Hazine ve Maliye Bakanlığı resmi internet sitesinde 1989 yılından bu yana üç aylık dönemler halinde Türkiye Dış Borç İstatistikleri’ni paylaşıyor. Türkiye’nin brüt ve net dış borçlarının yayınlandığı verilerde, Türkiye’deki kamu sektörünün, Merkez Bankası'nın ve özel sektörün kısa ve uzun vadeli borçları ve bunun yanı sıra, brüt ve net borç stoklarının yıllara göre GSYH içindeki payları da bakanlığın paylaştığı istatistikler yer alıyor.
Buna göre brüt dış borç stoku, “yurtiçinde yerleşik olan kişi ya da kurumların yurtdışında yerleşik olan kişi ya da kurumlara olan borçlarıdır. Bu borcun hangi para biriminden olduğu değil alacaklının yurt dışında yerleşik kişi veya kurumlar olması önemlidir” olarak tanımlanıyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın istatistiklerine göre 1970 yılında Türkiye’nin brüt dış borcu 2,7 milyar dolardı. Bu oran, o yılki GSYH’nin yüzde 15,8’ine karşılık geliyordu. 1970 ila 1980 yılları arasında Türkiye’nin brüt dış borcu her yıl artarak devam etse de, GSYH içindeki payı 1976 yılına kadar azalış gösterdi. 1980 yılına gelindiğinde ise Türkiye’nin brüt dış borcu 19,1 milyar dolar, borcun GSYH içindeki payı ise yüzde 27,8 civarındaydı.
1980 ila 1990 yılları arasında özel sektörün, kamu sektörünün ve TCMB’nin brüt dış borçlarının toplamı incelendiğinde, 70 ila 80 yılları arasındaki gibi brüt dış borcun her yıl arttığı gözlemleniyor. 1980 yılında 19,1 milyar dolar olan dış borcun, 1990’a gelindiğinde 52,4 milyar dolara çıktığı, yüzde 27,8 olan GSYH’ye oranının ise yüzde 26,1’e düştüğü görülüyor. Brüt dış borcun GSYH’ye oranının ise 1987 yılında yüzde 47’lere kadar yükseldiği görülüyor.
Türkiye’nin brüt dış borç stoku, 1990 ile 2000 yılları arasındaki 10 yıl içerisinde oldukça arttı. 1990’da 52,4 milyar dolar olduğu belirtilen brüt dış borç, 2000 yılında 118,6 milyar dolar olarak açıklandı. GSYH içindeki payı ise 2000 yılında yüzde 43,4’e kadar yükseldi.
KRİZ TEĞET GEÇMEDİ: DIŞ BORÇ 2010’DA 291,2 MİLYAR DOLARA ÇIKTI
2001 yılında yaşanan ekonomik krizin sonucunda dış borç 113,6 milyar dolara düşmüş gözükse de, borcun GSYH’ye oranı o döneme kadarki en yüksek seviyeye, yüzde 56,1’e çıkmıştı.
Bunun yanı sıra 2010 yılına kadar brüt dış borç stoku her yıl artarak devam etti. 2010 yılında 291,2 milyar dolar olarak açıklandı.
DIŞ BORÇ, 2020 YILININ ÜÇÜNCÜ ÇEYREĞİNDE 435,1 MİLYAR DOLAR OLDU
2014 yılına kadar her yıl artış gösteren dış borç, 2015 yılının son çeyreğinde 399 milyar dolara gerilemiş, 2018 yılının ilk çeyreğinde ise 467 milyar dolara kadar yükselmişti. 2018 yılının ikinci yarısında Türkiye’de yaşanan döviz kriziyle beraber yükselen dolar kuru sonucunda brüt dış borç stoku dolar bazında azalışa geçse de, 2019 yılının ikinci çeyreğinde dış borcun GSYH’ye oranı tarihin en yüksek seviyesine, yüzde 60,3’e çıktı.
