yine bu dosyaya sonradan dahil edilen eski HDP milletvekilleri Aysel Tuğluk, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel hakkında da başka suçtan Kandıra Cezaevinde tutuklu olmalarına rağmen Kobane dosyası kapsamında tekrar tutuklama kararı verildi. Yine başka suçtan Kandıra cezaevinde tutuklu olan Gülser Yıldırım’a bu dosya kapsamında ev hapsi şeklinde adli kontrol kararı verildi, HDP milletvekili İbrahim Binici ve partinin çeşitli kademelerinde görev alan olan siyasetçiler dosyaya sonradan eklenerek tutuklandı. Dosya kapsamında tutuklu yargılanan siyasetçi sayısı 28’e çıktı.
-Kobane saldırısına karşı 6-8 Ekim’de gerçekleşen protestolardan 6 yıl 3 ay sonra 30 Aralık 2020 tarihinde düzenlenen 3 bin 530 sayfalık iddianame ve 324 klasörden oluşan eklerle birlikte mahkemeye sunuldu. İddianame Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bir hafta içinde 7 Ocak 2021 tarihinde kabul edildi. İddianamede 108 kişi için "devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma" ve 37 kişinin öldürülmesi başta olmak üzere pek çok suçtan ceza isteniyor. İddianamenin ilk 241 sayfasında yaşamını yitiren 37 kişinin isimleri, mağdur müşteki olarak ise aralarında Adalet Bakanlığı, AKP, CHP, Hür Dava Partisi, MHP, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, MİT, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Milli Savunma Bakanlığı’nın da bulunduğu 2 bin 676 isim ve kuruluş yer aldı. İddianamede ayrıca 6-8 Ekim’de gerçekleştirilen eylemler ile tanık ve gizli tanık beyanları da eklendi.
108 KİŞİ HAKKINDAKİ SUÇLAMA
Aralarında siyasetçilerin de olduğu 108 kişiye yöneltilen suçlamalar şöyle:
“İnsan öldürme (37), insan öldürmeye teşebbüs (31), yağma (24), alıkoyma (38), alıkoymaya teşebbüs (2), mala zarar verme (1750), yakarak mala zarar verme (397), kamu malına zarar verme (1060), yakarak kamu malına zarar verme (503), işyeri dokunulmazlığını ihlal (53), geceleyin işyeri dokunulmazlığını ihlal (294), geceleyin açıktan hırsızlık (26), açıktan hırsızlık (20), hırsızlık (114), geceleyin hırsızlık (272), basit yaralama (5), silahla basit yaralama (43), kamu görevlisini silahla basit yaralama (264), kamu görevlisini kasten basit yaralama (7), kemik kırığı oluşacak şekilde kasten silahla yaralama (1), kamu görevlisini kemik kırığı oluşacak şekilde kasten silahla yaralama (1), silahla kasten yaralama (78), kamu görevlisini silahla yaralama (51), iş ve çalışma hürriyetinin ihlali (3), ibadethanelere zarar verme (4), düşük yapmaya neden olma (1),bayrak yakma (24), 5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanuna muhalefet (25), suç işlemeye tahrik etme, devletin birliğini, ülkenin bütünlüğünü bozma.” (ANKA)