Tüm dünyayı etkisi altına alan hava kirliliği tehlikesi giderek artıyor. Hava kirliliği nedeniyle kalp rahatsızlığı, akciğer hastalıkları ve felç gibi hastalıklar erken ölümlerin en yaygın nedenleri arasında yerini alıyor. Son açıklamalarda Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre; dünya nüfusunun yüzde 90'ından fazlası kirli havayı teneffüs ediyor.

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gamze Varol, Türkiye'de DSÖ limit değerlerine uyan şehrin sadece Hakkari'nin olduğunu belirtti. Geçen yıl hava kirliliği kaynaklı sağlık sorunları nedeniyle 42 bin kişinin hayatını kaybettiğini açıklayan Varol, "Hava kirliliği söz konusu hastalıkların yanında yaşam kalitesini de etkiliyor" dedi.

Hakkari Milli İrade Temsilcisi: "28 Şubat'tan 15 Temmuz'a Kadar Süren Zihniyete Karşı Duracağız" Hakkari Milli İrade Temsilcisi: "28 Şubat'tan 15 Temmuz'a Kadar Süren Zihniyete Karşı Duracağız"

Hava kirliliğinin olumsuz nedenleri arasında uyku düzeninin bozulması, depresyon gibi hayat kalitesini bozacak nedenler de yer alıyor.

Prof. Dr. Varol, son yeni açıklamalardan bahsederken şu ifadeleri kullandı:

"2009 ve 2019 yıllarında Türkiye'de ölüme neden olan riskler tanımlanmış. Hava kirliliği bunlara neden olan ilk 5 hastalık arasında yer alıyor. Onun üstünde tümörler, dolaşım sistemi hastalıkları, kronik akciğer hastalıklarının hepsi var. Dolayısıyla ülkemizde hava kirliliği hem yaşam kalitesini etkileyen, başta kanserler olmak üzere, sağlığımızı bu yönde etkileyen risklerin içinde yer alıyor"

Ülkede kömür kullanımına da değinen Prof. Dr. Varol, hava kirliliğinin en önemli nedenler arasında yer aldığının altını çizdi. Varol'un belirttiği üzere bir an önce fosil atıklardan kurtulmak, kömür kullanımından mutlaka vazgeçmek gerekiyor.

Hakkari Kapak Kbqy Cover.jpg 860X505 (1) 860X505

BÜYÜKŞEHİRLERDE BİNLERCE KİŞİ HAVA KİRLİLİĞİ NEDENİYLE HAYATINI KAYBEDİYOR

Türkiye'de hava kirliliği kaynaklı hastalıklardan 42 bin kişi hayatını kaybetti. Eldeki bu veriler İstanbul'da 5 bin ölüme denk geliyor. Ankara'da 3 bin kişi hava kirliliğine bağlı hastalıklar nedeniyle yaşamını yitiriyor.

Varol, "Eğer kömürden vazgeçersek hem ölümleri engellemiş hem erken yaşta, genç yaşta; hem de kronik hastalıklar, akciğer hastalıkları, dolaşım yolu hastalıkları, felç ya da gebe kadınları etkilediği için düşük doğum tartılı bebekler, bebek ölümlerinin engellenmesi gibi de yaşam kalitemizi bozan hastanelerimize yük olan sağlık sorunlarından da kurtulmuş oluyoruz." ifadelerini kullandı.

Fuel oil, mazot, ısınma amaçlı araç kullanımı da dahil olarak hava kirliliğine neden olan uygulamalar arasında yerini alıyor.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen depremlere değinen Varol, afet bölgesinde hava kirliliğinin arttığını belirtti.

"TOZ, DUMAN PARTİKÜLLERİ HAVA KİRLİLİĞİNİ ARTTIRDI"

Sadece kömürün etkili olmadığını belirten uzman isim şöyle devam etti:

"Depremzedelerin ısınmak amaçlı çadırlarında ve konteynerlerinde yaktıkları çok sayıda odun kömür ve içeriğini bilmediğimiz plastik ve ağaç var. Bunlar da hava kirliliğini artırmış durumda bölgede. Tabi depremde yıkılan ve kontrollü yıkılan binaların molozlarından çıkan toz, duman partiküller bölgedeki hava kirliliğini artırmış durumda." dedi.

Kaynak: Halktv