Gündem ettiğimiz şeylere bakın, ülkenin halini anlarsınız. 

Rivayet bu ya, Putin rüyasında Stalin’i görmüş. Putin heyecana kapılmadan, ülkede her şey çok kötü. Ne önerirsiniz? Stalin hiç düşünmeden cevap vermiş: Bütün bakanları kurşuna diz ve Kremlin’in duvarlarını maviye boya!

Putin: Tamam da neden maviye? Stalin: İşte bunun için. Bütün herkes tıpkı senin gibi bunu merak edecek. Herkes bunu konuşacak! Böylece vatandaşların büyük bölümü ülkenin gerçek gündemini ıskalayacak. 

Türkiye’de bugünkü hükümetin de gündemi meşgul edecek birtakım “mavi duvar” lara ihtiyacı olduğu çok açık. Zaten hükümette bu ihtiyacı azami derecede kullanıyor.  

Bu beyanda mesela “İdlib’e, Karabağ’a nasıl girdiysek İsrail’e de gireriz” açıklaması da bundan iki ay sonra yapılan “İsrail bizi işgal edebilir” retoriği de hükümetin “mavi duvar” ihtiyacından kaynaklanmaktadır.

Bize diz çökeremeyenler, ekonomimize saldırıyorlar retoriği de “mavi duvara” olan ihtiyaçtan. Mevcut anayasaya uyumayan hükümet, yeni bir anayasa yapımından söz etmesi de “mavi duvar”a olan ihtiyaçtan;  “beka siyaseti” ile oy kazanmanın son versiyonu da  “mavi duvar”a olan ihtiyaçtandı.

 “Ezan-bayrak-vatan” hamasetiyle insanların duygularını oya tahvil eden neden de “mavi duvar’a ihtiyaçtandı. Hatta Ayasofya’nın ibadete açılması da “mavi duvar’a olan ihtiyaçtandı.  

Seçimi kazanmak üzere cihat için yollara düşerek muhalefeti terörle irtibatlı ve iltisaklı gösterme de “mavi duvar”a olan ihtiyaçtandı.

Zaman zaman  ayrımcılık kokan hezeyanlarıyla millete ayar vermeye çalışanlarında “mavi duvar”a ihtiyaçları vardı. 

Elektrik, su, doğalgaz, köprü, otoyol ücretlerindeki fahiş fiyat artışlarını “zam” değil “güncelleme” olarak açıklama  ihtiyacı da "mavi duvar"a teşnedir.

Hazine garantili Kamu Özel İşbirliği -Yap İşlet Devret Modeli kapsamında müteahhitlere (Hazineden) vatandaşın cebinden para aktarırken adına bütçe gideri değil “katkı payı” denilmesinin sebebi de "mavi duvar" olmalı.

Kısa bir süre önce tartışılan “Savunma Sanayii” de bir tür “mavi duvara” olan ihtiyaçtan. Ekonomik kriz dolayısıyla seçimden itibaren sürekli yeni yeni vergiler icat eden hükümet son olarak devasa büyüklükte bir “ek vergi paketi” daha ortaya attı. Ama iğneden ipliğe her alanda yeni vergiler getiren bu yeni paketin gerekçesi savunma sanayiine destek ihtiyacı diye açıklandı.

Fakir, zengin ayırmadan hepimizin harcarken ödediği dolaylı vergilerin, toplam vergilerdeki payı ise yüzde 69. Doğrudan vergilerin oranı %31 yani, bu ülkede ücretliler, orta ve alt kesimler tükettikleri her şeyin vergisini kaynağında ödüyorlar zaten. Bir ülkede dolaylı vergiler ne kadar yüksekse vergi adaletsizliği o kadar büyüktür.    

Savunma dahil temel devlet hizmetleri için zaten kazancımızdan, harcadığımızdan vergi veriyoruz. Peki onlar nereye gidiyor, bu da nereden çıktı, demeye görün. Vatanseverliğiniz sorgulanıyor.

Ee, İsrail tehdidi boşuna körüklenecek değil ya...

Önce, ‘İsrail bize saldıracak’ korkusu yayıp sonra arka kapıdan dolaşarak  “Deli-Dumrul vergisi” vergisi icat etmek “mavi duvar”a olan ihtiyaçtan kaynaklı olmasın! "Mavi duvar" bir cin fikirlinin icadı olsa gerektir.