Açıklama, eski Öğretmenler Evi önünde gerçekleştirildi ve DEM Parti İl Eş Başkanı Hümeyra Armut tarafından okundu.
Açıklamada, son dönemde gerçekleştirilen operasyonların hukuki bir felaket olduğuna dikkat çekildi. Özellikle, aralarında MYK üyeleri Semiha Şahin, Mehmet Saltoğlu, eski MYK üyeleri ve HDK önceki dönem Eş Sözcüsü Esengül Demir’in de bulunduğu 50 kişinin gözaltına alınarak 30 kişinin tutuklanması eleştirildi.
Armut, bu operasyonların iktidarın muhalifleri hedef alarak yürüttüğü siyasi bir kumpas olduğunu belirtti.
“Bu operasyonla yargı, iktidar adına siyasal faaliyet yürütüldüğünü ve hukukun hiçbir ilkesini takmadığını bir kez daha ilan etmiştir” diyen Armut, gözaltı ve tutuklama gerekçelerinin hukuki metinlerden ziyade, iktidarın muhalifleri tasfiye etme amacına yönelik oluşturulan kumpas metinleri olduğunu vurguladı. Ayrıca, ileri sürülen iddiaların çoğunun 2011-2013 yıllarına ait dinlemelere dayandığına dikkat çekti.
Armut, “Kent Uzlaşısı” kararının suçlama konusu yapılmasının, Kürt-Türk birlikteliğini dinamitleme çabası olduğunu belirterek, bu tür suçlamaların halkların barış ve eşitlik mücadelesine yönelik açık bir saldırı olduğunu ifade etti. Kağızman Belediyesi’ne kayyum atanmasının da halk iradesine karşı bir darbe olarak nitelendirildiği açıklamada, DEM Parti’nin halk iradesini savunma kararlılığını sürdüreceği vurgulandı.
Armut, hukuksuzca tutuklanan kişilerin serbest bırakılmasını talep etti ve “Bu onurlu direniş bugün de yarın var olacaktır” diyerek açıklamasını sonlandırdı.
Kağızman Belediyesi'ne Kayyum Atanması Protesto Edildi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi (DEM) Parti Hakkari İl Örgütü, Kars Kağızman Belediyesi’ne kayyum atanmasını da protesto etti. DEM Parti, iktidarın halk iradesine karşı gerçekleştirdiği kayyum atamasının, savaş politikaları ve düşmanlık hukukunun bir parçası olduğunu belirtti. Açıklamada, "Kağızman Belediyemiz halkındır, bu bir irade gaspıdır" denildi.
DEM Parti, Kağızman Belediyesi'ne yönelik operasyonu, halk iradesine darbe olarak değerlendirirken, savaş politikalarının büyütülmesine izin vermeyeceklerini ve barış ile halk iradesini savunmaya devam edeceklerini ifade etti. Armut, “Kazanacağız, mutlaka kazanacağız” diyerek, bu mücadelenin süreceğini vurguladı.
