Derin analiz yapacak; şehir plancısı değilim. Ben bu kentin sorunlarını dile getirmeye çalışan bir ferdim. Bu yazıda Hakkari’nin imar durumunu ele alacağız.
Bilindiği üzere;
1/1000’lik Uygulama planı;
Nazım imar planı esaslarına göre çizilen imar planlarıdır. Bölgelerin yapı adalarını, yoğunluk ve düzenlerini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını gösterecek şekilde hazırlanan raporlara, 1/1000 uygulama planı deniliyor.
Belediye Sınırı;
Bir belediyenin Yasa kurallarına göre belirlenen sınırlarıdır. İl ve ilçe merkezlerinde zorunlu olmak üzere, nüfusu 5000 ve üzerinde olan yerleşim birimlerinde belediye kurulmaktadır. Belediye, mahalli yöneticisi olan idari birimlerdir.
Mücavir alan;
Bir belediyenin sınırları dışında yer alan ancak imar mevzuatı gereğince bu belediyenin sorumluluğunda bulunan toprakları ifade eder. Mücavir alanların getirdiği sorumluluklar sebebiyle belediyeler, çevrelerindeki ve asıl yetki sahibi oldukları alanın dışındaki alanlarda da imar denetimi yapabilir.
Buna göre biraz bu kavramların Hakkâri Merkez ve diğer ilçe Belediyelerinde nasıl yürütülüyor buna bakalım.
1/1000 Uygulama İmar Planları Hâlihazırda 2000 yılında ilimizde yürürlüğe girmiş, takribi 2020-2021 yılları arasında il merkezinde İmar Planı Revizyonu yapılmıştır. 2000 yılında yürürlüğe giren Uygulama İmar planı ile yeni revizyona uğrayan plan arasında bazı tali yolların revizyonu dışında herhangi bir değişimin yaşanmadığıdır. Ayrıca yürürlük tarihinden bu yana küçük İmar planı tadilatları hep nabza şerbet olarak yapıldı. Söz gelimi Bulvar Caddesi Hakkâri merkezin en işlek caddesinde yer alan ve eski SSK Hizmet binasının da yer aldığı bitişik nizam yapıların bir ucu Nokta Shop’un olduğu binadan başlayıp AHS’ de bitmektedir. Esasen bu bitişik nizamın olduğu yerde arka tarafı besleyecek bağlantı imar yolları olabilirdi. Hakkâri Belediyesinin kız mesleğe giden yolun (Belediye dolmuş durakları kısmı) 2000 yılında uygulamaya konulan imar planında yer aldığı, bu yolun devamının Mukaddes Akar sokağına bağlantısı olduğu yönünde iddialar tazeliğini korumuştur. Her ne kadar iddia derecesinde de olsa Bulvar caddesinin Mukaddes Akar sokağına bir bağlantı yolunun zaruri olması hâsıla gelmiştir. Çünkü gün be gün artan nüfusa bağlı olarak Bulvar caddesinin bu yoğunluğu ileride taşıyamamasıdır. Bunun için yerel yönetimler ne yapabilir, bir kanaat belirtmek gerekirse bu bitişik nizamın olduğu yerde yapılan bir binanın kamulaştırılarak (Özellikle Belediye dolmuş duraklarının olduğu yoldan Mukaddes Akar sokağına bağlantısı olacak yolun geçeceği binaların kamulaştırma işlemleri) yol açma faaliyeti gerçekleştirilebilir. Zaten hâlihazırda Mukaddes Akar sokağının trafiğe geçirilmesi ile ilgili Belediyenin yoğun mesaisinin olduğunu biliyor ve takdir ediyoruz. Bu iki yolun trafiğe açılması emin olun Hakkâri’mize bir ferahlama getireceği gibi kamu kaynaklarının etkin kullanımı ve eşit dağıtımı söz konusu olabilecektir.
Kaya plaza altında geçen öncesinde yola terki yapılan imar yolu, teknik açıdan(kot farkından dolayı) araç trafiğine açılamadığı ancak tünel geçidi şeklinde yaya trafiğe açılmış olması sevindirici bir durumdur. Belediye uhdesine geçen tünel geçidi şeklindeki bu yaya (merdivenli kısım) imar yolu üzerinde bina inşa edilmiş ve söz konusu yola denk gelen kısımlar için ve üç boyutlu kadastroya tabi olabilecek şekilde bu kısımlar için ilgili belediye taşınmaz sahipleriyle kira mukavelesi yaparak veya üst hakkı kurarak alacağı karar doğrultusunda imar adaleti sağlayabilir
Ayrıca bu İmar Planlarının yürürlüğe girdiği günden beri adaletli dağıtım dediğimiz 18. Madde uygulamamasının bir türlü uygulanamadığıdır. İl bazında değerlendirildiğinde 18. Madde uygulamasına geçmeyen belki de tek il Belediyesi bizim belediyemizdir. Bunun niçin söylüyorum, çünkü bir yandan parseli uygulama imar planı içinde bulunan ve parseli umumi hizmet alanı dediğimiz yol, park vb. yerlere denk gelen şansız A şahsı ile parseli hiçbir şekilde umumi hizmet alanına denk gelmeyen (tamamı konut veya ticari alan) şanslı B şahsı arasındaki pozitif imar ayrımcılığı göze çarpmaktadır. İşin acı tarafı parseli umumi hizmet alanına denk gelen şansız A şahsı, hiçbir şekilde imar planından faydalanmadığı gibi umumi hizmet alanına denk gelen yol, park vb. yerler dâhil taşınmazın tamamına Emlak Vergisi borcu ödemekte ve buda bir vergi adaletsizliğine yol açmaktadır.
