Ok, Türkiye'de ifade özgürlüğünün tehdit altında olduğunu vurgulayarak, baskılar nedeniyle bu öneriyi sundu.
Baskılar ve Tutuklamalar
Türkiye, Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde 180 ülke içerisinde 165'inci sırada yer alıyor. Gazeteciler ve medya kuruluşları tutuklama, gözaltı, sansür ve kapatılmalarla karşı karşıya. Özellikle iktidarın hedefi haline gelen Özgür Basın çalışanları, baskılara maruz kalıyor.
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) verilerine göre, AKP’nin iktidara geldiği 2002'den bu yana en az 894 gazeteci tutuklandı. Bu tutuklamalar her geçen yıl artmaya devam ediyor.
İfade Özgürlüğü Tehdit Altında
Medya ve Hukuk Çalışmalar Derneği Eş Direktörü Veysel Ok, Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğünün tehdit altında olduğunu belirterek, iktidarın gazetecilere yönelik baskıları artırdığını ifade etti. Bu durumun Türkiye'nin demokratik yapısını ve uluslararası ilişkilerini olumsuz etkilediğini belirtti.
Kürt Gazetecilere Yönelik Baskılar
Özellikle Kürt medyasının baskıların en yoğun yaşandığı alanlardan biri olduğunu vurgulayan Ok, Kürt medyasına yönelik operasyonların düzenli bir şekilde devam ettiğini belirtti. Her ay gazetecilerin gözaltına alındığını, işkenceye maruz kaldığını ve uzun süre tutuklu kaldığını ifade etti.
Dayanışma Çağrısı
Ok, Türkiye'de Kürt medyasına yönelik baskıların güçlü bir dayanışmayı gerektirdiğini belirterek, bu dayanışmanın yetersiz olduğunu ifade etti. Batıda yeteri kadar dayanışma olmadığını ve bu durumun basın özgürlüğü mücadelesini zayıflattığını belirtti. Bu nedenle 3 Mayıs'ın "Dünya Basın Özgürlüğü Günü"nün "Kürt Gazetecilerle Dayanışma Günü"ne çevrilmesi gerektiğini savundu. MA
