Hakkari Yüksekova'da dün düzenlenmek istenen “Özgürlük Yürüyüşü” sırasında polis müdahalesinde bacağı kırılan HDP Iğdır Milletvekili Habip Eksik, Hakkari Valisi'nin "Algı oluşturmak için kendisini yere attı" iddiasına tedavi gördüğü hastaneden yanıt verdi.
Evrensel'den Şerif Karataş'a açıklamalarda bulunan Habip Eksik, "Bacağım kırılırken ben ayaktaydım zaten, yerde değildim. Yere düştükten sonra kırık ayağımın üzerinde polisler resmen tepindiler. Ayağım kırıldı dememe rağmen hâlâ üstüne basıp tekmeleyip daha da sakat kalmam için bilinçli bir şekilde bunu yaptılar" dedi.
'BACAĞIMIZI KIRMAK İÇİN VURDULAR'
Hakkari Valiliği'nin "Orantılı bir şekilde güç kullanıldı" ve “Milletvekilleri görevlilerimiz tarafından darbedildiklerine ve aşırı güç kullanıldığına dair algı oluşturmak amacıyla arbede esnasında kendilerini yere attılar" açıklamasına Eksik, şu yanıtı verdi:
"Bir hekimim, bir milletvekiliyim, aynı zamanda bir babayım. Hiçbir şekilde aklımızı yitirip de kendimizi yerlere atmamız gibi bir durum söz konusu olmadı, olamaz. Hakkari Valisi'nin açıklaması ya da kolluk güçlerinin yetkilileri, İçişleri Bakanı… Hakikaten Türkiye'nin barışına, halkların birlikte yaşama arzusuna çok büyük zarar verme durumları söz konusu. Ben orada 20-25 tane polisin bilinçli saldırısına maruz kaldım. Görüntüler emniyette de var. Tabii ki bizlerde de var. Görüntüler bana yapılanları ortaya koyar. Sadece bana yapılmadı. Aynı zamanda milletvekili arkadaşım Sait Dede’ye de yapıldı. Bilinçli olarak ayaklarımızı, bacaklarımızı kırmak için vurdular. Bacağım kırılırken ben ayaktaydım zaten, yerde değildim. Yere düştükten sonra kırık ayağımın üzerinde polisler resmen tepindiler. Ayağım kırıldı dememe rağmen hâlâ üstüne basıp tekmeleyip daha da sakat kalmam için bilinçli bir şekilde bunu yaptılar.”
'HALKLARIMIZ YANITI SANDIK KURULDUĞUNDA VERECEK'
"Türkiye’nin hiçbir insanı böyle bir saldırıyı, vekil olmanın ötesinde bir insana böyle bir saldırı yapılmasını kabul etmez, doğru bulmaz, ki bulmadılar” diyen Eksik, valiliğin yaptığı açıklamayı işaret ederek, şunları söyledi:
"Alelacele açıklama yapmaları aslında kendilerini temize çıkarma gayretidir ama gerçekler ortadadır. Biz demokratik bir hakkımızı kullanmak istedik. Açıklama sırasında konuşurken de söyledim: ‘Anayasa gereği biz demokratik hakkımızı kullanacağız’ dedim. Ondan sonra Emniyet Müdürü'nün talimatıyla bütün kolluk görevlileri orada bana ve Sait Dede’ye hedef göstererek saldırdılar."
Eksik, devamında şunları söyledi:
"Tekrar söylüyorum, milletvekili olmamız hasebiyle tek değil, hiçbir insana, hiçbir canlıya böyle bir şey yapılamaz. HDP’li vekillerin dokunulmazlığı zaten korunmuyor. Yerdeyken, ayağı kırılırken, ayağına tekmelerle vurup üstünde tepinip ondan sonra gelip ters kelepçe takmaya çalışmak… Bu hiçbir canlıya yapılmaması gereken uygulamadır. Takdir halklarımızındır. HDP milletvekillerine yönelik polis şiddetini, kolluk şiddetini halkımızın takdirine bırakıyoruz. Eminiz ki en büyük mahkeme olarak halkımız bunun yanıtını sandık kurulduğunda verecektir.”
'HUKUKİ SÜRECİ SONUNA KADAR SÜRDÜRECEĞİM'
Kin ve nefretin tutmadığına vurgu yapan Eksik, "Çünkü Türkiye halklarının kutuplaştırılmasına zemin hazırlayacak hiçbir şeyin doğru olmayacağı kanaatindeyim. Halklarımız yüz yıllarca barış, kardeşlik içerisinde yaşadılar. Bundan sonra da barış ve kardeşlik içerisinde yaşamanın yollarını oluşturmalıyız. Bu tür şeylerde de kesinlikle kin ve nefretle hareket etmemeliyiz. Ama hukuk nezdinde tabii ki bunun hesabını soracağız. Siyaseten de bunu yapan ve talimatını veren AKP ve MHP iktidarına elbette gereken cevap sandıkta verilecektir. Hukuken de sonuna kadar bu konunun takipçisi olacağım. Hak ettikleri cezaları almaları için de elimden geleni yapacağım" diye konuştu.
HDP’li vekillerin sürekli hedef gösterildiğine vurgu yapan Eksik, "Umarım Meclis'teki siyasi partiler veya siyasetçiler, bu olaydan sonra ders çıkarmış olurlar. Aslında bu saldırıların Türkiye'nin Meclisi'ne yapıldığını görmeleri gerekir” dedi.
MECLİS BAŞKANI ARAMADI
Meclis Başkanı'nın kendisini aramadığını da söyleyen Eksik, "Meclis Başkanı bu konuda Meclis'in itibarını koruyacak bütün önlemleri almakla mükelleftir, görevini yerine getirmelidir. O tam tersi Meclis Başkanlığı ve AKP iktidarı el çokluğuna güvenerek davranıyor. Bugün el çoğunluğu onlarda olabilir. Ama unutmamak lazım ki Meclis'in itibarının zedelenmesi Türkiye’de demokrasinin var edilmesi konusunda çok ciddi yara alır, sorun olur" dedi.