Hazır yazmışken Karşıyaka Mahallesi ve Otluca arasında bulunan (Gupsi Toki Binaları aşağısı yol altı Sait Tekçe semti) vatandaşların biraz tepkilerine bakalım. Bu bahsettiğimiz yer belediyemiz tarafından mahalle ayırımı sonucu Karşıyaka mahallesine dâhil edildiği (İmar Planı içerisindedir) ancak bu yerlerde bulunan taşınmazların halen Otluca köyüne bağlı taşınmazlar olduğu gerçeğidir. Bu bölgede yaşayan insanlar taşınmazlarına tasarrufuna yönelik bir eylem gerçekleştirmek istediğinde kurumsal yetki alanı engeline takılmakta ve bu yönde hiçbir şekilde yol almadıklarını ifade etmişlerdir. Bura da yapılacak durum kanaati şu olmalıdır. Acilen bir meclis kararıyla mahalle ayırımına dâhil edilen parsellerin listelerini ve teknik belgelerini bağlı bulunduğu Kadastro Müdürlüklerine ve Tapu Müdürlüklerine intikali halinde bu sorunun çözülebileceğidir. Ayrıca, Pehlivan mahallesi 814’uncu sokak Ertuşlar semti güzergâhında bulunan yolun imarda olduğu halde trafiğe/imara neden açılmadığı ayrı bir muammadır. Mahalleli bu konuda belediyeden açıklama bekliyor
Son olarak Belediye veya Mücavir alan sınırlarına yönelik karar ve onaylanmış sınırlandırma haritalarının olmaması yerel yönetim birimleri açısından yetki kargaşası oluşturmakta buda işleyişin durmasına hatta zaman almasına neden olmaktadır. Bunun içinde aşağıda yazıldığı şekilde etkin bir çalışma yürütülerek sürdürülebilir bir belediyecilik anlayışı geliştirilebilir. Buna göre;
‘’Belediye sınırları Belediye Yasası gereği farklı bir sürece tabi olup onay ile diğer iş ve işlemler Valilikler ve İçişleri Bakanlığınca yürütülmektedir. Belediye sınırı tespit edilirken ayrıca mücavir alan sınırı tespit edilmez. Mücavir alan sonraki dönemde belediyenin ihtiyaç duyacağı ilave alanlar için gündeme gelen bir husustur. Dolayısıyla mevcut durumda bir belediyenin 3194 sayılı İmar Kanununa dayalı olarak Bakanlıkça düzenlenen bir mücavir onayı yok ise bu belediyenin sadece belediye sınırları onaylı demektir ve bu sınırlar dâhilinde hizmetlerini sürdürecektir. Ancak mücavir onayı yapılır ise dosyasında sınır bilgileri bulunabilir. Özet olarak bir belediye ancak ihtiyaç duyduğunda belediye sınırları dışında olmak koşulu ile mücavir teklifi hazırlamak durumundadır. Belediye kurulduğunda ayrıca mücavir alan kabul edilemez. Belediye sınırları içerisinde mücavir alan yer almaz. Ancak sınırların dışında teklif edilebilir.’’ şeklinde bir çalışma arzu edilen bir durumdur.
Bunları değerlendirmek ve uygulamaya yönelik revizyonları gerçekleştirmek alanında uzman bir kadroyla yapılabileceği gerçeğidir. Yetkisiz tecrübesiz insan eliyle olabilecek veya gerçekleştirilebilecek bir durum değildir. Alanında yetişmiş uzman Harita Mühendisleri, İnşaat Mühendisleri, Mimarlar ve Şehir Plancıları tarafından bu şehrin koreografı yeniden dizayn edilebilir. Yerel seçimlerden sonra hangi Belediye Başkanı gelip bu yönde çalışmaları yürütürse emin olun hep el üstünde tutulur, çünkü Hakkâri halkı yapılan tevazuyu elden bırakmayacak kadar kadir şinas bir halktır ve bunu da hiçbir zaman unutmaz.