Anayasa Mahkemesi'nin Kararları

Anayasa Mahkemesi, Atalay’ın seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine karar vererek, bu hak ihlallerinin giderilmesi gerektiğini belirtti. AYM, 25 Ekim 2023 ve 21 Aralık 2023 tarihli kararlarında, Atalay’ın kişi hürriyeti ve güvenliği haklarının da ihlal edildiğini tespit etti. Bu kararlar doğrultusunda, Atalay’ın yeniden yargılanması, ceza infaz kurumundan tahliyesinin sağlanması ve yeniden yapılacak yargılamada durma kararı verilmesi gerektiğine hükmedildi.

Eren Keskin'den 'Narin Güran' açıklaması Eren Keskin'den 'Narin Güran' açıklaması

Atalay’ın Vekilliğinin Düşürülmesi Kararı

Gezi Davası tutuklusu olan Atalay, Yargıtay’ın hapis cezasını onaması üzerine vekilliği düşürüldü. Ancak Anayasa Mahkemesi, 1 Ağustos 2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan kararıyla (22 Şubat 2024 tarihli, 2024/43 Esas ve 2024/65 Karar), Atalay’ın vekilliğinin fiili bir durum yaratılarak düşürülmeye çalışıldığını, bu durumun hukuken yok hükmünde olduğunu belirtti. AYM, "hukuken var olmayan işlem ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına" karar verdi.

Can Atalay'ın Meclis Başkanı’na Gönderdiği Mektup

Atalay, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a gönderdiği mektupta, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını hatırlatarak özlük haklarının iadesini ve vekilliğinin tesisi için gerekli işlemlerin gerçekleştirilmesini talep etti. Mektupta şu ifadelere yer verildi:

"Anayasa Mahkemesi’nin 25.10.2023 günlü (Başvuru No: 2023/53898) ve 21.12.2023 günlü (Başvuru No: 2023/9974) kararları ile seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği haklarımın ihlal edildiğine karar verilmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi’nin sözü geçen 21.12.2023 günlü kararında Anayasa’nın 148. maddesinde düzenlenen bireysel başvuru hakkımın da ihlal edildiğine karar verilmiştir.

Her iki kararda da tespit edilen hak ihlallerinin ortadan kaldırılmasına yönelik olarak kararın bir örneğinin başvurucunun yeniden yargılanmasına başlanması, mahkûmiyet hükmünün infazının durdurulması, ceza infaz kurumundan tahliyesinin sağlanması ve yeniden yapılacak yargılamada durma kararı verilmesi hüküm altına alınmıştır. Anayasa Mahkemesi, 01.08.2024 günlü Resmî Gazete’de yayınlanan kararı ile (22.02.2024 gün, 2024/43 Esas ve 2024/65 karar) Milletvekilliğinin fiili durum yaratılarak düşürülmeye çalışıldığını bu hususun yok hükmünde olduğunu tespit ederek, ‘hukuken var olmayan işlem ile ilgili karar verilmesine’ yer olmadığına hükmetmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin sözü edilen son kararında hakkımda ‘kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararının varlığını sürdürdüğünün kabulü de mümkün değildir’ saptamasını, önemle dikkatinize sunmak isterim.

Özetle, açıklanan bu nedenlerle, TBMM’nin itibarının ve hukukunun daha fazla zarar görmemesi için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını, Anayasa Mahkemesi’nin açık kararları doğrultusunda öncelikle özlük haklarımın iadesi ve tesisi için gerekli tüm işlemlerin gerçekleştirilmesini Anayasa’nın 2., 138., 153., 158. maddeleri uyarınca talep ederim."

TBMM’den Beklenen Adımlar

Atalay’ın Anayasa Mahkemesi kararları doğrultusunda özlük haklarının iadesi ve vekilliğinin tesisi için TBMM’nin atacağı adımlar merakla bekleniyor. Bu süreç, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının uygulanabilirliği ve hukukun üstünlüğü açısından önemli bir test niteliği taşıyor. Atalay’ın vekilliğinin iadesi, hukukun üstünlüğüne olan güvenin yeniden tesis edilmesi açısından kritik bir öneme sahip.

Atalay’ın mektubu, TBMM’nin hukuka uygun hareket etmesi ve Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına riayet etmesi gerektiğine vurgu yaparak, demokratik bir hukuk devleti olmanın gerekliliklerini hatırlatıyor. Bu durum, Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve insan hakları standartlarının sağlanması açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Kaynak: MA