MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün partisinin TBMM grubunda yaptığı konuşmada, 'sözde' diyerek yaftaladığı gazetecilere hükümet olarak bedel ödeteceklerini ilan etti. Bahçeli "9. yargı paketinde casusluk suçuyla ilgili yeni düzenlemeden rahatsız olanlar çok iyi araştırılıp incelenmeli. Yurt içi ve yurt dışından hain FETÖ’cülerin onlara sözcülük yapan devşirilmiş sözde gazetecilerin bedel ödemesi yakındır ve kaçınılmazdır" dedi.
Bahçeli'nin şimdiden gazeteci tutuklamaları çağrısı yaparken, Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan bugünkü yazısında, dokuzuncu yargı paketinde yer alan 'Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk' bölümünün oldukça muğlak bırakıldığına dikkat çekti. Pehlivan, yasanın böyle çıkması halinde herkesin casus olarak tutuklanabileceğine dikkat çekti.
'KORKMANIZA GEREK VAR'
Pehlivan'ın yazısının 'Muğlak tehlikenin farkında mısınız?' başlıklı bölümü şöyle:
"Yüzlerce örnek verebilir, sayfalarca yazabilir, sizi daha da korkutabilirim. Uzatmama gerek yok ama korkmanıza gerek var.
Bakın, 9. yargı paketinin taslağı ortaya çıktı. Meclis tatile girmeden de yasalaşacak. İşte o taslağa göre; Türk Ceza Kanunu’ndaki 'Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk' bölümüne yeni bir suç tanımı girecek. Buna göre; devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda gerçekleştirilen fiiller cezalandırılmaya neden olacak.
Peki, neymiş 'devletin iç veya dış siyasal yararları?' Yine taslaktan okuyorum:
'İktisadi, mali, askeri, milli savunma, kamu sağlığı, kamu güvenliği, kamu düzeni, teknolojik, kültürel, ulaştırma, haberleşme, siber alan, kritik altyapılar ve enerji gibi diğer yararlar da devletin iç veya dış siyasal yararları kavramı içinde kabul edilecektir.'
Dahası...
Bu 'yararlarımızın' aleyhine yabancı bir devletin ya da yabancı bir organizasyonun talimatını geçtim, onların bilmeden de olsa çıkarları doğrultusunda ne yaparsanız yapın, suç işliyor gibi yargılanacaksınız. Bu suçun da bedeli yedi yıla kadar hapis olacak.
Bitmedi...
Eğer bu suçu savaş sırasında işlemiş veya devletin savaş hazırlıklarını veya savaş etkinliğini veya askeri hareketlerini tehlikeyle karşı karşıya bırakacak şekilde yapmışsanız, 12 yıla kadar hapis cezası sizi bekliyor.
Yani... Yanisi şu:
Her şeyi içine sıkıştırabileceğiniz muğlak bir yarar listesi...
Her şeyin yabancı bir organizasyonun çıkarı olabileceği ihtimali...
Sizin 'casus' gibi cezaevine girmenize gerekçe gösterilebilecek.
Lütfen, kimse bana 'ama dava açılması için adalet bakanının izni gerekiyormuş' demesin. Telefon talimatıyla insan tutuklayan, rüşvetle hapisten baron çıkaran, tarikatların ve çetelerin koltuk yarışı yaptığı bir yargı sistemini yaratan Adalet Bakanlığı mı bu kanunu adil uygulayacak?
Ve lütfen, kimse bana 'Meclis’te oturma eylemi yaptık, komisyonda çok sert konuştuk, sosyal medyada tepkimizi dile getirdik' gibi muhalefetçilikle de gelmesin.
Eğer bu yasa böyle çıkarsa, çok korkun. Lakin korkmak cesaretinizi yenmesin. Öyle ya, dünya ve Türkiye tarihi defalarca ispatlamıştır ki mesele korkmakta değil korkuya rağmen cesaret gösterebilmekte. İşte öyle çıkar karanlıklar aydınlığa..." Artıgerçek