CPT'ye İmralı başvurusu: İvedilikle ziyaret edilmeli CPT'ye İmralı başvurusu: İvedilikle ziyaret edilmeli

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği'nin (MLSA), FNF Türkiye Ofisinin desteğiyle yürüttüğü dava takip projesinin raporu yayınlandı. Rapora göre gazetecilerin, aktivistlerin ve siyasetçilerin terör suçlarıyla suçlanması eğilimi artarak devam ederken gazetecilerin cezalandırıldığı davalarda terör suçları dışındaki farklı suçlara daha fazla atıf yapılıyor.

MLSA, Friedrich Naumann Vakfı (FNF) Türkiye Ofisinin desteğiyle yürüttüğü dava izleme projesi kapsamında, 1 Ocak – 15 Temmuz 2021 tarihleri arasında 11 şehirde 15 gözlemci ile 98 davanın 147 duruşmasını izledi.

Rapor verileri, bir önceki izleme döneminde tespit edilen tutuksuz yargılama eğiliminin devam ettiğini ve sanıklara yöneltilen suçlamaların değişmediğini ortaya koydu. Bir önceki raporun kapsadığı dönemde tutuklu yargılama oranı %6 iken, bu oran yeni izleme döneminde %3’e düştü. Geçmiş rapor döneminde yargılananlara yöneltilen suçlamaların %46’sı terörle ilgili iken, bu oran bu dönemde %58 oldu. Terör suçlarının ardından en sık karşılaşılan suçlama ise %6 oranı ile “Cumhurbaşkanına hakaret” oldu.

Bu dönemde Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ile düzenlenen suçlarda mahkumiyet oranında belirgin bir düşüş gözlendi; geçtiğimiz dönemde TMK’dan ceza verme oranı %78 iken, bu raporun kapsadığı dönemde bu oran %30 oldu. Ancak bu dönemde gazetecilerin başka suçlardan daha fazla cezalandırıldığı tespit edildi. Örneğin Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 299. maddesinde düzenlenen “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasından ceza verilme oranı %10’dan %25’e, 125. maddenin üçüncü fıkrasında düzenlenen “kamu görevlisine hakaret” suçlamasından ceza verilme oranı ise %5’ten %17’ye yükseldi.

Bu dönemde yaptığı haberler nedeniyle cezaevinde bulunan gazeteci sayısı 66’dan 60’a düştü. Şu anda cezaevinde bulunan gazeteci ve basın çalışanlarının güncel sayısı 57.

ADİL YARGILAMAYA İLİŞKİN SORUNLAR

147 duruşmanın 30’unda, gözlemciler sanıkların adil yargılandıklarına ilişkin şüphe duyduklarını bildirdi. 11 duruşmada gözlemciler mahkemelerin tarafsızlığından endişe ederken, 10 duruşmada yargılamanın aleniliği ilkesine saygı duyulmadığı, 5 duruşmada ise uzun yargılama sebebiyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği tespit edildi. Ek olarak gözlemciler 3 duruşmada tanıkların sahte olduğundan şüphe ettiklerini kaydetti.

KİMLER YARGILANDI?

İzlenen 98 davada 562 sanık yargılandı. Yargılananların %42’si gazeteciyken, %23’ü aktivist, %11’i siyasetçiydi. Sanıklar arasında avukatlar (%2), yazarlar (%2), öğrenciler (%2), basın çalışanları (%1), sanatçılar (%1) ve akademisyenler (%1) de vardı.

NEYLE SUÇLANDILAR?

İzlenen 98 davada sanıklara toplamda 149 suçlama yöneltildi. Suçlamaların büyük çoğunluğu bir önceki raporda gözlemlendiği gibi terörle ilgili suçlardı. Sanıklara; 37 davada “terör örgütü propagandası yapmak” (TMK 7/2), 31 davada “silahlı terör örgütü üyeliği” (TCK 314, TMK 7/1), 9 davada “terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerinin hüviyetlerini açıklama veya yayma” (TMK 6), 6 davada “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek, örgüte yardım etmek” (TCK 220/6-7), 3 davada “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” (TCK 220) ve 1 davada “6415 sayılı terörizmin finansmanının önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet” suçlamaları yöneltildi.

Suçlamalara gösterilen delillerin %64’ü gazetecilik faaliyetleri ile ilgiliydi. Sanık, tanık veya müşteki beyanları 20 davada delil olarak öne sürülürken, 6 davada da dernek faaliyetleri suç delili olarak sunuldu.