MHP Genel Merkezi tarafından 16 Haziran’da görevden alındıktan sonra gözaltına alıp ‘çocuğa yönelik nitelikli cinsel istismar’ suçundan tutuklanan MHP İl Başkanı Cihan Kayaalp’in yargılandığı davanın ikinci duruşması Diyarbakır 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Kayaalp, "Çocukların cinsel istismarı", "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" ve "Cinsel taciz" suçlarından yargılanıyordu. Kayaalp'ın tutuklu yargılandığı davanın duruşmasına mağdur çocuk E. A. katılmazken E. A.'nın avukatları hazır bulundu.
SAVCI CEZA İSTEDİ
Tutuklu olarak yargılanan Kayaalp'in hazır edildiği duruşmada savcı, ceza istemiyle verdiği mütalaasını yeniledi. Kayaalp'in tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Duruşmada söz alan mağdur avukatı Metin Arkaş, cebir, tehdit ve iradeyi etkilemek suretiyle eylemlerin gerçekleştiğini vurguladı. Mağdurun istememesine rağmen sanığın, mağdura baskı, telkin ve konumunu kullanarak istediklerini yapmaya zorlandığını söyledi. Konuşmasında MHP Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın'ın olaydan sonra basına verdiği demeci hatırlatan Arkaş, Yalçın’ın da olayı teyit ettiğini belirtti.
“SANIK AİLEYE BASKI UYGULADI”
Tanıkların sanığı korumak için savcılık beyanlarını mahkemede değiştirdiğini ifade eden Arkaş “Masaj yapıldığını ancak istismar olmadığını belirtmişlerdi. Ancak beyanları çeliştiği için mahkeme de bu beyanlarını değiştirdiler. Baskı veya başkaca bir sebeple bu beyanlarını mahkeme de değiştirmişlerdir. Sanığın ablası mağdur ailenin evinin önüne gitmiştir. Mağdurun annesinin çalıştığı fabrikaya dahi gidilip görüşmek istenmiştir. Taciz edercesine araçla etraflarında dolaşılmıştır. Sanığın tahliyesine karar verilmesi mağdur ve ailesinin hayatını tehlikeye sokacaktır” diyerek sanığın atılı suçlardan cezalandırılmasını ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.
SANIKTAN İÇİŞLERİ BAKANI SOYLU SAVUNMASI: ALNIMDAN ÖPMESİNİN OLAYDA ETKİSİ VAR
Bunun üzerine söz alan sanık Kayaalp üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi. Olayın 1000 TL'lik alacak verecek meselesinden kaynaklandığını iddia eden Kayaalp, kendini şu sözlerle savundu: “İç İşleri Bakanımız Süleyman Soylu Diyarbakır'a geldi ve buradaki yemekte salon sonunda olmam nedeniyle yanıma kadar gelip beni alnımdan öpmüştür. Bunun da olayda etkisi vardır. Ben benzer komplolarla yine tutuklandım. Ancak bu kadar çirkef bir suçlamayla hiç suçlanmadım. Diğer davalarımda beraat ettim. Diyarbakır Barosu tarafından eşi benzeri görülmemiş bir ilgi var bu dosyaya. Bunun sebebi ise Devlet Bahçeli Hatıra Ormanı yaptırmak istememizdendir.”
Söz alan Kayaalp'in avukatları iddiaların doğru olmadığını iddia ederek müvekkillerinin beraatini istedi.
MAHKEME DELİL YETERSİZLİĞİ GEREKÇESİ İLE BERAAT KARARI VERDİ
Savunmaların ardından mahkeme heyeti, “Çocukların cinsel istismarı”, “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” ve “Cinsel taciz” suçları işlediğine dair yeterli delil elde edilemediği gerekçesi ile Kayaalp hakkında ayrı ayrı beraat kararı verdi. Beraat kararıyla birlikte Kayaalp'in tahliyesine hükmetti.