2019 yılı sonunda 434,5 milyar dolar olan dış borç stokunun GSYH’ye oranı ise yüzde 57,1 olarak açıklandı. 2020 yılının üçüncü çeyreğine dair açıklanan en güncel verilere göre brüt dış borç stoku 435,1 milyar dolar, GSYH'ye oranı ise yüzde 59,1. Bu, bakanlığın açıkladığı veriler içerisindeki en yüksek üçüncü oran.
BRÜT DIŞ BORÇTA EN BÜYÜK PAY ÖZEL SEKTÖRE AİT
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 1989 yılından bu yana üç aylık dönemler eşliğinde açıkladığı dış borç stokunun kalemleri; kamu sektörü, TCMB ve özel sektörü kapsıyor. Uzun ve kısa vadeli borçlarının da ayrı ayrı paylaşıldığı bu kalemlere göre, 1989 yılından 2005 yılına kadar brüt dış borç içinde en büyük paya sahip olan kamu sektörü, 2005 yılından bu yana yerini özel sektöre bıraktı.
MERKEZ BANKASI'NIN DIŞ BORCU 21 MİYAR DOLAR
1989 yılının son çeyreğinde kamu sektörünün toplam dış borcu 29,4 milyar dolar, özel sektörün dış borcu 7,8 milyar dolar, TCMB’nin ise 6,6 milyar dolardı. Toplam brüt dış borç içindeki payları kamu sektörünün yüzde 67, özel sektörün yüzde 18, TCMB’nin ki de yüzde 15 seviyesindeydi. 2002 yılına gelindiğinde de kamu sektörünün borcu 64,5 milyar dolar, TCMB’nin dış borcu ise 43,1 milyar dolardı. 2002’de dış borcun yüzde 50’si kamu sektörüne aitken, 2020’de bu oran yüzde 38’e düştü.
Bununla birlikte 2002’de brüt dış borç içinde yüzde 17’lik bir pay sahibi olan özel sektörün borcu ise 2020’da yüzde 57’ye yükseldi. 2020 yılının üçüncü çeyreğinde açıklanan en güncel verilere göre özel sektörün borcu 247,6 milyar dolar, TCMB'nin dış borcu 21 milyar dolar, kamu sektörünün borcu ise yaklaşık 166,4 milyar dolar.
TÜRKİYE’NİN NET DIŞ BORCU NE KADAR?
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın raporlarında da belirttiği net dış borç stoku, brüt dış borçtan bazı varlık ve alacaklar düşüldüğünde hesaplanıyor. Bu hesaplama; toplam brüt dış borçtan TCMB dış borç stoku ile bankacılık kesimi dış borç stokunun çıkarılması ve çıkan sonuçla da katılım ve yatırım bankaları net varlıkları ile parasal sektör net dış varlıklarının toplanmasıyla yapılıyor.
Türkiye’nin yıllar içerisindeki net dış borcu ve ülke ekonomik büyüklüğü içindeki payı incelendiğinde, 1989 yılında 30,4 milyar dolar olan net dış borç stokunun GSYH’ye oranı yüzde 21,3 seviyesindeydi. Aynı verilere 2002 yılında bakıldığında net dış borç 87,6 milyar dolar ve bu oranın GSYH içindeki payı yüzde 36,8 şeklindeydi.
2020 yılının üçüncü çeyreğinde ise Türkiye’nin net dış borcu 262,2 milyar dolar iken, bu sayı 2020 yılı GSYH’sinin yüzde 35,6’sına eş değer durumda. Ayrıca son 30 yılda net dış borcun ülke ekonomik büyüklüğüne oranının en yüksek olduğu dönem yüzde 41,8 ile 2002 yılının iknic çeyreği.
ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM DIŞ BORÇ ÖDEMELERİ NASIL OLACAK?
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre Türkiye’nin 2020 yılının sonunda Kasım ile Aralık ayları arasında yapması gereken ödeme toplam 16,3 milyar dolardı. Türkiye'nin uzun vadeli dış borçlarını ödeme projeksiyonları yıllara göre incelediğinde, toplam borçların yüzde 47,3'ünün 2025 yılı ve sonrasında ödenmesi planlanıyor. 2025 yılı ve sonrasında ödenecek borçların çoğu ise kamu sektörüne ait.